Timmy'le beraber içeri girdim. Mekan genelde olduğundan daha kalabalıktı. Yine aynı koltuğa oturdum. Timmy bana bir içki şişesi uzatıp sorularını sormaya başladı;
Timmy: "Benny nereye kayboldun? "
Ben: "Gwen beni eve götürdü. Daha doğrusu zorladı. "
Timmy: "Gwen Kevin'in kız arkadaşı mı? Hani saçları kızıl olan."
Ben: "Evet maalesef ki.."
Timmy: "Yanılmıyorsam bana kuzenin olduğunu söylemiştin?"
Ben: "Yanılmıyorsun. "
KEVIN'ın Anlatımıyla;
Garaja gelmiştim. Arabayı park ettikten sonra Gwen'i aradım;
Kevin: "Selam Gwen."
Gwen: "Selam.. bir sorun mu var?"
Kevin: "Hayır. Ben hakkında birşey soracaktım. "
Gwen: "Sor ama çabuk ol lütfen. Proje ödevimi bitirmem lazım. "
Kevin: "Ben'in gittiği gece kulübünde sürekli onun etrafında dönen bir çocuk var. Saçları açık kahve. Onun kim olduğunu biliyor musun?"
Gwen: "Gözleri maviş olan mı? "
Kevin: "Evet. "
Gwen: "Onu tanımıyorum. Eski bir arkadaşı olsa belki tanırdım. Hem neden soruyorsun? "
Kevin: "Hiçbirşey.. meraktan."
Gwen: "Hayır pek sanmıyorum. Erkek arkadaşımı gayet iyi tanıyorum. Sahi Kevin neden sordun?"
Kevin: "Kuzenin hakkında hiç endişelenmiyor musun? Onu tanımıyoruz ve Ben'e olması gerektiğinden daha yakın. "
Gwen: "Ne demek istiyorsun Kevin?"
Kevin: "Katilde olabilir başka birşey de."
Gwen: "Boşver Kevin. Ben kendi başının çaresine bakabilir. Boş yere kafanı yoruyorsun. Hoşçakal. "
Gwen'in tavırlarına anlam veremiyorum. Kuzeni hakkında endişesi yok. Neredeyse umursamadığını düşüneceğim. O çocuk her şekilde zarar verebilir... gerçi... ben niye umursayayim ki? Tennyson' a zarar gelmesi benim sorunum değil.
Ama yinede... kim olduğunu öğrenmek istiyorum. Acaba Tennyson' a sorsam söyler mi?
Açıkçası pek sanmıyorum.
BEN'in Anlatımıyla;
Saatlerdir oturmuş içiyordum. Biranda yüklendiğimden midir bilmiyorum başım feci halde dönüyordu. Timmy' e döndüm. Telefonda biriyle mesajlaşıyordu. Yüz ifadesinden pek de iyi bir haber almadığı belliydi.
Kulağıma eğilip "Benny benim acil gitmem gerek." dedi ve dediği gibi gitti.
Masaya kafamı koymuş bir şekilde yatıyordum. Duvarlar üstüme geliyormuş gibi hissettiğimde dışarı çıktım. Başım hem ağrıyor hem dönüyordu.
Sokakta yürümeye başladım. Bomboştu. Zar zor yürüyordum. Düşmemek için etrafımdaki nesnelere tutunuyordum. Iyice kötü hissetmeye başladığımda durdum. Dayanacak gücüm kalmamıştı. Bilincim kapanmak üzereydi. Elim ayağım titremeye, kalp atışlarım hızlanmaya başlamıştı.
En sonunda ise gözlerim kapandı.
KEVIN'ın Anlatımıyla;
Gwen'in kuzenine karşı olan tutumu sinirimi bozuyordu. O benim gibi değildi ki. Bu kadar duygusuz olmasına şaşıyordum. Bunu daha fazla düşünmek istemediğimden arabam ile tur atmaya karar verdim.
Yolda Ben'i gördüm. Ictigi belliydi. Arabadan inip yanına gittim. Geriye doğru düşmeden onu tuttum. Kendinden geçmişti.
3. KİŞİ Anlatımıyla;
Kevin ne yapması gerektiğinden emin değildi.
Kevin: "Ben... çok içtiğin için çarpmış olmalı. "
Ben: "Kev... l-lütfen aileme birşey söyleme..."
Kevin Ben'i kucağına aldı. Arabaya bindirdi. Şimdi ne yapması lazımdı? Ailesine götürmeli tabiki. Ama ailesi ona kızardı.
Bundan bana ne? Sanki benim derdim!
Kevin Ben'in evine doğru yol almaya başladı. Ben'e sahip çıkmak, yardım etmek Kevin'a çok saçma geliyordu. Tiksindirici olarak nitelendirdiği birisi neden onu aniden ilgilendirmeye başladı ki?
Ben'in evinin önünde durdu. Amacı ailesine teslim etmekti.
Ama yapmadı.
Ayakları resmen bilerek geriye gidiyor ve oraya girmesini istemiyordu. Son kez arkadaki baygın çocuğa baktı. Ardından yönünü değiştirip kendi evine doğru sürmeye başladı.
Arabasını kapının önüne bıraktı ve Ben'i tekrar kucağına aldı. Onu eve, kendi odasına kadar taşıdı. Sonra aşağı kata inip annesini aradı fakat bulamadı. Sadece dolabın üstünde bir not vardı;
" Kevin acil bir işim çıktı ve gitmem gerekti. Birkaç gün gelemeyeceğim. Eve dönünce anlatırım. Kendine dikkat et. - Annen "
Tekrardan Ben'in yanına gitti. Çok derin uyuyordu. Kevin Tennyson' ın yanına uzandı ve elini kahve saçlara daldırdı. Bu yaptığı ona tuhaf gelsede kendini durduramıyordu.
Kevin'in eli Ben'in saçlarının içinde kayboluyor gibiydi.
Kevin'in telefonuna art arda mesajlar gelmeye başladı. Kevin en başta mesajalara bakma gereksinimi duymadı. Ama mesajlar git gide artmaya devam edince Ben bildirim sesinden uyanmasın diye önce dedi kapattı sonra hâlâ gelmeye devam eden mesajlara baktı. Hepsi Gwen'den gelmişti;
"Kevin?"
" Orda mısın? "
" Heyy"
" Neden mesajlarıma cevap vermiyorsun? "
" Ben'i bulamıyorum. "
" Yoksa senin yanında mı? "
" Ben senin yanındaysa konum at. "
" Kevin mesajlarımı görüyorsun. "
" Artık cevap yazsan diyorum!"
yazıyor...
"Ben benim yanımda değil. "
"Işim var. Çalışmam gerek. "
"Nerdesin?"
"Birazdan yanına geleceğim. "
"Olmaz."
"Neden?"
"Benden birşey mi saklıyorsun? "
"Yanlız kalmak istiyorum sadece."
"Peki tamam o zaman."
"Görüşürüz. "
Kevin sonunda Gwen ile mesajlaşmaları bittiği için şükrediyordu. Ben ise hala mışıl mışıl uyuyordu. Kevin elini Ben'in saçlarından çekip bir süre onu izledi ve uyuya kaldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Depresyon - Ben 10
FanficBen Tennyson depresyona giriyor. Kevin'a olan aşkı büyüdükçe daha da içine kapanık birine dönüşüyor. Ben 10 Alien Force'de geçmektedir. BxB içermektedir.