''...38. Kanunun yürürlüğe sokulmasının ardından denizcilik faaliyetlerine bir süre ara verilmesine karar verilmiş olmakla beraber Prens Eunwoo'nun emri ile Karadeniz kıyısındaki filolarınızın çekilmesi uygun görülmüştür. Gereğinin derhal yapılması arz edilmektedir. Prens Eunwoo.''
Temmuz ayının son günlerinde, yaz havasının malikanenin topraklarına bir türlü uğrayamadığı haftalardan birindeydik. Bütün Romanya sıcaktan kavrulurken Jeong Malikanesi'nin üzerinde dolanan yağmur bulutları devasa camlardan içeriye bir parça gün ışığının girmesini engelliyor, içinde yaşama sevinci kalmış her canlının ruhunu adeta emiyodu. Balodan sonra uzun süredir malikanedeki her şey fazlaca rutin ve sıkıcıydı. Efendi Jeong'u bir sabah, bir de akşam yatarken görüyor; kendisi ile konuşmadığım sürece benimle konuşmuyordu. Bu durum balonun yapıldığı akşamdan beri böyleydi. Birkaç kere kendisi ile iletişim kurmayı, en azından göz göze gelmeyi denesem de nafileydi. Jeong Jaehyun bir anda o ulaşılmaz kişiye dönüşmüştü. Sebebi neydi bilmiyordum, ki kendi aklımca uydurduğum bahanelerin ne kadar tutarlı olduğu da muammaydı, lakin bu durum beni iliklerime kadar sıkıntıya boğuyordu.
Yemek salonunda büyük bir sükunet içerisinde krallıktan gelen mektubu dinleyen aile üyelerinin yüzlerinde hiçbir mimik oynamıyor ve sakinlikle kahvaltılarını yapmaya devam ediyorlardı. Efendi Jeong'un hemen arkasındaydım. Bir yanında hanımefendi Krystal, diğer yanında ise ağabeyi efendi Yunho oturuyordu. Masanın diğer ucundaki sandalye, küçük efendi Jaemin'in yeri ise haftalardır bomboştu. Malikane içerisinde balodan beri kendisine bir kere rastlamamış, sesini veya kendisi ile ilgili herhangi bir haberi bir kere olsun duymamıştım. Meraklandığım doğruydu. Efendi Jeong'u birkaç gün önce malikanede toplanan Krallık Kurulu için hazırlarken laf arasında Jaemin'i sormuş, kahvaltılara ve akşam yemeklerine neden katılmadığını merak ettiğimi söylemiştim. Uzun süre cevap vermemişti lakin sonrasında, sağ kanatın köprüsünde yürürken konuşmuştu, 'Jaemin sözlüsü Rosa Mahbed ile birkaç haftalığına Krallıkta, Prens Eunwoo'nun misafiri olacak.' Gözlerim şaşkınlıktan yerinden çıkacaktı zira Jaemin'in ne zaman Rosa Mahbed ile sözlendiği ve hazırlanıp krallığa gittiği de muammaydı. Üstelik Jaemin ile Jeno'yu o gece beraber gördüğüme de yemin edebilirdim fakat üzerinde durmadım. Çünkü uzun bir müddet efendi Jeong'dan şüphelenecek gücü kendimde bulamamıştım.
''Doyoung...'' Efendi Jeong köşedeki masada önündeki daktilo ile kendisinden gelecek emri yazıya geçirmek için bekleyen Doyoung'a seslenmişti.
Kraliçe Cha Shouhen'e,
Deniz Kuvvetlerinin, yürürlüğe koyduğunuz yeni yasalar doğrultusunda harekete geçeceğinden ve adımlarını bu düzenlemelere ters düşmeyecek şekilde atacağından kuşkunuz olmasın. Lakin, Karadeniz kıyılarına konumlandırdığımız donanmalarımız ülkenin geleceği ve Çarlık Rusya'dan gelebilecek herhangi bir tehdit açısından çok büyük bir önem arz etmektedir. Bundan dolayı donanmalarımızı çekmeme kararı aldığımı Krallığa bildirir ve gereğinin derhal yapılacağını temin ederim.
Saygılarımla,
14. Deniz Kuvvetleri Komutanı Jeong Jaehyun
''Eunwoo'nun hırsı pahalıya patlayacak.'' Hanımefendi fincandaki çayını içerken konuştuğunda efendi Jeong kafasını sallamıştı.
''Rusya ile ilişkilerimiz bu kadar gerginken donanmaları çekmem Romanya'nın yeniden sürgün düşmesine zemin hazırlar.''
''Eunwoo senin gölgende kaldığının her zaman farkındaydı. Bu önü arkası olmayan hareketleri yüzünden elindekini de kaybedecek.'' Efendi Yunho dizleri üzerindeki beyaz bez parçasını kaldırıp masanın üzerine bırakmış ve ayağa kalkmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Jeongs' Manor . jaeyong
Fanfic"Jeong malikanesinin bazı net kuralları vardır,Taeyong. Sabahları saat sekizde Jeonglar kahvaltılarını ederler. Dokuzu çeyrek geçe antrede hazır vaziyette küçük beyi yolcu ederiz. Dokuz buçukta hanımefendi Jeong'u uğurlarız. Saat tam onda,evin günlü...