Bölüm:8 Her Şey Güzel Olacak

57 7 0
                                    

Hemen kafeye girdik Nisa tek başına cam tarafından bir masada oturuyordu ve elinde bir fincan tutuyordu hemen yanına ilerledik.

“Kızım nerdesin sen meraktan ölüyorduk derse de girmemişsin hem Hakan nerde?”

“Eza bir susta kız anlatsın”

“Ya of sende ne kadar meraksızsın ya”

“Bende merak ediyorum ama senin gibi dırdır etmek yerine Nisa’nın anlatmasını bekliyorum”

“Off iyi ya iyi sustum ben bir şey demiyorum”

Biz Eza’ yla böyle karşılıklı atışırken Nisa’nın ağlamaklı sesini duyduk.

“Gitti”

“Ne, kim gitti, nereye gitti kızım çatlatmadan anlatsana şunu”

“Eza yeter ama bir sus yaa”

Birden Nisa hıçkırıklarla ağlamaya başladı “Nisa bebeğim iyi misin?”

“Ha-Haka-n Hakan gittii” hıçkırıklar arasında konuşmaya çalışıyordu. Biz Eza’ yla birbirimize bakarken Nisa’nın ağlaması daha da şiddetlendi ve kafedeki herkes bize bakmaya başladı ben hemen kalkıp Nisa’nın koluna girerek onu kaldırmaya çalıştım “Nisa canım hadi kalk bize gidelim hem daha rahat konuşuruz ha?” “Ta-tamam” Eza’ yla birlikte Nisa’nın koluna girip kafeden çıktık ben hemen bir taksi çevirdim beraber taksiye binip evin adresini verdim kısa bir yolculuktan sonra bizim evin önüne geldik şoföre parasını uzatıp arabadan indik hemen önden gidip çantamdan anahtarı çıkartıp apartman kapısını açtım Nisa’yla Eza da içeri geçince kapıyı kapattım ve yukarı çıktık hemen dairenin kapısını da açtım kızlar içeri geçti bende ayakkabılarımızı alıp içeride ki dolaba yerleştirdim kızlara da seslendim “Siz geçin ben bir şeyler hazırlayıp geliyorum” hemen odama geçip çantamı bırakıp ceketimi çıkardım onu da yatağın üstüne fırlattıktan sonra dolabımdan yeşil yanları beyaz çizgili olan Adidas eşofmanımı üstüne de beyaz yarım kollu V yaka t-shirtımı üzerime geçirip saçımı da dağınık topuz yapıp hemen odamdan çıkıp mutfağa geçtim bakalım neler hazırlayabiliriz buzdolabının kapsını açıp içindekilerle iyice bir bakıştıktan sonra sadece  kolayı aldım tezgahın üstünde de annemin yaptığı üzümlü kek vardı onu bir servis tabağına aldım üç bardak ve keki tepsiye koyup tek elimde  tepsi tek  elimde kola zor bir mücadele vererek salona geçtim elimdekileri salonun ortasındaki sehpaya koydum Nisa başını Eza’ nın başına yaslamış sessizce ağlıyordu “Nisa’ cım hadi gel canım sana rahat kıyafetler verelim cevap vermek yerine olumlu anlamda başını salladı “Eza gel sana da bir şeyler veriyim” “Yok canım ya ben iyiyim” “Ya saçmalama etekle rahat edemezsin hadi gel” diyerek ikisini de alıp odama ilerledim Nisa’ya siyah yanları pembe çizgili Hummel eşofman üstüne siyah polo yakalı Nike t-shirt verdim (Allah’ım resmen marka koleksiyonum var Adidas Hummel Nike süperim) Eza’ ya da siyah Adidas bir eşofman ve pembe bir t-shirt verdim Eza banyoya gitti giyinmek için ben de Nisa rahatça giyinsin diye onu tek bırakıp salona gittim kızların çantasını alıp yemek masasının yanına koydum sonra da telefonumla Ege’yi aradım ama açmadı sanırım Hakan’ la konuşuyor neyse o bana geri döner diyip kendimi koltuğa fırlattım sonra Nisa geldi yanıma oturdu oda saçlarını tepeden sıkı bir at kuyruğu yapmış sonra Eza’  da geldi oda sıkı bir topuz yapmış saçlarını oda Nisa’ nın yanına oturdu bende kolayı bardaklara doldurdum iki tanesini Eza ve Nisa’ ya verdim tekini de ben aldım Nisa kolasından büyük bir yudum aldı sonra da derin bir nefes alıp anlatmaya başladı Hakan’ la konuştuklarının hepsini anlattı biz se Eza’ yla ağzı açık bir şekilde onu dinliyorduk sonunda Nisa herşeyi anlatıp susunca Eza “Yani canım bence en iyisi olmuş hem daha fazla uzasaydı daha çok üzülecektiniz sen en iyisini yapmışsın” dedi “Bilmiyorum aslında Hakan’dan ayrıldığım için çok üzgünüm ama içimde sanki böyle bir rahatlama var nedenini bende bilmiyorum ama böyle hissediyorum işte” “Ben senin neden böyle hissettiğini biliyorum aslında “Niyeymiş” “Aslında sen Hakan’ı sevmiyordun sadece sevdiğini sanıyordun söylesene bana ne zamandır çıkıyorsunuz siz” “Nerdeyse 2,5 yıl olacak” “Hah işte bak sizinki ne biliyim sadece uzun zamandır birlikte olduğunuz için böyle alışmak gibi bir şey sadece birbirinizle çok iyi anlaştığınız için ve uzun zamandır birlikte olduğunuz için ayrıldığında çok üzüldün bu bir nevi en yakın arkadaşını kaybetmek gibi bir şey anladın mı” “Peki bu içimdeki rahatlama ne o zaman insan en yakın arkadaşını kaybettiği için rahatlar mı?” “Onu da şöyle açıklayabiliriz Hakan gerçekten dediğimiz gibi en yakın arkadaşın olsaydı tabii ki  rahatlamazdın ama sen onu erkek arkadaşın olarak gördüğün için ona karşı davranışların da doğal olarak daha farklıydı tabii ki ve sen böyle davranmaktan çok yorulmuştun şimdi de artık böyle davranmayacağın için bir rahatlama yaşıyorsun” Eza’ yı ağzım açık dinledikten sonra verdiğim tepki buydu “Eza, canım arkadaşım, kankam sensin bu dimi” “Evet benim noldu ki” “Ohh çok şükür bir an içine psikolog falan kaçtı sandım” benim bu sözlerim üzerine Eza’ yla  Nisa gülmeye başladı “Aman iyi ki bir şey dedim var ya hemen dalga geçin” bu sefer Nisa konuştu “Yok canım ne dalga geçmesi biz sadece takılıyoruz” bunu söylerken bile gülüyorlar ya sonra birden Eza atladı “Eee madem bugün birleştik hadi bir şeyler yapalım” “Ayy buldum buz patenine gidelim mi?” “Yok ya benim hiç keyfim yok sonra gideriz bugün böyle evde takılalım olmaz mı?” “Tamam olur o zaman siz annenizi arayıp izin alın bende kalın bu akşam hem annemde evde yok bende böylece korkmamış olurum” “Anan nerde kız senin doğruyu söyle lan kesmedin di mi ananı?” Eza’ nın bu sözleri üzerine aldı mı bizi bir kahkaha gül Allah gül yok ya bu normal bir gülme değil sinirlerimiz iyice bozuldu ya  ondan her halde böyleyiz sonunda gülmemiz bittiğinde saate baktığımda 5 e on vardı yuh tam tamına 28 dakikadır gülüyoruz resmen çenem ağrıdı ya kızlar annelerini arayıp izin aldılar telefonu kapattıktan sonra “Hadi bakalım kızlar toplanın ben çok acıktım kalkın pizza yemeye gidiyoruzzz” dedim “Oleyyy duuuur ama biz böyle eşofmanla m gidicez?

“Sen çok istiyorsan eşofmanla gidebilirsin tabii ama biz Nisa’ yla üstümüzü değiştirip gideceğiz” “Ya şimdi de sen benle dalga geçiyorsun” Eza’ ya cevap vermeden Nisa’yı da çekiştirip odama doğru yürümeye başladım Eza’ da arkadan bağırıyordu “Durun ya beni de bekleyin” odaya girip hemen dolabın başına geçtik “Önce Nisa’dan başlayalım hım bakalım sana nasıl bir şeyler ayarlayabiliriz?” “Ya fazla abartı olmasın bi kotla t-shirt versen yeter” dolaba birazcık daha baktıktan sonra açık mavi bir kot dar paça ve üstüne de siyah kolsuz bir gömlek verdim “Hadi bakalım sen bunu al saçına da maşa yaparsın haydi banyoya naş” diyip onu gönderdim “Evet Eza hanım sıra sizde” diyip Eza’ ya da kot bir pantolon ve üstüne de pembe polo yaka Nike bir t-shirt verdim “Sen de dağınık topuz yap caniko” dedim ve bende koyu kot bir pantolon üstüne asker yeşili t-shirt alıp giyinmek için annemlerin odasına gittim hemen giyinip geri odaya döndüm Nisa saçına maşa yapıyordu Eza’ da gözüne kalem çekiyordu bende hemen dolabımdan fön makinesini çıkarıp aynanın karşısına geçtim ama bunun için birazcık Eza ve Nisa’yı ittirmem gerekiyordu.

“Lan Silen Allah belanı lan saçım yandıı!!”

“Ebenin amı mal offf kalem gözüme girdi ya”

“Abartmayın lan accık ittirdim sadece”

İkisi de aynı anda bana sert sert bakmaya başladılar bende hiçbir şey olmamış gibi aynanın karşısına geçip fön çekmeye başladım. Sonunda hepimiz hazırlandık ve çıktık bizim mahallede tabikide pizzacı yoktu o yüzden caddedeki pizzacıya gitmeye karar verdik apartman merdivenlerinde resmen öküz gibi indikten sonra apartmandan dışarı çıktık ve BOOOM!

Yine aynı bankta Ali ve geçen ki çocuklar vardı ama birisi daha vardı bunu daha önce görmemiştim neyse biz apartmandan çıkınca hepsi aynı anda bize bakmaya başladı sonra Ali ayağa kalktı ve… 

*Evet arkadaşlar sizi yb ile başbaşa bırakıyorum bi sarılın kucaklaşın :)

Deli Aşkım (Askida)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin