*3.Bölüm*

20 1 11
                                    

Gördüğüm oydu. Benden eğitimi için yurtdışına gideceğini ve dönmeyi de düşünmediği için ayrılan eski sevgilimdi. Onunla 3 yıl çıkmıştık. Lise 1.sınıfta çıkmaya başlamıştık ve son sınıfta da yurtdışına gitme bahanesiyle ayrılmıştı. Eğitimi için gittiğinden ona kızmamıştım ve üzülmemiştim. Onu gerçekten sevmiştim çünkü. Ve onun iyiliği benim için her şeyden önemli gibi geliyordu. Gelmeyi düşünmediği için bir daha beraber olamayacağımızı bildiğim için onu unutmuştum. İnsanları hayatımdan çok kolay çıkarabilme gibi bir özelliğim vardı ve bu özelliğimi çok seviyordum. Onu birden karşımda görmek beni şok etmişti. Aylin de şok olmuş durumdaydı.

Yanında sarışın, 1.70 boylarında, yüzünde çok ağır bir makyaj ve dekolteli kırmızı bir elbiseli, 20-25 arası yaşlarda bir kız vardı. Evet güzel görünüyordu ama ben doğal güzellikten yanaydım. O pek doğal görünmüyordu ama güzeldi.

Beni henüz görmemişti. Görünce ne tepki verecekti bilmiyordum. Ama yüz ifadesini çok merak ediyordum.

Aylinle yaşadığımız şokunu etkisinden çıkınca birkaç saniyeliğine diğerlerine baktım ve sonra beni görecek mi diye ona bakmaya devam ettim. Veee evet beni görmüştü. Yanındaki kızın elinden tutarak masalarına geçerken beni gördü. Gözlerinin gördüğüne inanmamış gibi gözlerini kırpıştırdı ve bana geri baktı. O an yüzü kıpkırmızı oldu ve olduğu yerde kaskatı kesildi. Bir süre daha bana baktı ama daha sonra yanındaki kız ona bir şeyler olduğunu fark edince bana bakmayı kesti ve masalarına gitti.

O an yürek yemiş gibi masadan kalktım ve onların masasına doğru yürümeye karar verdim. Verdiğim yanlış bir karar mıydı emin değildim. Masaya gidip ne yapacağımı da bilmiyordum ama birden kalktım ve masaya doğru yürüdüm. Arkamdan Aylinin "Hayır yapma bunu" diyen kısık sesini duyuyordum. Ama yapacaktım. Yanlarına gittiğimde üçüncü bir sandalye çektim ve oturdum. Baran ,eski sevgilim, kıpkırmızı olmuştu. Ne kadar büyük çuvalladığının farkına varmıştı çünkü.

Kız tip tip bana bakmaya başladı. Bir bana bir Baran'a bakıyordu. En sonunda sessizlik bozuldu.

  "Pardon kimsiniz acaba?" diye sordu. Benim laf söylememe gerek kalmadan Baran lafa atladı.

  "Liseden arkadaşım hayatım aynı sınıftaydık" dedi.

  "Evet ben liseden arkadaşıyım tatlım. 3 yıl çıktık daha sonra yurtdışına okumaya gitmek zorundayım ve gelmeyi de düşünmüyorum kariyerim benim için çok önemli ama seni hep seveceğim diyerek benden ayrılan ve 4 yıl sonra bir restaurantta karşıma çıkan eski bir arkadaşım olur kendisi, yani senden de aynı bahaneyle kurtulmaya çalışırsa aklında olsun yeme bu numaraları aşk neyse ben gidiyim siz bu mükemmel yemeğinizin tadını çıkarın ha ama önce..." diyip masanın üstündeki su bardağını alıp yüzüne boşalttım. Kendimi şuan hiç olmadığı kadar mesut hissediyordum.

  Arkamı masaya dönüp kendi masama doğru ilerlemeye başladım. Aylin'in bana bakan gururlu bakışlarının yanı sıra Ecrin, Emir ve Ayaz'ın ise deli olduğumu düşündüklerini belli eden bakışları vardı üzerimde. Masaya geri oturduğumda sert bir nefes verdim. Rahatlamıştım açıkçası.  Aylin bana elini uzatıp çak yaptı.

  "Kızım sen resmen mükemmelliğin sembolüsün yaptığın şey inanılmaz derecede harikaydı. Senle gurur duyuyorum" dedi. Ben de tebessüm ettim ve sonra diğerlerine döndüm.

  "Bu suratına su boşalttığım adi pislik benim eski sevgilim" dediğimde Ayaz'ın adama olan bakışları saniyesinde değişiverdi. Bu da neydi böyle?

  "Ne yaptı da yüzüne su döktün?" diye sordu bakışlarını ondan çekmeden.

  "Benden yurtdışına gidip eğitimini orda devam ettireceği için ayrılmıştı. Ama şuan kendisini burda görüyorum. Yani enayi yerine kondum denebilir. Hatta denebiliri  fazla direkt enayi yerine kondum" dediğimde Ayaz birden bana döndü. Gözleri bir tuhaf bakıyordu. Ağzının içinde bir şeyler söyledi ama ne dediğini duyamadım. Daha sonra garsonu çağırdı ve kulağına bir şeyler fısıldadı. Garson da başını emredersiniz anlamında salladı ve çekildi.

SARSINTI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin