Açık banyo kapısından hala odasına sıcak su buharları ve odunsu vücut şampuanın kokusu gelirken hazırlanıyordu hyunjin.
Changbin yedikleri boku temizlemek için jeongin'in menajeri ile buluşmaya gitmişti ve hyunjin'e hiçbir yere gitmemesi gerektiğine dair uyarmıştı.
"evden ayrılma" demişti o despot ve çok bilmiş sesiyle.
Ama hyunjin daha fazla bu evde duramıyordu. Sanki duvarlar üzerine üzerine geliyor ve evden kaçıp gitmesi için üzerine oynuyorlardı.
Saat gece yarısına geliyordu. Üzerine kalın montlarından birini aldı hyunjin ve yağmurlu havaya rağmen beyaz converselerini giyindi.
Changbin'in menajeri ikna etmek için yoldan çıkarması gerekmiş olabilirdi.
Gerçi jeongin'in eski menajerinin huysuz bir kadın olduğunu biliyordu hyunjin ama yeni gelen menajerin cinsiyetinden dahi emin değildi.
Ki bu changbin için önemli bir ayrım değildi. Kadınlardan hoşlansa da keyfine erkeklerle yattığı da oluyordu. Daha önce birilerini ikna edemeyip onlarla yatmayı teklif etmişliği hiç yoktu ama bu andan itibaren olabilecek her şeye inanırdı hyunjin.
Menajer olmasa da yine benzer bir sebepten bu akşam eve gelmeyeceği belliydi hem changbin'in.
Güzel boynunu mavi bir atkıyla sarı saçlarını ise mor bir bereyle saklamıştı genç adam.
Çünkü hala tam anlamıyla alışamamıştı kendindeki bu farklılığa. Bu yüzden neredeyse her an kafasında bir şapka veya bandana ile dolaşıyordu evde.
Hala banyodan çıkmaya devam eden buhar odasını işgal ederken evden ayrıldı hyunjin.
Garajda park edilmiş eski model ve küçük arabasına bindi. Bu tür eski arabaları severdi hyunjin.
Arabasını klasik sınıfına sokmak oldukça da zordu çünkü tam anlamıyla bir klasik değildi. Herkes için sıradan bir hurda olduğu da aşikardı.
Bir mustang sürmüyordu açıkçası ve bunu biliyordu hyunjin. Bir japon markası olmalıydı galiba ama ne olursa olsun , arabası kırmızı rengi ile gönlünde taht kurmuştu hyunjin'in.
Kesinlikle kırmızı arabasını çok seviyordu.
Başka arabaları da vardı elbet ama özellikle dikkat çekmek istemediği zamanlar yaptığı gibi eski arabasını alıp çıkmıştı yola.
Kimsenin bu eski arabada bir starın olduğunu ön göremeyeceği kesindi ne de olsa.
Torpido gözünden sevdiği bir kaseti çıkardı sonra.
Sinatra'dan "that's life".
Yaş olarak kasetçalarlı arabalar döneminde yetiştiği söylenemezdi. Daha çok cd'lerin devrinde yaşamıştı.
Evlerinde daima kutu kutu cd'ler olurdu. Annesinin spor cd'leri, kendisinin çizgi filmlerinin olduğu doluca cd ve babasının ders kayıt videolarının cd'leri olurdu evde.
Tabi ki bir de tüm ailenin sevdiği ve kendi çocukluğunun parçaları olan hit 2000'ler cd'si de vardı.
O cd'ye bayılırdı hyunjin.
Bu arabayı ilk aldığında bir cd çalarının bile olmaması ilkten onu üzse de sonradan bir kaset çaların olması daha çok hoşuna gitmişti.
Bu onun kendini özel hissetmesine neden oluyordu istemeden. Başka hangi ünlünün kaset çalarlı arabası vardı ki sonuçta.
Zor beğenen changbin'in bile en sevdiği üç araba listesine girerdi bu araba ki zaten totalde dört arabaları vardı.
Changbin'in beğenmediği o sonuncu araç da kendisininkiydi. Kesinlikle sıkıcı ve klasik toyoto modeli , siyah bir arabası vardı changbin'in.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
co-star .hyunin.
FanfictionHyunjin'in aşamadığı bazı şeyler vardı. Bunlardan ilki artık yirmi üçünde ünlü bir model olmasına rağmen hala yirmi yaşındayken sevgilisi ile birlikte gittiği filmin başrol oyuncusuydu. Bir diğeri ise bir gün ansızın menajerinin çıka gelip ona sundu...
