5N♥1K

7-By Cenabet Surat

Medyadaki "Tim Borrman" yani biZim Kaan. Role uygun olabilr diye düşündüm. Sizce nasıl?zaman içinde diğer karakterlerin oyuncularınıda yayınlıycam merak etmeyin

-Ah!! Lanet olsun oraya geliyorum onu inletene kadar dövücem yaptıklarına pişman olucaklar.

-Sana bir sorurdum bana cevap ver neler oluyoo!! Tezyemin kalbine mi indirmeyi düşünüyorsun sen??

-Bundan annemin haberi olmasın!! Aksi taktirde dayanamaz ben bu işi halledicem oraya geliyorum hemen. O şerefsizin benden çekeceği var ona gösteririm ben...

O sırada dışarıdan polis sirenleri duyulmaya başlamıştı. Kaan ise bay cenabet suratın yanında nöbetteydi. Polisler hızlı biçimde kafeye intikal edeceklerdi.

-...işte duydun polislerde geldi. Sende bian önce gel kapatıyorum dedim ve suratına örttüm. Polis memurları grublara ayrıldı bi grub kafeye geliyor diğer grubsa by. cenabet suratı tutuklamaya gidiyorlardı. Bir bayan memur yayıma geldi sanırım biraz acemiydi işine yeni başlamış olmalıydı ve koltukaltına sıkıştırdığı kağıdı çıkardı ve bakışlarını bende yoğunlaştırdı;

-Meraba hanımefendi, bu olay hakkında sizden kısa bir ifade almalıyım sizi fazla sıkmam.

Olumlu anlamda kafamı sallayıp olayı kısaca anlatım.  Bana teşekkür etti ve "bizimle karakola kadar gelmeniz lazım"dedi. Bende sıkıntı dolu yüz ifademi takınarak  tekrar onayladım. Memur bayan belimden tutarak hafif bir şekilde beni dışarı çıkarmaya çalışıyordu bende onu anlayışlı karşılamaya çalışıyordum.

** ** ** ** ***  ** ** **

    Daha geleli bi hafta bile olmadan yaşanan polemikler beni yaşırtmamalıydı çünkü bunlar daha hiçbirseydi. Her neler olucaksa bela bizden uzak olsun!!" Dualar etmeye baslamistim. Gözlerimde karamsar bi ifadeyle disari ciktim etrafi tuhaf bakisli insanlar doldurmustu. Aman pek de meraklilar!! Koluma cantami gecirip Kaanin yanına doğru ilerlemeye basladim  cebimden bir seker cikarmaya karar vermistim kan sekerim dusmustu sanirim. O sirada elime bir kagit takilmisti merakli bi sekilde kagida bakmaya basladm. Evet bu by cenabetin bana Serkan 'a vermemi istedigi zarfti onu gorunce bi an polis memurlarina vermeyi dusunmustum. Ama duraksandm ve ya Serkan in aleyhine bir seyler yaziyorsa diyerek karar degistirdim Serkan gelince acmak en iyisi olurdu diyerek zarfi cantama koydum. O sırada polisler cenabetin koluna kelepçeyi geçirmişlerdi bile hızlı bir şekilde arabanın içine sokmaya çalışıyorlardı. Birbirleriyle konusmalar yapıyorlardı  "Nihayet bu azılı katili tutuklayabildik. Artık Ankara'nın en iyi TİM i biz seçileceğiz" mutlu görunuyorlardı. Ama aklıma kötü şeyler gelmeye başlıyordu. Demek bu adam azılı bir katildi. Tezyem, ya tezyeme bir şey olduysa diyerek telefona sarıldım. Durumu belli etmeden halletmeliydim bunu, ki ben yalan söyleme becerisi olmayan birisiydim. Telefonu çaldırmaya başladim bir kac saniye icinde acilmisti.

"Selam teyze nasiilsnn" sesim hemen titremeye baslamisti bile.

"İyiyim bebegim, komsularla gün yapıyoruz bugun Nesrin'lerdeydi. Kısır yiyorum sen nasilsin napiyorsunuz kayıt işlerini hallettiniz mi??"

  İçime su serpilmisti sesini duydugumda, gün yapiyorlarmis demek bunu sevdim. Simdi soruya ne cevap vericektim.

"İyi, yani iyiyiz tabi. Dedim endiseli ses tonumla ve bogazimi temizledim. Evet okulda isleri bitirdik Serkan la Ankara'yı geziyoruz. Bana rehberlik ediyor. "

  "İyi bakalim gezin Ankara'ya cabuk alisicaksn emin ol tatlim,  hadi siz keyfinize bakin. " dedi ve kapattik. 

Yalan soylemistim eger kafede oldugumuzu soylersem olayi hemen anlardi. Eninde sonunda ogrenirdi elbette ama benden simdilik ogrenmesini istemiyordum. Bayan memur beni yanına çağırıyordu. Gitmeliydim o sırada Serkan da gelmişti. Surat ifadedem tedirginliklerle doluydu Serkan'a döndüm ve sağa sola sallayıp kaşımı kaldırdım burda olanlardan zerre  fikir sahibi değildim. Yanımıza geldi ve bana

"Korma tamamı hiç bişey yok bak görüceksin halledicem. "Dedei ve polislerin arabasına binmek istemiyordum ve Serkan'nin arabasıyla polisleri tabik etmek için arabaya yöneldik. Fırsatını bulmuşken ağzını yoklamak en iyisi diye düşünerek. Biner binmez soruları ardıardına yağdırdım.

"Serkan bu adam kim, hangi işin içindesin söyle bana..." Boynuma baktı ve tısladı.

"Boynuna ne oldu senin o mu yaptı?"
Endişeli suratımla gozlerimi devirdim ve "Olanları anlat bana"dedim.

"Şimdi olmaz anlatıcam ama şuan ne yeri ne de zmanı. "

Kafamı koltuğa yasladım ve dışarıyı seyretmeye başladım.  Arabanın sessiz motoru ve sarsıntısı beni rahatlatıyordu.  .....

   Biraz geçtikten sonra aklıma zarf gelmişti ve karakola geçmeden bunu Serkan'a vermeliydim. Ah nasıl da unutmuştum!! Hızlıca elimi çantama attım. Zarfı cikarip.

  "Serkann bunu o adam vermisti sana vermem icin. Açıyorum okuyalımı. " endiseli bi sekilde kafasiyla beni onayladi.

Bu kadar biliyorum en heycanli yeriydi..Yorumlarinizi bekliyorum.