9.Bölüm GİRDAP

14 2 1
                                    

ZACK

   Muhafız cadılar,beni yeraltı hapishanesindeki bir hücreye tıkmışlardı.Duvarlardaki,uzun aralıklarla asılmış olan meşaleler etrafı zar zor aydınlatıyordu.
Birkaç adım geriye gidip sırtımı o soğuk hücre duvarına yasladım.Sadece az da olsa yeraltı hapisanesinin kapısında nöbet tutan cadı muhafızlarının seslerini duyabiliyordum.
Birden hücrenin köşesindeki karanlığın içinde bir şeyin hareket ettiğini hissettim.Oraya doğru baktığımda,karanlığın içinde bir çift mor parlayan göz gördüm.
Hemen "Kim var orda!" diye bağırdım.
Karanlığın içindeki mor gözlü gölge bir anda çıktı ve eliyle ağzımı kapadı. "Sessiz ol.Sadece seni burdan çıkarıcağım."
Elimin tersiyle ağzımı kapatan elini ittirdim."Kimsin sen?"
"Benim Dark."
Üstündeki gölge yavaşça yere döküldü ve parlayan mor gözleri söndü.Şimdi kendi insan formuna dönmüştü."Tamam şimdi bu hücreden hemen çıkalım ve Kate'i bulalım."
Tabi o düştüğü çukur onu nereye götürdüğünü biliyorsak.

Benim kolumu tuttu."Şimdi hiç endişelenme.Sadece koyu bir dumana dönüşüp burdan çıkıcağız."
"Yani gölge demek istiyorsun."
"Aynen öyle."
Eliyle kolumu tuttuğu yer yavaşça gölge olmaya başladı ve bu bütün vücuduma yayıldı.
O da hemen bir gölgeye dönüştü "Tamam artık gidebiliriz."dedi.
İlk önce o hücre demirliklerinden geçti sonra da benim geçmem için bekledi.
Ben de yavaşça hücre demirliklerinin içinden geçtim.Geçerken demirin soğukluğunu içimi ürpertti.

Sonra Dark,yavaşça duvarın içinden geçti.Onu takip ettim.Sanki etraftaki cadılar bizi görmüyor gibiydi.
Dark yanımda yürürken kafasını çevirip bana baktı."Peki senin burda tam olarak ne işin var?"
"Kate'le beraber geldik."
"Kate'le birlikte mi?" dedi o siyah kaşlarını çatarak.
"Biliyorum ondan uzak durmam lazımdı."dedim.
Elimi yumruk yapıp ona baktım.Hala kaşlarını çatmış bir şekilde bana bakıyordu.
"Sadece ondan uzak durmanı söylemiştim.Bu zor bişey değil."
"Biliyorum ama yapamadım."dedim,bakışlarımı yere indirerek.
Bir iç çekti ve son bir duvardan daha geçince durdu."Herneyse bunu sonra konuşuruz."
Ben de durdum ve etrafa bakındım.Normal bir odaya benziyordu.
"Neden buraya geldik?"diye sordum.
"Kate burda olmalı.Öyle hissediyorum."dedi.

Bir anda yandaki odadan ses geldi."Orda biri mi var?"
Bu Kate'in sesiydi.Hemen kapının oraya koştum."Kate,benim Zack."
"Zack?Sen cadıların elinden nasıl kurtuldun?"
Gölge elimi kapının içinden geçirdim."Sen onu boşver.Elimi tut."
Elimi tuttuğunu hissedince onu da gölgeye çevirip çektim.Kapının içinden yavaşça geçti.Tam olarak çıktığında yaraları olduğunu gördüm.Düştükten sonra olmuş olmalıydı.
Dark hızlıca yanıma geldi ve "Bunu nasıl yaptın?"diye sordu,şaşırmış bir şekilde.
"Neyi?"
"Benim senin üzerinde kullandığım gücü sen nasıl kullandın.Bu imkansız."
Ne yaptığımı farkedince duraksadım.Bunu nasıl yaptığıma dair bir fikrim yoktu.Benim bunu yapacak gücüm bile yoktu.

Dark hemen etrafa bakındı."Tamam ben size kaçmak için bir zaman yaratıcağım siz de hemen kaçıcaksınız anlaşıldı mı?"
Kate'le bunu onayladıktan sonra Dark hızlıca odadan çıktı.Dark cadıları oyalarken Kate ve ben de hızlıca cadılar kalesinden kaçmak için odadan çıktık.Koridorda koşarken etrafta hiçbir cadı yoktu.Dark artık ne yaptıysa bütün cadılar ortadan kaybolmuştu.

Biraz daha koştuktan sonra çıkış kapısını gördük ama tam çıkacakken önümüzde bir cadı belirdi.Beline kadar gelen uzun siyah saçları vardı.Her cadının giydiği kapüşonlu uzun siyah ceketinin kapüşonu yüzünü kapatıyordu.Kate'in elinde demir kısmı bembeyaz alevle yanan kılıcı belirdi.
Cadı bize doğru yavaş adımlarla yaklaşmaya başladı.Kate hemen kalıcını ona doğrulttu ama cadı hiç bizi umursamazcasına yanımızdan geçti.Cadı yanımızdan geçerken gözüm bir an olsun da ona kaydı.Korkunç bir şekilde sırıtıyordu...Bunu farkedince tüylerim diken diken oldu resmen.

Cadı bizim yanımızdan geçtikten sonra hızla koşarak uzaklaştı.Kate elinden kalıcını yok etti."İşte bu garipti."
"Aynen sana katılıyorum."

Hemen cadılar kalesinden çıktık ve hızla ordan uzaklaştık.Park ettiğimiz arabaya da bindik.Hızla arabayı çalıştırdım ve sürmeye başladım.Birkaç dakika sonra ana yola çıktık.
Kate bakışlarını torpidoya dikmiş öylece bakıyordu."Seni bu işe karıştırdığım için üzgünüm."dedi.
"Hayır önemli değil.Oraya tek gitseydin belki daha kötü şeyler olabilirdi."
Susarak yüzü asık bir şekilde torpidoya bakmaya devam etti.
"Hadi ama Kate.Öyle bakma.Zaten o cadıdan yeteri kadar korktum."
Bu dediğimden sonra kate biraz olsun da gülümsedi.
O gülümseyince kendimi daha iyi hissettim.Neden böyle hissettim ki?

Bölüm Sonu

NEXT WORLDHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin