Karşımdakilerin ne yapmaya çalıştıklarını kestirmeye çalışırken hep bir ağazdan:
HEPPY BÖRTDEY DAMLAA.
Diye bagiriyorlardi. Bir yanlışlık mı var? Hangi Damladan bahsediyolar.? Aa benn. Bugün ayin 15i tabi ya. Jetonun yeni düştüğünü belli edebilecek bir şekilde yüzümun şeklini değiştirdim ve kocaman bir gülümseme yerleştirdim.
Sonra da onlara doğru yürümeye başladım.
Arda öne çıkıp bana sarıldı. Ben hala şokun etkisiyle mal gibi bakiniyordum.
Sonra Ceren. Ve sonra Ozan . Ve Yelda. Ve Murat. Ve Emir ve Nazlı ve Ece ve Ahmet ...
Bütün okula sarılmak ne uzun sürdü bilemezsiniz. Ama biri eksikti. Eren. Neredeydi acaba. Ama ortalarda olamadigi kesin.
Sonra pastayı üfledim tabi dilek tuttuktan sonra. Sonra herkes hediyeleri verdi. Bana hediye aldiklarina inanamiyorum. Tamam doğum günüm tamam doğum günlerinde hediye alınır, tamam onlar benim arkadaşım., tamam, tamam... Ama aldıklarına inanamıyorum.
Ben hediye paketlerini açmaya çalışırken çoktan müzik çalmaya başlamış ve beni izleyenler bir yandan oynama baslamislardi.
Arada onlara bakarken hediye paketleriyle boğuşuyordum.
Ama aklım başka bir yerdeydi. Sahiden Eren neredeydi ki?
Gelmeyecek miydi yoksa?
Hep benim yüzümden neden yüz vermediysem. Tamam ben böyle düşünüyorum ama belkide Eren başlarda bana sadece arkadaş olmak için yakın davraniyordu ve arkadaş olduğumuzu anlayinca normale döndü bilemeyiz.
Neyse önüne dön Damla açman gereken bir sürü paket var ve ben daha 1 tanesini elimde döndürüp duruyorum. Orasini burasi cekistiriyorum. Ama bir sonuç alamiyorum.
Sonunda Arda yardimima yetisti.
-Kızım sen napiyosun? Cidden beceriksizin tekisin . Bir paketi acamadin ya helal olsun sana.
Diye söylenirken bir yandan da elimdeki paketi çekistiriyordu.
Arda paketleri teker teker açarken ve ben de mutluluktan sevinç nidalari atarken aniden müzik durdu....
Eren'denn.......
-Abi sen neden burdasın.? Kalk gitsene partiye.
Bunu söyleyen Murat'a kötü bir şey yapmış gibi bakmaya başladım.
-Eren?
-Murat, kardeşim ne işim var benim orada söyler misin? Sen değil miydin bana uzak dur , çok yanaşma , kız senden kaçacak diyen?.
Evet bunları bana söyleyen kesinlikle çocukluktan beri tek dostum olan Murattı. Neden bunları söylemişti.? Çünkü ben Damlayı ilk tanıdığımda , yani o masada onunla tokalaştıktan sonra bir şeyler hissettiğimi anlamıştım. Ama bu ilk görüşte aşk gibi saçma bir uydurma değildi. Aşık olamamistim ve şuan da asik değilim, neyse konuyu değiştirmeyin. O an hissettiğim şey sadece onu çok güzel ve masum bulmaktı. Evet bu aşk veya hoşlanma değildi. Sadece yaninda olmak istemiştim. En azından arkadaşı olmak veya abisi hiç farketmez onu korumak istemiştim. Ve o günden sonra hep yanında dolaşmaya başladım ki aynı okulda olmamız işime gelmişti.
Yaşadıklarımı ve hissettiklerimi hep Murat'a anlatmistim. O da anlattıklarımın karşılığı olarak bunları söylemişti. Evet kesinlikle haklıydı. Ve ben söylediklerine uyuyordum. Bu yüzden bugün olan doğum gününe gitmeme karari almistim. Ama şimdi de kalkmış bana gitsene diyor.
-Tamam kardeşim ben sana uzak dur dedim ama abartma . Siz kızla arkadaş olmadınız mı? Oldunuz. Bu yüzden de diğer bütün arkadaşları gibi git ve doğum gününü kutla.
lanet olsun ki yine haklıydı. Ben ne saçmalıyordum? Tabiki gitmeliydim.
-Saol be kardeşim.
Murat'ın omzuna yumruk attıktan hemen sonra ceketimi alıp evden çıktım. Şimdi sıra nasıl kutlayacağımdı. Evet kesinlikle bu harika olurdu. Planımı uygulamak için yola çıktım.
En fazla on beş dakikalık bir yolculuktan sonra Blackspace'e gelmiştim. Burası 12 yıllık müzik hayatımın 3 yılını alan cafeydi. Yani 3 yıldır bu cafede mini konserler veriyorduk. Biz dediğim ben ve grbum. 4 kişiydik. ikisi ben ve Mura'tı. Diğerleri de Emre ve Aras'dı.
Konu yine dağaldı. Planım şuydu: Bizim grubu çağıracaktım ve burada buluşacaktık. ve Damla'nın doğum gününde Çalacaktık.
Gitarımı da aldıktan sonra hazırdık. Benim arabaya doluştuk. Hemen varmıştık. Sanırım çok hızlı kullanmıştım. Napiyim geç kalmak istemiyorum.
Kapıdan içeri girdiğimde her yer rengarenkti. İnsanların arasından Damlayı seçtim. Salonun ortasında ayakta masanın üstündeki paketleri açmaya çalışıyordu. Çok mutlu gözüküyordu. Ona haber vermeden. Sahne arkasına geçtim. Çalmakta olan müzik setinin düğmesine basarak kısa bir süreliğine susmasını sağladım. Evet şimdi başlıyorduk. Müzik sususnca herkes buraya dönmüştü. Damla da dahil. Gruptaki herkes yerlerini alınca gitarımı boynuma asıp ayaklı mikrofonu önüme çektim.
-Merhaba arkadaşlar. Bugün çok özel bir gün. Ve bu günün sahibi Damla. Doğum günün kutlu olsun Damla. Bu şarkı senin için.
Dememle birlikte çalmaya başladık. Grubun solisti olarak şarkıyı ben söylüyordum. Ve ilk cümle ağzımdan döküldü.... Damla'nın gözleri parlıyordu. Ellerini çenesinin altında kavuşturmuş sırıtıyordu.
Şarkının bitmesiyle alkış koptu ''Teşekkürler'' diye mırıldandım ve sahneden indim. Damla yanıma gelip :
-Sen şarkı söyler miydin ya?
hani teşekkürüm? Ben şarkı söylerdim yaa.
-Oradan bakınca söylemiyormuş gibi mi görünüyor?
Evet onun repliğini çalıyordum. Sırada yanına geçmek için izin istediğimde oradan bakınca dolu mu görünüyor demişti.
Derin bir iç çekip bana döndü
-Birincisi repliklerimi çalmayı kes. İkincisi gelmeyeceğini sandığım için öyle bir tepki verdim üzgünüm. Ve üçüncüsü teşekkürler.
Gülümsüyordu. Ki bu oldukça ilginçti.
-Önemli değil. Tekrar doğum günün kutlu olsun. Benim küçük bir işim var. Sonra yine gelirim.
Der demez arkamı döndüm ve hızlı adımlarla okuldan çıktım. Neden böyle yapmıştım? Çünkü hediye almayı unutmuştum. Bunu nasıl yapabilirim. Hadi ama Eren çok aptalsın.
Bulabildiğim bütün dükkanlara girdiğim halde alacak bir şey bulamamıştım. Sanırım ki bulamayacaktım. Bir kıza ne alınırdı ki? Hiç böyle bir deneyim yaşamamıştım. Ki yaşayacağımı da sanmıyordum.
En son 4. sınıfta yılbaşı çekilişinde bir kıza hediye almam gerekiyordu ki ona kız denirse. Kız bildiğin erkek gibiydi iri yarı ve cidden güçlüydü. Hareketlerinin de pek kıza benzediği söylenemezdi.
Ben de ona uzaktan kumandalı araba almıştım ve fazlasıyla sevinmişti. Acaba şimdi nasıl olmuştur cidden merak ediyorum.
Neyse yine biz nasıl geldik buralara en son Damla'ya hediye arıyordum. Ve bulamıyordum.
Yapacak bir şey yok partiye elim boş geri döneceğim ve kaldığım yerden devam edeceğim belki birkaç parça da çalarım ha ne dersiniz???
..................................

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOĞUK-SICAK (Askıda)
ChickLitHer şey güzeldi. Ta ki annem ölene kadar. Aradan iki yıl geçti. Aslında alışmaya başladım ama içimde kocaman bir boşluk var. Bu boşluğun yarısını üvey abim dolduruyor . Fakat yarısı hala boş. Bu boşluğu kimler dolduracak dersiniz ? Bekleyip gör...