2

285 39 2
                                    

Seonghwa bir eliyle sevdiği adamın saçlarını okşarken diğer eliyle tekerlekli sandalyesini sürüyor ve birlikte gülücükler eşliğinde yollarına devam ediyorlardı.

Bugün hava diğer günlere göre daha sıcak ve güzeldi. Bunu fırsat bilmiş ve dışarı çıkmışlardı.

Şimdi de çarşıda mutlu bir şekilde dolaşıyorlardı iki aşık.

" Seonghwa neden durduk?"

Hongjoong başını arkasına çevirmiş ve birden arabayı durduran sevgilisine bakmıştı.
Seonghwa ise ona değil başka bir tarafa bakıyordu.

Hongjoong sevgilisinin baktığı tarafa bakınca gördüğü görüntü karşısında hızlıca gülümsedi.

" Şeker alalım mı? "

" Olur! "

Hongjoong sevinçle ellerini çırptı.
Heyecanlanmıştı.
Şeker yemeyi çok severdi ama ailesi ona izin vermediği için genelde çok nadir yerdi. Bu nadir anlarda da ona alan hep Seonghwa olmuştu.

Seonghwa sevgilisi için bir avuç şeker almış ve hepsini bebeğinin kucağına bırakırken hızlıca yanağına küçük bir öpücük bırakmıştı. Tam geri çekilecekti ki Hongjoong kollarını onun boynuna dolamış ve buna izin vermemişti.

Sevgilisinin yanağına dudaklarını bastırmış ve ince sesiyle mırıldanmıştı:
" Teşekkür ederim."

Seonghwa gülümsedi.
Aldığının parasını ödedikten sonra ilerlemeye devam ettiler.

Hongjoong heyecanla içlerinden bir tanesini eline almış ve poşetinden açar açmaz ağzına atmıştı.
Hissettiği güzel aroma ile gözleri kapandığında mutlulukla gülümsedi.

Seonghwa tekerlekli sandalyeyi sürerken bir yandan da sevgilisini izlemeye çalışıyor, onun bu halini kaçırmamak için izlemek istiyordu.

Arabayı köşe bir yerde durdurdu ve sevgilisinin önüne geçti.
Burada çok fazla insan olmadığı için dikkat çekeceklerini düşünmüyordu.

Hongjoong hala şekeri yerken gözlerini ona dikmiş ve sevgilisini büyük bir ilgiyle izlemeye başlamıştı.

Hongjoong gözlerini açtığında karşısında onu izleyen sevdiği adamı görünce ilk başta utanmış sonrasında ne yapacağını bilemeyerek gözlerini kaçırmıştı.

Seonghwa dizlerinin üstüne oturdu ve sevgilisine doğru eğildi.

" Ben de tadabilir miyim?"

Hongjoong hızlıca başını sallarken başka bir şekeri eline almış ve onun için poşetinden çıkarmaya çalışmıştı ama Seonghwa onu durdurdu.

" Oradan değil."

Seonghwa ellerini sevdiği adamın yüzüne çıkarmış ve parmaklarıyla pembemsi dudaklarına dokunmuştu.

" Buradan."

Şekerden dolayı daha da parlaklaşan dudaklar, Seonghwa'nın tüm ilgisini üstüne çekmişti.
Yutkundu.

Hongjoong kalp atışlarının hızlanmaya başladığını hissettiğinde gözlerini kaçırdı ve hızlıca etrafa bakındı.
Neyseki şuan kimse onlara bakmıyordu.

Tekrar gözleri sevgilisinin gözleriyle birleştiğinde Seonghwa'nın ona daha çok yaklaşmış olduğunu fark etti.

Seonghwa ilk önce sıcak nefesini bu pembemsi dudaklara verdi, sonrasında daha fazla dayanamadı ve üstüne çok hızlı bir öpücük kondurdu.

Hissettiği temasla kalbi tekleyen Hongjoong'un gözleri kapanmıştı.

Seonghwa'nın onu öpmesini seviyordu. Hem de çok seviyordu. Özellikle dudaklarından öptüğünü hissedince içinde inanılmaz güzel bir mutluluk yaşıyordu.

hüzün çilekleri | seongjoong ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin