3: Merkez

57 9 0
                                    

Hu Liena gergin bir şekilde son iki kişinin merkeze gelmesini bekliyordu. Xuan Lu sessizliği bozdu:

"A-Li, bu kadar gergin olma, gelecekler."

Hu Liena:

"Lulu-jie, biliyorum. Sadece... Bu seferki çok büyük bir sorun."

Birkaç dakika sonra merkezin kapıları açıldı ve beklenen iki kişi geldi. Hu Liena rahatlayarak konuştu:

"Xhan-ge, Bo-ge."

İkisi de gülümsedi, konuşan Xiao Zhan oldu:

"Merhaba A-Li."

Sonunda masaya oturmuşlardı. Xuan Lu biraz atıştırmalık ve çay getirdi. Hu Liena lafı dolandırmadan konuya girdi:

"Zhan-ge, 227 skandalını hatırlıyor musun? Şey, şu anda olan da aynı şey ve dah büyük çapta."

Xiao Zhan neredeyse çayında boğularak öksürüp konuştu:

"A-Li, 227'nin şu anki olayla alakası ne?"

Hu Liena iç çekerek cevapladı:

"Zhan-ge, şu anki olayı çıkartanlar o zamanki kişilerle aynı, bu seferki vukuat daha büyük. Onlara karşı olan davalarını kazandın, bu sefer tüm CQL kadrosuna saldırmak istiyorlar. Daha doğrusu, çoğuna. Arkalarında bir destekçileri var. Birisi onlara para verdi, zararlarını karşıladı ve daha da fazla para teklif etti. Ah, bu arada, merkese taşınmanız lazım... Adresler açığa çıktı. Geçen haftadan beri herkes buraya taşınıyor. Zhan-ge, Bo-ge, onları merkezin yerini açığa çıkarmadan sadece üç gün oyalayabilirim."

Wang Yibo:

"Fakat telefonlarımız bizi takip ediyor, değil mi?"

Hu Liena başını "hayır" anlamında salladı:

"Eğer talimatlarımı uyguladıysanız, son yeriniz hala eviniz olarak gözüküyor."

İkisi de başlarını "evet" anlamında salladı. Sebebini anlamamışlardı fakat onu dinlemişlerdi, onu dinlemek için bir sebebe ihtiyaçları yoktu. Hu Liena boğazını temizledi:

"Zhan-ge, şirketin çoktan Weibo ile iletişime geçti, Zhuqing bana söyledi. Bo-ge, Rongrong senin hesaplarını hallediyor, hesapların dün gece çalındı. Otuz altı saattir uyumadım."

Xuan Lu:

"A-Li, dinlenmen lazım, buradan sonrasını hallederiz."

Hu Liena:

"Lulu-jie, tüm bunların arkasında olan kişiyi bulmam lazım."

Liu Haikuan iç çekerek konuştu:

"A-Li, Lulu-jie haklı. Dinlenmen lazım. Endişelenme, hallederiz. Ayrıca, Zanjin, Zhoucheng ve benim başımıza gelen olaylar çok da büyük değil. Bize güven."

Hu Liena başını "evet" anlamında salladı, Haikuan-ge'ye asla karşı çıkmıyordu. İç çekerek konuştu:

"Lütfen, çabuçak merkeze taşının."

İki gün sonra Xiao zhan ve Wang Yibo merkeze taşınmıştı. Hu Liena Zhuqing ve Rongrong ile iletişimdeydi. Ardından oturma odasına geçti. Liu Haikuan kahvaltıyı hazırlıyordu:

"Haikuan-ge?"

Liu Haikuan gülümsedi:

"Günaydın A-Li."

Hu Liena kendisine bir bardak kahve doldurarak konuştu:

"Günaydın Haikuan-ge. Erken uyanmışsın."

Liu Haikuan:

"Evet. Sen de erken uyanmışsın."

Hu Liena:

"Bir süredir uyanığım."

Liu Haikuan daha fazla bir şey söylemedi. Kahvaltı hazır olup herkes uyanınca masaya oturdular. Hu Liena konuya girdi:

"Bunun arkasında kim varsa CQL ile bir geçmişi var. Hepinizle iletişimde olan birisi. Bunun üstüne, bu kişi benim sizinle olan geçmişimi de biliyor."

Wang Yibo neredeyse boğuldu:

"Bu kadrodan seninle ilk tanışan ben değil miydim?"

Hu Liena başını "evet" anlamında salladı:

"Evet. O zamanlar öğrencindim."

Wang Yibo iç çekti. Xiao Zhan:

"Hepimizi tanıyan birisi. Bu kişi seninle olan geçmişimizi de biliyor olmalı. 227 skandalına benzer bir şey hedefledler ve şimdi olaylar büyüyor ve bunların hepsi tıpkı o zamanki gibi 27 şubatta başladı. Bu kişi o grupla olan durumumu biliyor olmalı. Telefonlarınız CQL'den beri güvenli değilmiş. Dün gece, tüm telefonlarda garip bir şey dikkatimi çekti."

Ji Li sakince sordu:

"Telefonlarımıza ne olmuş olabilir?"

Hu Liena cevap verdi:

"Birisi telefonlarınızı kopyalamış, birisinin elinde her şeyiniz var. Bu her ne zaman olduysa, CQL zamanında olmuş olmalı çünkü herkesi o dar zaman çerçevesine bağlayan tek yer orası. Bilgileri ele geçirilen ilk iki telefon Zhan-ge ve Bo-ge'nın telefonlarıydı."

Geçmişin GeleceğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin