Olivia Teyze Kayıp

9 1 0
                                    

Gerçekten orada bir şey vardı. Bu bir parşömendi. Parşömeni alıp incelediğimizde bir harita gördük. Altında yapıştırılmış bir not vardı. Notta şöyle yazıyordu: Bu yolu takip ederseniz Olivia Teyzenize ulaşacaksınız. Biz Laura ile hemen bunu kabul ettik ama bir de bunun ebeveyni vardı. Babama sorunca izin vermeyeceğinden korkuyordum. Öyle de oldu. Öyle oldu mu dedim? Pardon. O Laura'nındı. Babam daha çok Laura'nın annesinin tavrının tersine cevap verdi.

Babam –Alice! Bu çok kötü bir haber! Hemen oraya gidiyoruz!

Ben –Gidiyoruz derken?

Babam –Herhalde seni oraya tek göndereceğimi düşünmüyorsun değil mi?

Ben –I... Evet. Sabırsızlanıyorum...

Babam –Harika! Laura'ya hemen haber ver! Yarın gidiyoruz!

Laura'ya haber verdim. Babamın geleceğini de söyledim. Laura bunu anlayışla karşılaştı. Sonuçta biz daha çocuktuk. Ben neden tek başıma yani Laura ile gitmek istediğimi biraz odamda düşündüm. Sanırım babamla çok maceraya atılmak istemiyordum. Ne olabilirdi ki? Altı üstü babam. Biraz daha odamda kaldıktan sonra çıktım. Babam çadırları hazırlamış, çantaları bile hazırlamıştı. Üç tane çadır almıştı. Birisinde ben, diğerinde babam, sonuncusunda ise Laura kalacaktı. Köye çıktım. Arak' ı alıp, Laura'nın evine gittim. Laura'ya haber verdim.

Ben –Laura çadır hazırlamanıza gerek yok. Babam üçümüze de çadır aldı.

Laura –Tamam. Çantaları hazırlayalım mı?

Ben –Evet. Biz babamla çantalarımızı hazırladık. Sizde hazırlayın.

Amber Teyze –Laura! Hemen eve gel! Çantaları hazırlıyoruz!

Laura –Annem çağırıyor. Gitmem gerek. Görüşürüz Alice!

Ben –Görüşürüz Laura!

Laura'yı uğurladıktan sonra Albert' a gittim. Albert hala hastaydı. Sanırım çok kötü bir hastalık olmuştu. Mary Teyzeye sordum. " Sadece üşütmüş Alice. Abartılacak bir durum yok. 3-4 güne iyileşir." Dedi. Albert' a "geçmiş olsun" dedikten sonra Arak' ı alıp eve gittim. Babam televizyon izliyordu. Babam bana seslendi:

Babam –Alice! Sen mi geldin?

Ben –Hayır baba daha yoldayım. Birazdan gelirim.

Babam –Geldiğine sevindim. Yarın sabah dışarı çıkıyoruz. Unutma tamam mı?

Ben –Tamam baba. Unutmam.

Bu konuşmalardan sonra odama gittim. Biraz haritayı inceledim. Harita biraz garipti. Sarı kağıttı, birazcık meyve kokusu vardı, buruş buruştu, yazılarda çok silikti. Birazcık içim ürperdi. Dışarıda kargalar "Gak! gak! gak!" diye ötüyordu. Yağmur da yağmaya başlamıştı. Şimşekler çakıyordu.



Evet pamuk şekerlerim. Bu bölüm bu kadardı. Olivia Teyze Kayıp 2. bölüm ü yakında gelecek

BİR EFSANEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin