Havalimanında beklerken bir an kalp krizi geçireceğimi sandım. Kalbim o kadar hızlı o kadar güçlü atıyordu ki heyecandan. O 5 saatin nasıl geçtiği hakkında hiç bir fikrim yok. Sadece döndüğüm anı hayal ediyorum.
Nihayet İstanbul'a indiğimde içimde tarifsiz bir mutluluk vardı. Ne yapacağımı bilmiyordum. Taksiye biner binmez önce nereye gideceğimi düşünmeye başladım. Aslında belliydi. Evime aileme koşacaktım tabi ki.
Taksi kapının önünde durup valizlerimi aldığımda bi süre bekledim aşağıda. Derin derin nefes alıp sakinleştim ve zili çaldım. Annem kapıyı açtığında şok içindeydi. Sarılıp dakikalarca ağladık. Sonra kardeşim sonra babam..
Onlar benim bir proje için apar topar çağrıldığımı ve gittiğimi sanıyorlardı. Çalıştığım şirket İtalya merkezliydi. O yüzden ikna olmaları çok da zor olmadı. Gerçeği anlatsam yıkılırlardı. Bunu onlara yapamazdım.
İyi ki de yapmamışım..