Bar

16 2 3
                                    

ZEKE

 Onu unutamıyordum; kokusu, teni, gözleri... Ama o ise benden tiksiniyordu. Uzaklaşmak, kaçmak istiyordu. Ben istemedim bu hayatı; ünlü olmayı, gözlerin benim üzerinde olmasını...

Yine bir set çıkışı hava karanlık. Arabamda giderken bir poster gördüm, çok tanıdıktı yüzü. Nasıl unutabilirim ki onun o masmavi gözlerini. O gözlerde kayboldum ben her seferinde birde unutacak mıydım? Ama yine de bir şans o değildir dedim girdim içeri. Melek gibi sesini duyunca anladım onun olduğunu. Annem ve beni terk edip şarkı mı söylüyordu? Çok da dinleyeni yoktu... En azından başarılıydı güzel çalıp güzel söylüyordu. Beni fark etti, gözleri fal taşı gibi açılmıştı. Gözlerinde korku ve dehşeti görebiliyordum. Şarkı biter bitmez arka sahneye kaçtı. Oysaki bir şarkı daha söylemesi gerekliydi. Seyirciler de çok siklemedi zaten. Yanda duran kız beni fark etti.

Kız: "AYYYYYYYYYYYYYYY ZEKEEEE NEEE NE ALAKAAAA ABİİİ NAPIYON BURADA METAL BU ALOOOO?"

O iğrenç tiz sesi kulaklarımı sikmişti bile. Kızlardan tiksiniyorum...

Zeke: "Bir farklılık olsun dedim ya bende insanım ya hani?"

Kız: "Ay ne bileyim ya bütün ünlüler robot değil miii?"

Dayanamayıp kaçtım. Kulağımın sağlığı için 😊. Benden kaçıyor demek ki. Klasik mekanıma sürdüm. Otostop çeken genç bir erkeği fark ettim. Yana çektim direkt bindi arabama.

Çocuk: "Merhaba amca ben Ena Gifu'ya gideceğim"

Çattık amk daha nereye gideceğim kimim sormadan bindi piçe bak bide amca diyor öldüreceğim gidecek.

Zeke: "Bende o yöne gidiyordum tamda. Bu arada kaç yaşındasın ki bana amca diyorsun?"

Çocuk: "He ben mi 21, sen moruk"

Zeke: "28..."

Çocuk: "Seni bir yerden gözüm ısırıyor ama çıkaramadım ya ünlü falan mısın?"

Zeke: "Aktörüm, filmde falan görmüşsündür"

Çocuk: "He bende bir şey sandım ya."

... ağzımdan bir şey çıkacak şimdi. Hemen farklı bir yola saptım.

Çocuk: "Yalnız buradan gidilmiyor... Nereye gidiyoruz acaba?"

ALLAHUMME SALLİ sanırsan özel şoförüyüm paşamın.

Zeke: "Kısa bir yol biliyorum."

İlerde ki yerde yana çektim, bu tırstı tabii. İşeyeceğim sandı galiba bekliyor garibim, instagram da falan geziniyor. Kalkıp onun olduğu tarafa yürüdüm ve kapısını açtım.

Çocuk: "Ne oldu bir şey mi diyeceksin?"

Çocuğu tuttum kolundan dışarı çıkardım. Korkmaya başladı bile! Kolundan tutup çekiştirdim ormana doğru. Çığlık atmaya başlamıştı şimdiden.

Çocuk: "YARDIM EDİN ADAM KAÇIRIYORLARRRRRRRRRRRRR!!!!!"

Bir 5 dakika boyunca zırvaladı. Para veririm, sikini yalarım falan fisman. Sonunda yoldan uzaklaşınca üstüne doğru gittim.

Çocuk: "NAPICAKSIN BANA? NE YANLIŞIMI GÖRDÜN? ÇOK MU KONUŞTUM? HAKARET Mİ ETTİM?"

Çığlıklar içinde ağlaması senfoni gibi geliyordu kulağıma, bir de boş yapmasa...

Bıçağı çıkardım saldırmaya hazırdım. Belki ölünce susar.

Çocuk: "YAPMA LÜTFEN YARDIM EDİİİİİİİİİİİİİİİİİİİİN!!!"

Zeke: "Lan sokuk kim duyacak seni burada. Sincap, kuş dışı bir biz varız."

 Dayanamayıp boğazından bir yarık açtım. Fışkıran sıcak kanların yüzüme damlaması gibi bir his yok! O son çırpınışı, elini yüzüme götürmesi, çaresizliği favori hazzımın noktası. Neyse sıra işte. Klasik yaptığım taktiği uyguladım. Cesedi beşe böldüm, her parçasını birbirinden uzak mesafelere gömdüm. Genellikle mezarın altına gömerim ama farklılık olsun istedim. İşim bittiğinde arabada üstümü değiştirdim ve eve doğru sürdüm. Sonunda eve ulaşabilmiştim, bütün yorgunlukla zaten bayıldım. 


Yazar yorumu: Kişiler değişiyor haberiniz olsun. Zeke ve Ruyi olarak iki ağızdan okuyacaksınız. Hadi çok boş yaptım iyi okumalar!

zekuyiiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin