Paparazi

8 2 7
                                    

ZEKE

*Evin arkasından polis merkezini gözetliyor* HAHAHAH APTAL cidden cesedi orada bırakacağımı mı sandın lan? Bi zeki sensin he. Bu Akito boku da ayağıma çok dolanıyor he. Kellesini alasım var, TAK ALDIM MI ÖLÜM LİSTESİNE OOOOH. Hmm cidden bir plan yapmam lazım. Şimdi içinizden nasıl oldu böyle bir şey diyorsunuzdur. Şöyle oldu: Ruyi'yi eve bırakınca geri cesede döndüm. Çıkarıp sanki hiçbir şey olmamış gibi orayı düzeltmeye çalıştım 3 saat. Cesedi mezarlığa götürüp bu sefer 10 parçaya ayırdım. Her parçayı saçma sapan yerlere gömdüm ama bir gözü hariç. Onu da ağaca sallandırdım. Önceki gibi sadece adam öldürmekle değil insanları korkutmaktan zevk alıyordum sanki. Neyse konumuza dönelim, artık gözüm Ruyi'nin üstünde olmalıydı. İşe geri döndüm. Bugün Kan Bağı'nın son bölümüydü. Yine her zamanki gibi baş roldüm. Tabii ikinci baş rol klasik dünyanın en aptal kızıydı. Sete giriş yaptım.

Yapımcı: "Ooo Zeke pek alışık olmadığımız durumlarda görüyoruz seni."

Zeke: "Deme öyle üzülürüm! 5 dakikadan ne olacak ya."

Kaori: "AAAAAAAAYY KİMLER GELLLMİŞ GÜNLÜMÜN EFENDİSİİİ."

Koluma yapıştı bir ayağı havada sürtünmeye başladı. Öğk bide yüzündeki 50 ton makyajı 10 bin dolarlık ceketime siliyor. Sırıttım maalesef.

Yönetmen: "Neyse son sahneleri de çekelim malum 2 gün sonra galası var."

Makyajlar, kıyafetler derken sahneye başladık.

Filmdeki piç adam: "O kız benim! Zaten sadece kanı için onun ile ilişkin var."

Kaori: "Ne, bu doğru mu aşkım."

Zeke: "Yalan söylüyor. Asıl o seni kanın için istiyor!

Kaori: "Ahh, aşkın gözü kör olsun!"

Kaori piç adamın ellerine kendini atar. Zeke hayal kırıklığına uğramıştır. Piç adam Kaori'nin boynuna yapışır ve kanını emer.

Kaori: "Dur! Canım acıyor."

Zeke kendini tutamaz ve piç adama saldırır. Kaoiri'yi kucağına alıp götürür.

Zeke: "Gerçek aşkın benim sevgilim..."

Yönetmen: "Kestik! Zeke ne oldu iyi misin? Bir duyguları vermedin sanki. Üstüne aslında diyeceğin kelime çok farklıydı. Tekrardan çekmemiz lazım."

Zeke: "Pardon yönetmen, dalgınım bu aralar."

Yönetmen: "Kayıt!"

Zeke: "O senin kanına aşıktı, ben ise kalbine."

Yönetmen: "Kestik! İşte oldu, sen yine de kendine biraz zaman ayır. Yeni projelere enerji doldurmuş gel lütfen."

Kafamı eğip uzaklaştım. Tam eve gidecekken Kaori koluma girdi yine.

Kaori: "Nereye, yoksa beni yemeğe mi çıkaracaksın?"

Daha önemli işlerim vardı bide bu ucubeyle uğraşamazdım ama arkadan sesler yükseldi

Yönetmen: "Ooooo görüyorum ki randevu var!"

Zorunlu bir şekilde kafeye gidecektik. Tam kapıdan çıkıyorduk ki bir baktık paparaziler.

Paparaziler: "Nereye gidiyorsunuz efendim randevu gibi bir şey mi?"

Kaori: "Evett! Beni date çıkarıyor. Kendisi istedii."

Flash patlatmaya başladılar. Sinirim tepemdeydi açık bir alan olmasaydı hepsini tarardım orada. Arabaya geçtik. Kaori hemen telefonuna sarıldı, üstüne yüz ifadesi de değişti. İnsanların yanında gülümsüyordu hep ama yalnız kalınca hep somurtuyordu.

Kaori: "Ay inşallah güzel çıkmışımdır. Malum manşet olacak da."

Keşke kimse bilmeseydi de onu öldürseydim hemen! Ama yapacak bir şey yok gözüktük bir kere.

Zeke: "Hangi kafeye gitmek istersin?"

Kaori: "Iyy ne kafesi be, pahalı bir yere gidelim hem görüntülenmiş oluruz."

Benim hakkımda tek düşündüğü ündü. Doğruya herkesin öyleydi, Ruyi'nin bile... Osaka'daki en ünlü restoranlardan birine gittik. En üst katında deniz manzaralı bir masaya geçtik. İnsanların gözü tabii üzerimizdeydi ama bence olma sebebi kıyafetlerimizdi. Hepsi şık giyinmişti biz ise setten önceki kıyafetlerle gelmiştik. Kaori elimi tuttu.

Kaori: "Ayy bizi ne güzel bir yere getirdin ya sen :3"

İnsanlar bakıyor diye güzel bir şey söyleyeyim dedim yoksa huyum değildir.

Zeke: "Sana layık işte canım!"

Kaori şaşırmıştı. Telefonunu çıkarıp etrafı ve beni çekmeye başladı.

Kaori: "Evett arkadaşlar manşetler doğruu! Zeke ile çıkıyoruzz."

Kaori anlamıştı insanların olduğu için söylediğimi. İnsanlar yavaş yavaş azaldı ve yemek söyledik. İnsanlar bitince Kaori ile kendimizi salmıştık.

Kaori: "Niye böylesin?"

Zeke: "Nasılım?"

Kaori: "Farklısın. Ne bileyim ya dünyanın en güzel kızı sana sarkıyor 0 tepki. Öbür datelerim beni sikme derdindeydi."

Zeke: "Belki seni sevmemiş de olabilirim?"

Kaori alınmıştı, sinirlenmişti. Sustu ve telefona bakmaya devam etti.

Zeke: "Sende farklı değil misin?"

Kaori: "Nasılım ki gayet normalim."

Zeke: "Ne bileyim yanımda böylesin ama gerçekte öyle değilsin?"

Kaori: "Belki senden hoşlanmış olabilirim?"

Zeke: "Hm öyle mi? Neyse reytingini aldın, yollarımız da ayrılıyor bence artık takılmayız."

Kaori'nin gözlerinden okunuyordu. Hem utanmış hem de sinirlenmişti bana. Tamda kalkıp giderken geri döndü.

Kaori: "Kapıda paparazi vardır, mutlu ve beraber çıkalım istersen?"

Hesabı ödedim ve koluma girdi. Sanki hiçbir şey olmamış gibi çıktık ama paparazilerin saçma sorularının hiçbirine cevap vermedi sadece gülümsedi. Arabayla bırakırken bile ağzını bıçak açmadı, evine gelince sakince indi arabadan.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 23, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

zekuyiiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin