21

828 47 15
                                    

2 yıl sonra

"SANA İNANAMIYORUM NASIL HERKESTEN GİZLİ EVLENİP ÜZERİNE ÇOCUK YAPARSINIX"

"YETER CLARA! BANA BAĞIRMA!"

"ÖYLEMİ?! O ZAMAN NE YAPAYIM. ÇOK SEVGİLİ YEĞENİMİ BAĞRIMAMI BASAYIM!? BİRDE GELMİŞ PİŞKİN PİŞKİN VAFTİZ ANNESİ OLURMUSUN DİYORSUN!"

"anlamıyorsun! Senden başka kime güvenebilirim!?"

"Ben sana güvenemezmişim James! Onu anladım."

Olan şuydu ki 2 yıldır kayıplara karışan James kolunda bir bebek ve yanında lily ile çıka gelmişti. Birde vaftiz annesi olmamı istiyordu!

"Hayatım sakin ol, hamilesin sen lütfen" sirius beni sakinleştirmeye çalışıyordu ama hayır. Tek isteğim lily nin saçını başını yolmaktı.

"Ne ben ne sirius size destek vermeyeceğiz! Şuana kadar ne halt yefiydeniz şimdide oraya dönün!"

"Anlamıyorsun Clara, o peşimizde. Lütfen bize yardımcı ol lütfen" demişti lily yalvarırcasına. Gözlerim çocuğa kayarken konuştum.

"Bu ne çirkin bişey böyle. Bana bak sirius bizim çocuğumuzda böyle sana benzerse yemin ederim yollarım saçlarını!"

Sirius kendini koltuğa bırakıp yakındı

"Haydaaa yine bana döndü ulan konu!"

James, düğünümüze gelmemişti. Lily ile birlikte kaçmış üstüne çocuk oeydahlamış bak yediremiyorum kendime.

Daha fazlasının bebeğime zarar olacağını bildiğim için sakin olup koltuğa oturdum. Yüzüm acı içinde buruşurken sirius yanımda bitti.

"İyimisin! Hemen hastaneye gidelim!"

Göz devirip onu ittim. Trip atacaktım.

"Hayatım! Neden trip atıyorsun ki?"

Birde soruyor!

"CANIM İSTEDI! SANA MI SORUCAM!?"

ben duygusal değildim. Hiç bir şeye ağlamamıştım. Ama bu hormonlar sinirlerine oynamıştı. Vallahi şu bebeğe acımasam jamesi şuracıkta boğardım ama neyse.

****

"Dostum nerede kaldın! Clara senin olmadığını duyunca neredeyse ağlayacaktı!" Jamesin fısıltısı kulağıma ilişmişti.

"Çatalak gerçekten elimden geldiğince hızlı koştum. Kızım ve oğlum  nerede"

"Sirius.." jamesin mırıldanması ile gözleğrmi aralayarak uyandığımı belli ettim. Henüz bende çocuklarımı görmeniştim.

"Hayatım-"

"Siktir git sirius. Benim sözlerini tutmayan adamlarla işim yok"

"Ama-"

"Ne aması!? Şuan seninle tattışmayacağım. James! Söyle çocuklarımı getirsinler."

Bu sırada içeri giren hemşire ile doğruldum. O elindeki b-benim kızımmı?

Eğilerek bana uzatınca korkarak kucağıma aldım. O.. o çok güzeldi.kokusunu derince içime çektim. Sirius ta başıma eğilmiş ve kafasına öpücük kondurmuştu.

"O çok güzel"

Göz yaşlarımız mutluluktan akarken hemen oğlumu görme isteği ile kafamı kaldırdım.

"Oğlum?"

James gözlerini kaçırıken içeri kızarık gözlerle lily girdi. Ne olduğuna anlam veremezken kimse konuşmuyordu.

"Lily, Harry e mi bişey oldu? Ayrıca o nerede 2 aylık çocuğu tek mi bıraktınız! Ve sen doktor! Hemen oğlumu getir!"

"Bayan Clara, bu inanın zor ama rahminizin darlığından ötürü kızınızın gelişimi oğlunuzunkini engellemiş ve-"

"OĞLUM NEREDE!?"

Siriusun bağırması ile göz yaşlarım daha da hızlandı. Hayır. 9 ayı birlikte geçirdiğim oğlum tabiki beni bırakmazdı.

"Ama yaşıyor? Nerede o?" Titreyen sesimle ayaklanmaya çalışırken lily beni geri yatırttı

"Oğluma gideceğim! Çekil"

"Üzgünüz... Ama oğlunuz ölü doğdu bay ve bayan black. Geçmiş olsun"

Ölü doğdu.

Oğlunuz ölü doğdu

Oğlum öldü

Oğlum beni bırakıp gitti.

Hayır hayır

Yalan

" Clara! Bende kal güzelim gözlerime bak!"

Önümdeki jamesi bile göremiyorum göz yaşlarımdan. Sirius ise duvar dibine çökmüştü sanırım. Gözlerimi silip ona baktım. Bana bakıyordu. Ben onun ilk kez ağladığını görmüştüm.

Daha çocuğumuzun acısını sindiremeden kardeşlerimi kaybedeceğimi nereden bilebilirdim ki.

****

"Lütfen lütfen onlara bişey olmasın tanrım dayanamam!"

Hızla evlerine koşarken siriusta yanımdaydı. Evin kapısını.. açıktı?

Hızla içeri girdiğimde yerde yatan James ile başımdan aşağı kaynar sular döküldü.

"Hayır hayır hayır"

Sirius hızla jamesin yanına çöküp nabzını kontrol etti.

"HAYIR! DOSTUM!" göz yaşlarım bir bir akarken hıçkırarak jamesin boynuna sarıldım. Yukarıdan gelen bebek sesi ile jamesin kafasını yavaşça yere koyup en azından lily için dua etmeye başladım.

Ama o... Kendini feda etmişti!

"Lily!" Hayır hayır

"NASIL BULABİLİR SİRİUS! NASIL!"

Sirius dişlerinin arasından tosladı.

"Peter"

Sır tutucu Peter.

Siktir ettim. Sadece jamesin uyanmasını istiyordum. Onun yanına indiğimde dumbledore da oradaydı n

"Sevgili clara-"

"KES SESİNİ! BİLİYORDUN! PETERİN HAİN OLDUĞUNU BİLİYORDUN! NEDEN!? NEDEN!" Daha fazla dayanamayarak götürülen jamese koştum.

"Bırak! Dokunma ona!"

Dinlemediler beni. Tüm yoldaşlık buradayken gözlerinde tek duydu okunuyordu. Acıma

Ama hayır.. bana acımaları onların hatası olurdu.

"Harry nasıl?!" Dumbledore un telaşlı sesi ile hayretle ona döndüm.

"Senin! Senin yüzünden herşey! Sen yılların en güçlü büyücüsü aptal bir farenin zihnine giremedinmi yani! Onun o tarafta olduğunu bilmiyormuydun! O aptal çocuğu korumak sana mı düştü dumbledore! Sen kimsin! Sen benim gözümde artık bir bok değilsin! Düşünmeyeceksin Harry i! O benim vaftiz oğlum!"

Sirius arkamdan bana dokundu. Elime harryi tutşturup kapıya ilerledi.

Dumbledore onu engellemeye çalıştı.

"Sirius lütfen dur bari beni dinle" acı çıkan sesimle bana döndü. Yanıma gelip alnıma bir öpücük kondurdu.

"Söz veriyorum geri döneceğim. Merak etme"

Ettim.

Merak ettim.

Söz verdin

Ama tutmadın sirius.

Geri gelmedin...

OY 💖💘💞

Çapulcular Ve Clara {Sirius Black}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin