Feyza:NE YAPIYORSUN SEN RUH HASTASI!! İMDAT!! İMDAT!!
Çınar:KES SESİNİ BE KES!!
Feyza:BIRAK BENİ GERİZEKALI!! NE İSTİYORSUN BENDEN PİÇ MİSİN?!!
Çınar:O ZARFI GÖRDÜĞÜNÜ BİLİYORUM!!
Feyza:EVET LAN GÖRDÜM NE YAPACAKSIN? BUNUN İÇİN Mİ KAÇIRDIN YANİ?
Çınar:AYNEN ÖYLE BUNUN İÇİN KAÇIRDIM VE SENLE DE KONUŞUP ANLAŞACAĞIZ KİMSEYE BİR ŞEY SÖYLEMEYECEKSİN!! ÇÜNKÜ SEN DE GAYET İYİ BİLİYORSUN Kİ EĞER BÖYLE BİR APTALLIK YAPARSAN SADECE BEN DEĞİL ARKADAŞIN DA YANAR, İYİ DÜŞÜN!!
(Feyza bir süre düşünür.)
Feyza:TAMAM ALLAH'IN BELASI TAMAM!! POLİSE FALAN BİR ŞEY DEMEYECEĞİM, DERDİN BUYSA İSTEDİĞİNİ ALDIĞINA GÖRE BIRAK ARTIK BENİ!!
Çınar:Yok ya güzel kızsın şimdi biraz daha kal o güzel yüzünü biraz daha görmek istiyorum.
Feyza:GÜZEL YÜZLÜ ANANDIR!!
Çınar:HOP YAVAŞ!! SAKİNLEŞ ANA KATMA BOZUŞMAYALIM!!
Feyza:Tamam anne sonuçta, anne her şeydir haklısın özür dilerim.
Çınar:Yani annem benden nefret ediyordu ama ne olursa olsun annemdi atsan atılmaz satsan satılmazdı.
Feyza:Başın sağ olsun.
Çınar:Teşekkürler hırçın kız. Peki sen? Yani senin ailen nerede?
Feyza:Vallaha benim annem ve babam çok küçük yaşta beni anneanneme bırakıp gitmişler yurt dışında yaşıyorlarmış, anneannemde ölünce böyle tek kaldım işte.
Çınar:Tek değilsin ben varım.
Feyza:Nasıl yani, anlayamadım?
Çınar:SALAK MISIN KIZIM? DALGA GEÇİYORUM BEN KİMİM SİZ KİMSİNİZ BEN VE EREN'İN TAYFANIN YANINDA OLMAK ONLARA DESTEK ÇIKMAK? HAH KOMİKMİŞ.
Feyza:İYİ HALT EDERSİN!!
Çınar:ULAN!!
(Çınar tam Feyza'ya yumruk atacakken durur.)
Çınar:SABIR!! SABIR!!
Feyza:VURSANA, VURSANA HADİ!!
(Feyza Çınar'a sert bir bakış atar, göz devirir.)
(...)
(Kafede)
Hilal:Olsun kuzucuğum ya üzme kendini, olur arkadaşlar arasında böyle şeyler halledersiniz merak etme.
Rüveyda:İnşallah inşallah.
(Hilal'in başı döner.)
Hilal:Gözüm kararıyor..
Rüveyda:Ne oldu kuzum ne oluyor iyi misin?!
(Hilal bir anda yere yığılır çantası açıktır hamilelik testi yere düşer.)
Rüveyda:HİLAL'İM GÜZELİM AÇ GÖZÜNÜ AÇ LÜTFEN...
(Rüveyda yerdeki hamilelik testini alır, bakar.)
Rüveyda:B-Bu nasıl olabilir?
(Garsonlar gelir Hilal'in kaldırırlar yerden.)
(...)
Ahenk:Sen beni çok aşırı kıskanıyorsun farkında mısın?
(Semih Ahenk'in yüzünü okşar.)
Semih:Bana ait olduğun için olabilir mi?
Ahenk:Asıl sen benimsin dün okulda Leyla'ya kalem uzatmalar, flörtleşmeler falan gözümden kaçmadı bilmiş ol.
Semih:Kaçmasın zaten.
Ahenk:O ne demek?
Semih:Yani hoşuma gitti diyorum kıskanmaların. Ben bu Leyla'yla çıkayım kafeye falan bir yerlere bari.
(Ahenk Semih'i öper.)
Ahenk:Hala Leyla'yı düşünebiliyor musun?
Semih:Düşünebiliyorum.
(Ahenk Semih'i dudağını sertçe ısırır.)
Semih:AH!
Ahenk:PEKİ ŞİMDİ?!
Semih:TAMAM YA PES DÜŞÜNEMİYORUM, SENDEN BAŞKASINI GÖZÜM GÖRMÜYOR!!
Ahenk:Hah, adam ol işte böyle.
(Eren oradan geçiyordur onları görür.)
Eren:Oo kolay gelsin Semihçi... Yani ikinize de. Hadi görüşürüz.
(Eren Semih'e imalı bir şekilde göz kırpar ve gider.)
Semih:Dur bekle geleceğim ben.
Ahenk:İyi tamam.
(Semih Eren'i peşinden gider.)
Semih:Ağabey, ağabey ne istersen yaparım bak ablam duymasın zaten bazen kıskanıyor beni paylaşamıyor biliyorsun.
Eren:Bir de diz çök ablana söylemeyeyim.
(Semih diz çöker.)
Semih:Kurbanın olayım ablama söyleme ne olur ne istersen yaparım...
Eren:Şş ne yapıyorsun lan oğlum kalk tamam.
(Eren Semih'i tutar kaldırır.)
Eren:Dalgasına dedim rahatla oğlum sakin tamam Allah Allah!!
Semih:Kralsın sen be çok seviyorum seni!!
(Semih Eren'e sarılır.)
Eren:Hayranım çok biliyorum.
Semih:Pişman oldum sarıldığıma.
Eren:Tamam lan tamam sarıl bir şey demiyorum.
(Semih Eren'in sırtını sıvazlar, geri çekilir.)
Semih:Ha bu arada, gözüm üzerinde haberin olsun. Şimdi ben senin ayaklarına kapandım yalvardım falan ama sen de ablamı üzecek bir hareket yaparsan bozuşuruz onu diyeyim.
Eren:Tamam patron anlaşıldı, emir büyük yerden.
Semih:Güzel.
Eren:Hadi ben gidiyorum şimdi. Siz de Ahenkle baş başa takılın rahatça.
Semih:Sağ olasın kralım.
Eren:Görüşürüz.
(Eren gider.)
(...)
(Kardelen'in evinde)
"Kuzey selam, Eren beni görmek istemediği için sana yazayım dedim ona iletirsin istersen, ben teyzemin yanına gidiyorum Adana'ya. Buralardan uzaklaşmak iyi gelecek gibi, hakkını helal et sağlıcakla kalın."
(Kardelen Kuzey'e mesajı gönderir.)
(Kuzey mesaja bakar, okur.)
Kuzey:Oha ne alaka ki şimdi?
(Kuzey Eren'i arar.)
(Eren açar.)
Eren:Ha yavrum beni mi özledin?
Kuzey:Kardelen İstanbul'dan gidiyormuş.
Eren:Ne? Ne alaka?
Kuzey:Bilmiyorum ki, bak kopyalayıp atayım yazdığı mesajı sana.
Eren:At.
(Kuzey mesajı atar.)
Kuzey:Attım.
(Eren mesajı okur.)
Eren:Ne alaka ya ben görüşmek istemiyorum falan demedim ki.
(Eren Kuzey'i bekletmeye alır, Kardelen'i arar.)
(Kardelen açar.)
Kardelen:Efendim?
Eren:Kardelen ben sana görüşmek istemiyorum demedim ki nereye gidiyorsun?
Kardelen:Kuzey'e yazdığım gibi Adana'ya teyzemin yanına gideceğim.
Eren:Ya bak ben sana aşık değilim ama en azından arkadaşımsın, değerli bir arkadaşım hem de. Gel bir kafeye, konum atayım buluşalım, konuşalım.
Kardelen:Rüveyda kızar olmaz.
Eren:Kızmaz o yumuşak kalplidir. Hatta onu da çağırırım o da gelir.
Kardelen:Peki bakalım öyle olsun ne diyeyim, bekliyorum konumu.
Eren:Tamam.
(Eren Kardelen'i kapatır.)
(...)
Çınar:ALLAH KAHRETSİN, ALLAH KAHRETSİN ALLAH KAHRETSİN!!
Feyza:Ne bağırıyorsun be, ne oluyor?!
Çınar:KARDELEN İSTANBUL'DAN GİDECEKMİŞ MESAJ ATMIŞ!!
Feyza:İyi bir karar bence, senin gibi bir pislikten uzak kalmış olur.
Çınar:KES SESİNİ BIRAKIYORUM SENİ DE, ANLAŞTIĞIMIZ HALDE NİYE BURADA TUTUYORSAM ZATEN, HADİ DEFOL GİT!!
Feyza:İpleri çözebilecek misin zahmet olmazsa?
(Çınar Feyza'yı çözer.)
(Feyza gider.)
(...)
(Feyza bir süre sonra sokağa gelir, Rüveyda ve Taha telaşla ona doğru koşarlar.)
Taha:KIZIM NEREDESİN SEN? İÇİM İÇİMİ YEDİ BİTİRDİ SABAHTAN BERİ BE!!
Feyza:Sakin olun buradayım gördüğünüz gibi.
Rüveyda:Ödüm koptu aklım çıktı kaçırıldın falan sandım ya!!
(Feyza Rüveyda'ya döner.)
Rüveyda:Ya kızım affet işte yapmışım bir hata...
Taha:Siz küs müsünüz?
Rüveyda:Ev...
Feyza:Hayır.
(Feyza Rüveyda'ya sarılır.)
Feyza:Öyleydik ama barıştık affettim kıyamadım.
Taha:Aman iyi! Sen bir tek bana kıy zaten! Özür mesajı yazdım kaç defa telefonunu da düşürmüşsün.
(Feyza telefonunu yerden alır.)
Feyza:Sıkıntı değil ben bunu tamir ettiririm bir ara.
(Feyza Taha'yı yanağından öper.)
Feyza:Ağlama erkek adam ağlamaz, seni de affettim hadi tamam.
Taha:Oh be oh!!
(Taha Feyza'yı kucağına alır döndürür, defalarca öper.)
Feyza:Allah cezanı vermesin ya!! Ben seni ne diye affediyorum zaten! Hemen yılışıyorsun ıy!!
(Rüveyda hafifçe öksürür.)
Rüveyda:Ben kaçar o zaman.
(Taha Feyza'yı indirir.)
Taha:Neden yanımızda başkası varken aşkımızı yaşamamızdan utanıyorsun anlamıyorum da neyse...
Feyza:Mal! Ben senleyken çok mutluyum ama bu yılışık tavırların hoşuma gitmiyor anlamıyor musun?
Taha:Ne dedin duyamadım?
Feyza:Senleyken çok mutluyum.
Taha:Duyamadım? Biraz daha yüksek sesle söyler misin?
(Rüveyda güler, Taha ona göz kırpar git anlamında.)
(Rüveyda gider.)
Feyza:DEDİM Kİ SENLEYKEN MUTLUYUM! OLDU MU?
Taha:Ney duyamıyorum hala?
Feyza:Eben dedim Taha eben!!
(Feyza sinirle eve girer.)
Taha:Her şeyine bitiyorum be!!
(Taha mutlulukla gider.)
(...)
Kardelen:Görüşürüz o zaman.
Eren:Görüşürüz, kendine iyi bak.
Kardelen:Sen de. Yani daha doğrusu siz de. Rüveyda'ya da selam söyle.
Eren:O da gelemedi ama sana selam söyledi, kendine iyi baksın dedi.
Kardelen:Aleykümselam,sağ olsun.
(Kardelen kafeden çıkar, gider.)
(...)
Hanife:Bu ev işleri de ne zormuş yahu! Acaba ben iyi biri miydim? Nasıl güzel bakabiliyor muydum bu çocuklara?
(O sırada kapı çalar.)
Hanife:Geldim geldim.
(Hanife kapıyı açar.)
Hanife:Kimsiniz?(Yeni karakterimiz Nükhet, kendisi Hanife'nin kocasının metresi👆)
Nükhet:Aa alınırım ama aşk olsun Hanifeciğim. Beni nasıl tanımazsın? Nükhet ben.
Hanife:Nükhet mi?!
(Hanife bir şeyler hatırlar gibi olmaya başlar.)16.Bölüm Sonu...
Umarım beğenirsiniz😊
17. Bölümde görüşmek üzere🐢
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIR VE AŞK
RomanceÇocukken arkadaşı yüzünden genç bir kadını hayattan koparan Rüveyda'nın yıllar sonra o arkadaşıyla tekrar karşılaşması başına neler getirecek? Hep birlikte öğrenelim...