TAŞ DEVRİ

14. Bölüm ( Tesadüf Karşılaşma )

Aradan iki hata geçmişti . Son bir hafta kalmıştı sonra herkes kendi şehrine gidecekti .
Toplunur
- son bir hafta , sonra gidiyorsunuz
Abide
- ah dostum sorun yok telefonlarımız var .
Toplunur
- evet , ama yinede her ayın sonunda burda buluşalım
Şevval
- bu harika bir fikir Toplunur
Gaybettin
- peki bu yedi gün boyunca ne yapalım gençler
Şükriye
- sinemaya gidelim
hepsi
- tamam
Sinemaya gitmişlerdi . Bilet almak için sıraya geçtiler .

Abide
- bu bilet sırası çok uzun bize sıra geleseyekadar Sinemacı kapanır
Şevval
- ya yirmi kişi var Abide abartmadınmı
Abide
- hm belki birazcık
Şevval
- birazmı
Abide
- tamam evet çok abartım
Biletlerini aldılar . Film odasına girdiler. Filmin başlamasına az kalmıştı .
Şükriye
- üç dk. içinde başlicak
Gaybettin
- tamam hadi sessizlik
Görevli
- aaaa üzgünüm ama bu film on beş yaş üzeri size uygun değil
Gaybettin
- ben mi
Görevli
- evet küçük bey
Gaybettin bir kağıt çıkarır ve cüce olduğunu kanıtlar
Görevli
- hııı afedersiniz
Gaybettin
- bundan sonra bu kağıdı yanımdan ayırmam
Abide
- evet her seferinde güvenlik seni durduruyor .
Gaybettin
- aynen ya sıkıldım . Hadi dicem yüzüm çocuk gibi o yüzdendir diye ama yüzüm gayet yaşıma uygun .
Abide
- evet haklısın .
Buse ( film odasındaki bir genç kız )
- tamam sessizlik fütfen
Abide
- of film daha başlamadı . Bu niye bize laf atıyor .
Buse
- sizi duya biliyorum
Abide
- bende sesiz konuşurum . Eee Gaybettin başka bu tarz başına neler geldi .

Gaybettin tam cevap verecekti ki yine o kız
- susun ben sizi değil filmi izlemeye geldim
Abide
- Seni süs canavarı .
Buse
- ne dedin sen ?
Abide
- ben mi şey ...
Buse
- evet sen
Abide
- bence şimdi gerçekten susmalıyız çünkü film başladı
Buse
- peki şimdilik öyle olsun

Film bitmişti . Hepsi dışarı çıkmıştı .
Şevval
- Abide sen orda ne konuştun
Şükriye
- aynen biz farkı yerde oturuyorduk o yüzen duymadık .
Abide
- aman boş verin süs canavarı ile uğraştım
Toplunur
- o kim be
Abide
- ha bakın şu kız
Gaybettin
- evet bu oydu
Şükriye
- iyi bari kız seni görmedi
Abide
- görse ne olcak süs canavarları hassas hemen çıt kırıldım oluyorlar
Gaybettin
- neyse ne . Ee film sizce nasıldı
Şevval
- film bizim taş devri macerasına benziyordu
Abide
- evet tek farkla ajan ve onları kurtaran gelecekten biri yoktu
Şükriye
- biz yaşadıklarımızı fiml haline getirsek kopya derler
Gaybettin
- evet ama biz kurtulduktan sonrada kısa bir macera yaşadık fimlde bunlar yoktu taş devrinden kurtuldular ve mutu son oldu
Şevval
- peki şimdi ne yapalım
Şükriye
- kafeye gidelim
Hepsi
- tamam
Kafeye gidiyorlardı yol biraz uzundu . Kafeye varınca biraz dinlendiler . Hepsi kahve sipariş vermişti .
Abide
- buranın kahvesi güzelmiş
Toplunur
- a bakın Annora burda çalışıyormuş
Şevval
- hadi onu buraya çağırlalım
Toplunur
- Annora abla
Annora
- a ben sizi tanıdı sen Yasin ' nin kızı siz onun arkadaşları
Gaybettin
- evet bu doğru
Annora
- ben işim çok akşam sizee geliyim
Toplunur
- tamam bekleriz
Aradan yarım saat geçmişti şimdi ise başka bir yere gelmişlerdi .
Abide
- yani bunu mecburmuyum ben
Şevval
- hadi ama yoksa korkuyor musun
Abide
- ben mi asla
Gaybettin
- zaten korkmana gerek yok .
Şükriye
- madem korkmuyorsun önden sen
Toplunur
- Abide mağra gibi bi sorun yok
Abide
- tamam korku trenine binelim

Korku trenine bindiler .
Abide
- hızlı ilerlemiyoruz ve korkunç şeyler yok
Toplunur
- evet ya öyle korkunç değil
Şevval
- ben size dedim . Hata benim içimden gülmek geliyor
Abide
- yok ya o kadarda değil
Bir dk. sonra
Abide
- tamam sözümü geri alıyorum çok korkuç
Toplunur
- bende sözümü geri alıyorum mağraya hiç benzemiyor
Şükriye
- yani evet biraz ürkütücü
Şevval
- evet bende ilk defa bu kadar korkuç bir korku tireni görüyorum . Ama ben korkmuyorum
Gaybettin
- evet küçük çocuğun buraya girmesi gerçekten kötü olurdu biz bile korkuyoruz çocuklar ne yapsın
Şevval
- ben hayla korkmuyorum beni sayma korkak gurubuna
Gaybettin
- genel olarak söyledim ama tamam