Multimedia:Hazal
Koskoca 3 aylık tatil bitmiş, yine sabah 6'da kalkmam gerektiği gerçeğiyle üzüntüden yataktan kalkamıyorudum. Ha bu arada ben kim miyim? Lise son sınıf öğrencisi hazal, gözlerim mavi, saçlarım uzun doğal bi sarı renginde. Saate baktımda baya geçmişti ve ben hala yatakta yatıyordum. Bir türlü kalkamamıştım daha ne giyeceğimi seçecektim ohoo! Ben düşünürken annem içeri girdi ve bağırmaya başladı "Hazaal kızıım! Hala kalkmadın mı bakayım sen? Böyle devam edersen okulu yatağına taşımak zorunda kalacağız" dedi annem gülerek işte şakacı annem ya. "Anneciğiim güzel anneciğim, bugün derste işlemeyiz zaten en fazla sevgili müdürcüğümüzün 1 saatlik konuşmasını kaçırırım ya" dedim yavru köpek bakışlarımı atarak. "10 dakika varr" dedi ve odadan çıktı of ikna edememistim kalkıp dolabımı açtım ve elime gelen ilk eteği üstüme geçirdim beyaz mini bi etek üstüne siyah v yaka düz tişörtümü giyindim, siyah yarım (dizime kadar) bir çorap ve üstüne siyah her zaman ki vanslerimi ayağıma geçirdikden sonra hazırdıım saçlarımı taradıktan ve parfümü sıktıktan sonra odamdan çıktım kapıya doğru yürürken anneme seslendim "Annee çıktım" ve kapıyı açıp dışarı çıktım sonrada kapadım tabi. Minibüs durağına doğru yürürken karnıma bir ağrı girmişti ne yani senelerdir gittiğim okula giderken heycanlanıyor muydum yani? Ahahahah tabikide hayır ama belkide yamanı göreceğim için heycanlanıyorumdur. Evet evet kesinlikle öyle of sizede hayatımın anlamı tamamı olan insanı (yaman)'ı anlaayı unuttum resmen çocukluk aşkım ilk okulda beraberdik orta okuldada öyle liseye geçerken hangi liseye gidecegini öğrenmiş o liseye burslu girmiştim ama daha varlığımdan haberi bile yoktu. Son şansım bu seneydi ben yamanı düşünürken minibüs gelmişti. Minibüse binip paramı şöföre uzattım ve dışarıyı izlemeye koyuldum.. Taa ki bu tanıdık gelen parfüm kokusu burnuma gelene kadar kafamı kaldırıp beni büyüleyen kokuya doğru baktığımda gözlerim yerlerinden fırlıycak diye korkup hemen gözlerimi yere cevirdim aman tanrım!!!!! Yaman!!!!!! Ama nasıl olurda minibüse biner o çok zengindi en son yani ne oldu acaba ben böyle kara kara düşünürken geldi yanıma oturdu bütün vücudum uyuşmuştu sakin olmalıydım biraz galiba yoksa kalpten gidicektim başımı cama cevirdim ve dışarıyı izlemeye çalıştım ama omzuma bir el değene dek "Pardon bakar mısın? Ne kadar vermem gerekiyor pek bir bilgim yokda " dedi mimiksiz bi şekilde "Ee 1.10 versen yeter saniyorum"dedim gülümseyerek "Bende 10 lira falan diyceksin sandım ahahaha 1.10'muş" dedi dalga geçerek "10 lira mı herkez senin gibi zengin değil" dedim dişlerimi sıkarak duymuş olacak ki "Ne? Ne dedin sen?"dedi "Bişey demedim" dedim önüne döndü ve cevap vermedi bu kadar konuşmak bile kalbimi yerinden çıkaracak kadar heycanlandırmıştı beni! 5 dakika sonra minibüs inecegim durakta durdu yamanında ineceği durak birlikte indik birlikte yürümeye başladık o farkında değildi bunun ama yanında yürüyordum işte yılların hayalini yaşıyordum!! Okulun kapısından içeri girdik ve bana dönüp "Hey sen beni mi takip ediyorsun? Ben kimim biliyor musun sen? Ne hakla beni takip edersin?" Dedi sinirli sinirli ağzım açık onu dinliyordum cevap vermem gerektigini düşündüm ve "Neden seni takip edeyim ki? Burası benimde okulum" dedim sahte bi sinirle bu mukkemmel adama gerçekten sinirlenemezdim ya "Ne? Senin okulun mu ben neden görmedim?" Al işte ya varlığımdan bile haberi yok ben onu böyle severken. Moralim bozulmuştu cevap vermeden önüme dönüp yürümeye başladım birden koluma sıkı bir el yerleşti ve beni kendine çekti. Gözlerimi açtığım anda yamanla ne kadar yakın olduğumuzu gördüm nefeslerimiz birbirlerine değiyodu bu an için ne kadar beklemistim acaba aslında bide öpse hiç fena olmaz ama karşılık vermezdim o kadar'da yüzsüz değilim aslında veririm verebilirim çünkü çok mükkenmel kesinlikle vermeliyim hatta hemen vermeliyim.ss allahım kendi iç dünyam bile mal! Hala o pozisyonda duruyorduk ve yamanın gözleri dudaklarıma kayıyordu suan olmazdı yada olursa olamaz olmamalı diye düşünürken "Kızım ne düşünüyosun mal mal sabahdan beri" dedi gülerek "Ya bıraksana kolumu ne düşünücem be!!" Dedim kolumu çekip yürümeye başladım dersteydik tenefüsü beklemem gerekirdi bi bank bulup beklemeye koyuldum yaman yoktu nereye gitmişti bi anda? Kim bilir nereye?!?!?! Diye düşünürken karnımın acıktığını fark ettim. Kantine doğru yol aldım. Çift kaşarlı tost ve ayran aldım. Boş bir masaya oturdum. Ve yemeğe başladım baya güzelmiş bunun tadı yahu! Bittiğinde üşüdüğümden binaya doğru yol aldım ama biri bir anda beni çekip sırtımı duvara dayadı sanırım malzeme odasına sokmuştu töbe töbe aklıma fesat seyler geliyor durduramıyorum karanlık olduğu için sadece nefes alış verişini duyuyordum, düşünmeyi bırakıp "Napiyosun aptal sen kimsiin!!" diye resmen çemkirdim bana bunu hangi hakla hangi aptal yapmaya cesaret ederdi, edebilirdi ki? "Bu sene ki minik farem sen olacaksın demek güzelim" dedi bana tanıdık gelen bir ses ve sonra boynumu öptü geri çekildi ve kapıyı açıp gitti.