seni hiç ısıtmaya çalışmadım.

24 3 0
                                    

minho her gün aynı parkta oturur aynı kediyi saatlerce izlerdi. dışarıdan bakan biri onun ne düşündüğünü anlayabilir miydi bunu kimse bilemezdi. çünkü her zaman aynı ifade vardı suratında. gözlerinde yorgunluk olduğu kesindi ama ne düşündüğünü anlatmazdı gözleriyle.

bi şeyler düşünmeye başladığında birkaç defa hızlı hızlı gözlerini kırpıştırırdı sadece o kadar. bunu çocukluğundan beri huy edinmişti. fark eden var mıydı bilmezdi. kendi bile yeni yeni fark etmişti. onun için uyarıcı gibi olmaya başlamıştı bu. ne zaman fark etse hemen düşüncelerini gözden geçirirdi.
tam şu an yine yapmıştı bunu. durdu. düşündü. 'biraz önce içimden ne geçirdim' dedi. kediye baktı. çok kısık bir sesle "sıcak bir yuva" dedi.

hanji'nin mesajı geldi gözünün önüne. ayağa kalktı yavru kediye yanaştı. kediyi burada görmeye başladığından beri annesi yoktu. yalnızdı. minho gibi... üşümüştü. minho gibi...

tek fark kedinin minik patileri ve minik bedeni titriyordu çünkü soğuktan üşümüştü. minho'nun görünürde titreyen bir yeri yoktu onun sadece kalbi üşümüştü.

yavru kediyi kucağına aldı. kedi başta ürkek davrandı sonra kafasını minhonun ceketinin içine soktu. minho içinden 'günlerdir seni izliyorum ama hiç seni ısıtmaya çalışmadım' dedi. kendine kızdı. sonra yine gözlerini kırpmaya başladı hızlı hızlı. 'günlerdir seni izliyorum ama hiç seni ısıtmaya çalışmadım'
gülümsedi. neden gülümsediğini bilmiyordu. yavru kedi kucağında yürümeye başladı minho. evine getirdi kediyi. bütün gece ona sarılarak uyudu. ona en mutlu ve en sıcak geceyi vermek istedi.

en güzel günümde ölmek istiyorum •minsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin