ihanetin kalıntıları

192 9 9
                                    

 Eve geldiğimde buz dolabına asılı bir not vardı 

beni unuttum deme sakın...

o mu bırakmıştı şimdi bunu hayır o gitti hayır o gitti diye söylenmeye başlamıştım . Çünkü onu istemiyordum ona çok değer vermiştim sonra ne oldu BENİ SIRTIMDAN ÖYLE BİR BIÇAKLADI Kİ hayatta unutamıyacağım bir kazıktı. 

YILLAR ÖNCE

Okulun ilk günüydü sınıfa girdim ve derse hazırlanırken etrafıma bakıyordum belki de ortaokul gibi olmaz sonuçta yeni bir başlangıç yapıyordum. ben bunları düşünürken yanıma birisi oturdu ve" merhaba ben ..." dedi bende ben Helin diyerek karşılık verdim. benim kanım ısımıştı ona umarım onunda öyle olmuştur. O günden sonra hep beraber oturduk eğlendik. Sonra mezuniyette benim asıl  geçmişimi bütün okula ifşa etti. Ve sonra benimle konuşmaya çalıştı hatta üzerime yürüdü . O olaydan sonra kendimi toparlıyamadım .Nasıl toparlıyabilirim ki  en yakınım  canım diyebiliceğim tek kişinin benim özelimi okula ifşa etmesi , siz  affeder miydiniz?

ŞİMDİ

Gerçekten burda mıydı yine beni bulmaya mı gelmişti ama bu sefer hayatıma girmesine izin vermiycektim böyle bir şey olmıycaktı olamazdı. Artık yeni bir ailem olmasına az kalmışken onun bunu bozmasına izin veremezdim.  Fakülteye vardığımda Mutlu zıplıya hoplıya buraya geliyordu bu hali görmeye değerdi gülümsedim. Mutlu hızlıca konuya girdi pek anladığım söylenemezdi:      "Helin herkesi senin iyi olduğuna ikna ettim seninle eski arkadaş olduğumu söyledim of çok mutluyum  hep birlikte olucaz aynı titanik ve  pasifik okyanusu gibi olucaz  bak bu bence iyi oldu işte. ve benim grey'im dedi ve sırıttı. o çok değişmişti ayrıca iyi anlamda. Derken hepsinin bize baktığını  gördüm sonra Mutlu beni çekiştirerek onların yanına götürdü. Ardından ışık "Helin bak bence ikimizde birbirimize güvenmiyoruz ama buna rağmen seni kabul ettik lütfen bizi pişman et... Derken Mutlu ile Bertu yine didişmeye  başladılar."Mutlu bu sefer seni öyle böyle silkelemiycem haberin olsun." "yankı yakışıklım benim sen bu mutlunu kurtarırsın değil mi?" Bu hallerine gülmek elde değildi hatta kendimi tutmasam kahkaha atabilirdim.öyle bir hava vardı ki anlatamam sanki bir ailem varmış gibi beni bırakmıyan beni hep önemsiyen yani benim tanımadığım duygular...İşte tam o an anladım hayatımda yaşadığım her şeyi unutturucak bir ailem olucaktı benimde berki sokak nöbetçileri berki küçüklüğümün sokak lambası. Bilmiyorum sonra ne yaşayacağımı ama bu tabloyu unutmıyıcağım kesin çünkü ilk gördüğüm gerçek aile tablosu bu."Helin biz eve gidiyoruz bizimle gelicek misin?" diye sordu yankı tam ağızımı açıcakken Mutlu tabiki "gelicek"  diyerek benim yerime cevap verdi ve çekiştirerek beni arabaya götürdü. eve geldiğimizde yani eve derken onların kaldığı yerden bahsediyorum belki zamanla benimde olur bilmem. evlerine geldik bana kalıcam odayı göstermek için yankı beni peşinden sürükledi ve kapıyı açtı o anda donup kaldım kırmızı ışıklar kapının altından görünen kaba sülüet geçmişime götürdü adeta beni o karanlık günlere... Yankının beni dürtmesiyle kalp atışlarımın çok hızlı olduğunu fark ettim korkmuş muydum  yoksa sadece anılarımın hisleri miydi Yankı bir daha bana seslendi " Helin yoksa beğenmedin mi odayı?" dedi kafamı olumsuz anlamda salladım. "O zaman aşağı inelim hadi." dedi ve bir şey demeden o odadan çıktım. Merdivenlerden inerken bir dürtü vardı içimde indim ve ilk önce önderi gördüm doğrudan bana bakıp gözlerini diğerlerine çevirdi ve konuşmaya başladı. "Çocuklar bu benim yakın bir arkadaşım adı Çağrı " demesiyle gözlerimi bana bakan kişiye çevirdim evet oydu. "Merhaba Helin ne güzel bir karşılaşma " dedi Çağrı

Merhaba sevgili okuyucularım umarım sevmişsinizdir. Lütfen yorum yapmayı unutmayın. Gelicek bölümde görüşmek üzere.

SOKAK LAMBASI (SOKAK NÖBETÇILERİNDEN UYARLANMIŞTIR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin