Lyra Elizabeth Weasley

Ölüm Yiyen: Kısım 2

Harry, Ron ve Neville Ölüm Yiyen'i aldılar ve salondaki bir sandalyeye bağladılar. Harry Lyra'nın yanına oturdu ve elini tuttu.

Hp: Bunu yaşadığın için gerçekten özür dilerim.
Lw: Ya Harry gerçekten önemli değil. Ben kendi başımın çaresine bakabiliyorum.

Sirius yan odadan elinde bir iksirle geldi. Enerjik gözüküyordu.

Sb: Hadi bakalım! Aşk kuşları gelin buraya. Şu adamı uyandıralım. Steleus/* (hapşırtma büyüsü)

Adam uyanır.

Sb: Sen kimsin? Zihnefend/* (zihnine girerek içinden geçenleri okumak) Demek Augustus Rookwood (gelecekte fred i öldüren kişi)? Seni duymuştum... Sonunda yüz yüze konuşma şansımız oldu. Şimdi bana neden bu iki kızı takip ettiğini söyleyeceksin ve ben de sana zarar vermeyeceğim.

Ar: Karanlık Lord'un işareti adına yemin ettim! Asla onun emrinden çıkmam!
Sb: Birazdan göreceğiz... Çocuklar siz çıkın.
Lw: Asla çıkmam.
Hp: Ben de öyle.
Sb: Peki diğerleri çıksın.

Harry ve Lyra hariç herkes çıkmıştı. Sirius getirdiği iksiri adama içirtti. Bu iksir veritaserumdu.

Sb: Şimdi konuş bakalım, onları niye takip ettin?
Ar: Onları rehin alıp Karanlık Lord'a götürecektim.

Sirius orada olmasa Harry neredeyse kalkıp adamı dövecekti. Lyra ve Ginny'ye bunu yapmaya çalıştığı için içten içe çıldırıyordu, en ufak bir sözde patlayabilirdi.

Sb: Voldemort nerede?
Ar: ...

Rookwood'dan cevap gelmedi. Sirius şaşırmıştı. İksirin etkisinin geçmesine bile daha 10 dakika vardı.

Sb: Noluyor?
Ar: Onun adının geçtiği hiçbir şeyi söylemem. Bu bir lanet, ölüm yiyenlerde uygulanan bi lanet. Ne yaparsan yap beni asla konuşturamazsın.

Sirius tekrar konuşacakken Harry'nin elinin tekrar yara izine gittiğini gördü. Harry'nin yüzü yine ekşimişti, yara izi acıyor gibiydi.

Sb: Harry iyi misin?
Hp: Yara izim...
Lw: Bana bak. Harry...harry...

Harry sesleri yankı şeklinde duymaya, daha sonra etrafı bulanık görmeye başladı. Bi anda Lyra'nın üzerine yığıldı. Sirius endişeyle Harry'yi uyandırmaya çalışıyordu ama boşaydı. Adama döndüğünde ise adam pis pis sırıtıyordu. Sirius sinirle adamın yakasına yapıştı ve bağırarak konuşmaya başladı.

Sb: Ona ne oldu?! CEVAP VER!

Adam çok sakindi ve bu Sirius'u daha da sinirlendiriyordu.

Ar: Yapabileceğiniz hiçbir şey kalmadı, Lord yakınlarda.

Adamın yakasını bıraktı, bu sırada odaya diğerleri girdi.

Hg: Sirius noldu? İyi misiniz?
Sb: Harry'yi alıp hemen Hogwarts'a dönmelisiniz.

Hermione Harry'yi koltukta baygın görünce hemen yanına koştu.

Sb: Şömineden uçuç tozuyla gidebilirsiniz.
Hg: Ama Hogwarts cisimlenmelere ve uçuç tozlarına kapalı.

Sirius adamın duymasını engelleyecek bir büyü yaptı.

Sb: Biliyorum, tek geçiş buradan sağlanıyor. Dumbledore'un özel büyüsüyle buradan gidebilirsiniz. Hadi acele edin!

Ron Harry'yi kaldırdı ve şömineye geçti. Ginny herkese tozdan dağıttı. Şömine geniş olduğu için tekte dizildiler.
Aşağı kattan kapı zorlama sesleri geliyordu.

Sb: GELDİLER GİDİN!
Lw: Hayır! Sensiz olmaz! Gel!
Sb: Üzgünüm...beni merak etmeyin hadi!
Lw: Siriu-

Hermione Lyra'yı kolundan tuttu ve o hariç hepsi hep bir ağızdan "HOGWARTS" diye bağırdılar. Sirius koşarak evin çatısına çıktı. Tam cisimlenecekti ki arkadan gelen bir lanetle orada kaldı. Bu Bellatrix'ti.

Bl: CRUCIO /*

Zafer kazanmış gibi bir çığlık attı ve yerinde zıplamaya başladı. Arkadan diğer ölüm yiyenler geldi ve Sirius'u alıp oradan uzaklaştılar...