𝙆𝙞𝙨𝙨 𝙢𝙚 𝙢𝙤𝙧𝙚

13/-✞

Selam.
Yazım yanlışlarım veya mantık hatalarım olabilir. Kusura bakmayın.
Mükemmel Türkçem yok♥️

İyi okumalar🫶🏻

Lana Del Rey- Love

Lana Del Rey-Chemtrails Over the Country club.

"Take out your turquoise and all of your jewels"

***

Esmer tenini aydınlatan sabah ışığı, güzel yüzünü buğulu görmeme sebep olsa da; kendimi iyi, birazcık da garip hissetmeme sebep oluyordu. Yine de güzeldi.

-

Erkendi, saat sabahın yedisi veya altısıydı, bilmiyordum. Parmak uçlarım hafifçe saçlarını okşuyor, belimi sıkı tutuşu karşısında dudaklarımda hafif gülümseme beliriyordu.

Duş almamıza rağmen giyinik değildik, bu yüzden de tenini daha iyi hissediyordum. Üzerimde uzanıyordu. Başı omzuma dayalıydı, bacakları bacaklarımın arasında duruyordu. Kucağımda güzel gözüküyordu.

Onunla böyle olmak garipti.

"Kim Taehyung'a bağımlı hâle geliyordum."

Kim Taehyung'un teninin kokusunu, sıcaklığını, yumuşaklığını, parmaklarınızın ucunda, dudaklarınızın üzerinde hissettiğinizde; özellikle onun dudaklarını kendi teninizde hissettiğinizde bağımlı hâle gelirdiniz.

Birazcık korkunç olsa da güzeldi.

Böyle hissetmek hakkımdı. Genç ve toydum.
Sıcak, adrenalin dolu anlara ihtiyaçım vardı.

-

Her zaman baskınlığını göstermeye çalışan sigma, dün gece bana izin verdiğinde- bana olan zaafını anlamamak için aptal olmam gerekirdi. Bu bir özürdü, kendince.

Bana izin veriyordu, çünkü hatalıydı.

-

Yaşadığımız yorucu saatlerin ardından uyumuştuk; tamam ben uyuyamamıştım. Çünkü babamın bana attığı mesajlar birazcık, kırıcıydı.

Deltaydım ben.

Her zaman güçlü olmam gerekliydi.

Hiç kimsenin altına yatmamalıydım.

Şimdiye kadar kendi içimde- kendime- o kadar fazla yalan söylediğim anlar varki, sigma etrafımda olduğu zaman kendim olabilme ihtimali bile dudak uçuklatıcı cinstendi. Aslında, şimdiye kadar hep istediklerimi yapıyordum- sadece kendi benliğimden uzaklaşmak kolay, aynı zamanda da zordu.

Çünkü insanlardan kaçmam gerektiğini zihnime kazıyan babam yüzünden asıl özgürlüğü iliklerime kadar hissetmemiştim. Kore'ye dönmeden önce gerçekten çok fazla çılgınlıklar yapıyordum. İstediğim kada eğleniyor, geziyor, içiyor, kafayı buluyordum. Fakat kendimi, Taehyung ile gizli saklı sevişmelerimiz kadar özgür hissetmedim hiçbir zaman.

Taehyung'un etrafında olmadığım her an elim telefonuma gidiyordu, sürekli. Onunla konuştuğum anlar, önceden önemsiz gibi gelse de şu an önemliydi. Dün geceyi unutacağım, bana yaptığı 'saçmalığı' unutacak kadar önemli hâle geliyordu. Korkmalı mıydım? Bilmiyordum? Belki de-

"Uyandın mı?"

Sessiz ve kalın sesi kulaklarımı doldurduğu gibi zihnimin suskunlaşmasına karşı derin bir nefes aldım. "Hm?", aynı onun gibi fısıltılı çıkan sesimle yanağını omzuma sürttü. Gülümsemem büyürken, saçlarındaki parmaklarımı beline indirdim. Vücudunu sıkı bir şekilde sararak, vücudunu daha- sanki mümkünmüş gibi- fazla kendime çektim. İtiraz etmedi. Yanağını göğsüme sürterek mırıldandı kendince.