kelebekler 'drarry

1, Yaşamaya devam ettim.

Acil çağrıdan döndüklerinde Molly onları direkt olarak masaya yönlendirmişti ve hepsinin karnını doyurmaya konumlanmış bir biçimde devamlı çocuklara yemek dağıtıyordu. Sirius oldukça sessiz bir biçimde yemeğini yiyor ara sıra çok doyduğu ile ilgili mızırdanan James'i izliyordu, ah yani Harry'i.

Herkes sessizce yemeğe odaklanmışken, ki bu şaşırtıcıydı çünkü genelde bu masada gürültü eksik olmazdı, Hermione çatalını tabağına bıraktı ve kafalar bu çatalın çıkardığı tiz ses ile ona döndüler.

"Acil çağrının sebebi, görevli ev cininin göndermeyi başarabildiği küçük bir mesajdı. Ölüm Yiyenler'in neyi planladıklarını öğrendik. Karanlık Lord'a ihanet etmiş birinin peşindeler ve onun evine saldırı düzenleyecekler."

Ron sıkıntıyla mırıldandı "Hermione, sadede gel en sevdiğim zamanı bölüyorsun" dedikten sonra şarabından koca bir yudum aldı.

"Pekala, Ölüm Yiyenler'in saldırmayı planladığı evde Draco Malfoy ve dört çocuğu yaşıyor." Hermione'nin cümlesi bittiğinde Fred elindeki çatalı düşürmüştü ve hemen ardından George "Ne ara o kadar çocuk yapmış?" diye merakla sormuştu. Harry ise şaşkınlıktan ağzını bile açamıyordu.

Sirius, gülümseyerek "Bende benim tarafımda olduğunu sandığım güçlü bir büyücünün savaşın ortasında Lordum'u öldürmesi için kahramana asasını atan bir ekip arkadaşına sahip olsaydım onu öldürmek isterdim." dediğinde ortama bir sessizlik çöktü. Hemen ardından Molly dayanamamış olacak ki "Draco'nun çocukları, kaç yaşındalarmış?" diye bir soru attı ortaya.

Hermione iç çekerek konuşmaya başladı.
"Sorun olanda bu! Draco uzun zaman önce ortadan kayboldu ve kimse nerede olduğunu bilmiyor. Peşinde Pansy, Theo ve Blaise'i de götürdü. Çocukların ise doğum kaydı yok, yani demeye çalıştığım hiçbir yerde. Eğer bir karısı varsa, nerede doğum yapmış olabilir ve şu anda nerededir? Bize bildirilen adreste tek kız, çocuklarından biri. Yalnız bu değil dört çocuktan bahsediyorum. Ev cininin verdiği diğer bilgi ise çocukların hepsinin yaşıt olduğu, dört çocuğa aynı anda nasıl bakabildi?"

Hermione isyan eder gibi sorularını sıraladığında Ginny "Eğer biri yardım ettiyse neden bakamasın? Draco her zaman bir şeyleri düzene sokmakta iyiydi. Emin ol çocukları da düzene sokabilmiştir." diyerek bir yudum su içti. O da şaşırmış gibi duruyordu.

Luna hülyalı bir sesle "Her zaman baba olmak isterdi, eminim bakması o kadar zor olmamıştır." dedikten sonra tüm kafalar Harry'e döndü. Herkes konuşurken unutulmuş gibiydi ama masada oturanlar biliyordu, bu durum en çok onu etkileyecekti.

"Hadi ama! Bana öyle bakmayın, Sirius sende mi? Gerçekten etkilenmedim. Bize ihanet ettiğini düşünüp onu terk ettiğimi biliyorsunuz değil mi? O nasıl yaşamaya devam ettiyse bende yaşamaya devam ettim. Cidden. Hadi yemeğe devam edelim! Molly ben biraz daha tavuk alabilir miyim? Tadı gerçekten bir harika!"

Harry hala herkesin onun için endişelendiğini biliyordu. Ama yapabileceği bir şey yoktu. Bir an boğazının kuruduğunu hissetti ve yutkundu. Draco'yu yarı yolda bırakan kendisiydi. Şimdi onun mutlu aile hayatını kıskanamazdı, bu hakka sahip değildi.

🦋

Çok heyecanlı.

Evet birçok karakterin ölümüne içim elvermedi falan ama şunu diyeyim Arthur Weasley öldü.

1.Ağır hakaret, argo, küfür kullanmamanızı rica edeceğim.

2. Öncelikle, bu kurguya biyoloji çalışırken kafama estiği için başladım. Bu nedenle eğer kısa zaman içinde beğenmezsem kaldırırım ancak bitireceğimi düşünüyorum.

3. Kitabı Harry Potter kurgusunun aslından tamamen ayıramam ama yine de ben çok ama çok farklı yazmayı planlıyorum, şu kısım kitapla uyuşmuyor falan yorumları görmek istemiyorum, evet uyuşmuyor çünkü yazar yani ben buna karar verdim.

Ala'smarladık.

İyisiniz umarım.

Ne zaman okuyorsunuz bilmiyorum bu yüzden;günaydınlar, iyi günler, iyi akşamlar, iyi geceler dilerim.
-Lolia