Sabah 9:25
Hoseok bugün ilk defa geç kalkmıştı. Yavaşça esnedi ve kahvaltı yapmak için Yoongi'yi uyandırdı. Hiç uyanmak istemiyor gibiydi. Ama kahvaltı vakti geçiyordu. Yoongi hızlıca ayaklandı. İkisi de el ele tutuşarak yemekhaneye indiler.
Yemekhane de sebepsiz bir arbede çıktı. Hastalar kavga ediyordu. Güvenlikler araya girmişti. Yoongi korkmuştu. Kafasını Hoseok'un göğsüne bastırdı. Hoseok ise kızarmıştı. Sıkıca ona sarılarak "Korkma birşey yok tamam mı? Ben burdayım." dedi. Yoongi alttan alta sırıtıyordu. Daha sonra kimse birşey yaşanmamış gibi bir masaya oturdular. Hoseok yemekleri almam için kalktı. 5 dakika sonra geri geldi ve kahvaltı yapıp odalarına çıktılar.
Hoseok numarayı aramayı unutmuştu. Bu yüzden Yoongi telefona usulca uzandı. Numarayı tuşladı ve aramaya başladı.
~??;
Buyrun nasıl yardımcı olabilirim?Yoongi;
M-merhaba.~??;
Çekinmene gerek yok. Adım Amabella adınızı öğrenebilir miyim?Yoongi;
A-adım Yoongi~Amabella;
Demek o sensin! Yıllar sonra ilk defa sesini duydum Yoongi. Buna çok mutlu oldum. Neredesin sen?~Yoongi;
Seul akıl hastanesinde.~Amabella;
Ne? Numaramı günlüğümden mi buldun değil mi? Oh Tanrıya şükürler olsun sana birşey olmamış.Yoongi;
Hoseok seni arıycaktı ama yoğun olduğu için ben aradım.~Amabella;
Anladım. Size uçak bileti ayarliycam kısa zaman içinde burada olucaksin tamam mı?Yoongi;
Tamam.Yoongi telefonu kapattıktan sonra hava sebepsizce kararmıştı. Güneş ortadan kaybolmuştu. Etraf sarsılmaya başlamıştı. Yoongi'nin ise gözlerinin önüne siyah bir perde inmiş gibiydi. Daha sonra bayılacak gibi oldu.
Hemşire;
Kalkın hadi!Yoongi gözlerini yavaşça açmıştı.
Yoongi;
Ne oldu bana?Hemşire;
Seni evinden aldığımız günden beri komadasın.Yoongi;
Hoseok nerde?Hemşire;
O da kim?Yoongi;
Benim doktorum.Hemşire;
Senin bir doktorun yok. Ama kuzenin gelmiş. Kim Taehyung. Görmek istersen seni bekliyor burada.Yoongi;
Ha? Tamam.Taehyung hemşirenin izniyle ile eline çiçeklerle karşıladı Yoongi'yi. Yanında Jimin vardı. Çocukluk arkadaşıydı.
Taehyung;
Daha iyi misin?Yoongi;
İyiyim.Taehyung;
Hoseok kim bilmiyorum hem neden onu bu kadar istiyorsun?Yoongi;
Ona aşığım çünkü.Taehyung;
Anladım. Ama üzülme ben Jimin senin yanındayız.Yoongi;
Offf.Jimin;
Üzülme lütfen.Hemşire odaya girdi ve odadan çıkmalarını söyledi. Mecbur onlarda çıkmıştı. Yoongi ise gerçekleşmeyecek bir hayale tutunuyordu. Hiçbir şeye daha fazla dayanamadığını farketti. Gözleri yasariyordu istemsizce.
Gözyaşlarını sildi. Bir kalem ve kağıt çıkardı. Yazmaya başladı. Gözleri deli gibi yaşarmaya devam ediyordu. Daha sonra bağladı ipi avizeye, hiçbir şey yaşanmamış gibi.
Sabah 7:56
Hemşire odaya gülümseyerek girdi. Ama kocaman bir çığlık attı. Hastane aniden ayaklanmıştı. Güvenlikler içeriye girdiler. Yoongi'nin cesedi duruyordu karşısında. İple kendini asmıştı. Taehyung ve Jimin de görmüştü arkadan. Gözleri yaşarmıştı ikisinin de. Sebebi olmalıydı bunun. Güvenlik masaya yaklaştı. Bir not buldu. Taehyung hızlıca kağıdı aldı. Notu okumaya başladı sesi titreyerek;
Saat 00:45
1, 2, 3 1, 2, 3 İç
Onları geri yolla, ben saymayı bırakana kadar
Avizede sallanacağım
Yarın yok gibi yaşayacağım
Uçacağım karanlığın içindeki bir kuş gibi, onlar kuru gibi hissediyor gözyaşlarımı
Sallanacağım avizede
Ve bekliyorum sevgili hayatımı, bakmayacağım aşağı, açmayacağım gözlerimi
Takacağım gözlüklerimi güneş ışığını tamamen görene kadar, çünkü ben sadece geceyi bekliyorum
Bu gece için
Güneş doğdu, berbat haldeyim...Umarım ona cennet ulaşırım, yaşamayı beceremedim ama ölmeyi becerebilirim eminim
~Görüşürüz sonsuza kadar derin bir uykuyla ♡
2 gün sonra
Taehyung gözyaşlarına boğulmuştu. Sesi kısılmıştı ağlamaktan. Jimin onu teselli etmeye çalışıyordu. O da arada bir gözyaşlarını tutamıyordu. Yoongi'nin cesedi otopsi sonucuyla çıkmıştı ve bugün toprağa verilecekti. Taehyung psikolojik olarak iyi olmadığı için onun gelmesine izin vermiyorlardı. Ama ısrar etmekten dilin tüy bitince onu da cenazeye getirdiler.
Hastane müdürü bile elinde çiçeklerle gelmişti. Herkes sırayla mezarının başına geçti ve çiçeklerini bıraktı.
Herkesin gözünde Yoongi yanlış bir hata yapmıştı. Ama Yoongi için doğru bir karardı kesinlikle. Savaşıp güçlü kalmayı seçmek yerine insanlar onun ölmeyi tercih ettiğini düşünüyordu. Ama zaten o başından beri savaşıyordu. Hemde küçüklüğünden beri. Artık bedeni ve ruhu hiçbir şeyi kaldırmıyordu. Hoseok'un yokluğunu bile. Sadece doğru kişiyi sevdiğini düşündü. O bile hayaldi onun, mutluluk da öyle.....
Kitabı böyle bitirmek istemezdim ama kitabı ilk yazamaya başlarken böyle devam ettirmek istedim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ghost |•Sope
RomanceŞizofreni hastası olan Min Yoongi kalbinin sesini Jung Hoseok adlı gördüğü kişi için adar. Sadece onun için kalbinin hızlıca atmasına izin verir. |•kitap konusu tamamiyle bana aittir hiçbir şekilde çalıntı ve alıntı yapılmamıştır•| ~sopefairytale