Gözlerimi araladığımda emir'in üzerindeydim. Emir tek koluyla beni sarmalamıştı. Uykuda kesinlikle ne yaptığımı bilmiyordum. Saate baktığımda 5 olduğunu görmüştüm. Lanet olsun saat 5'te hangi insan durduk yere uyanırdı ki.. Emir'in üzerimden kalktım ve aşağıya indim. Bavullarım hazırdı ama ben hazırlamamıştım ki.. Ah tabiki annem hazırlamıştı. Salona geçtiğimde annemin koltukta uyuya kaldığını gördüm. Hemen televizyonu kapattım. Annemin yanına gittim ve izlemeye başladım. Babam öldüğünden beri çok yıpranmıştı. Annemin sırtının agrıyacağını düşünerek uyandırmaya karar verdim:
-Anne... Anne... Hadi kalk annecim...Annem yavaşça gözlerini araladığında beni gördü ve gülümsedi. Yanını işaret ettiğinde hemen gittim, yanına oturdum. Babamdan sonra annemi de kaybetseydim ne yapardım.. Annem yanağımdan kocaman öptükten sonra kıyafetini değiştirmek için odasına çıktı. Oysa ben hala pijama ve atletle duruyordum. Koltukta tam gözlerim kapanıyordu ki zil çaldı. Saat daha 6 bile olmamıştı. Bu saatte gelen kimdi..
Kapıyı açtığımda Funda, Naz ve Arda'ya gördüm. Funda ve naz gülümseyerken arda'nın kaşları çatıldı. ''Noldu'' diye soramadan açıklama yapmaya başlamıştı.- Bu halin ne.. Biz olmadan başka birisi olsa kapıyı gene bu vaziyette mi açacaksın.. Ayrıca evinde bir erkek var.
Dediğinde neden kaşlarının çatık olduğunu anlamıştım. Beraber uyuduğumuzu ögrense ne yapardı allah bilir.. Kocaman gülümseyerek yanaklarından öptüm ve kapıyı biraz daha araladım içeri geçtiler. Naz :
-Gitmeden önce beraber kahvaltı yapalım diye düşündük
-'çok iyi yapmışsınız.' deyip kafa salladım. Ellerinizi yıkadık ve hep beraber mutfağa girdik. Kızlar buzdolabındaki kahvaltılıkları masaya götürürken bende arda'ya kahvaltı için krep hazırlamaya başlamıştık daha doğrusu başlamıştı desek daha doğru olur. Daha yumurta bile kıramayan birinden krep hazırlaması beklenemezdi herhalde.. Kesinlikle arda'yı ve kreplerini çok özleyecektim. Arda tekrar nasıl yapıldığını anlattığında gülmeye başlamıştım.
'Ne kadar anlatırsan anlat yapamıyorum, neden kendini yoruyorsun ki'
Arda hiç cevap vermedi burnumun üzerine küçük bir öpücük kondurdu. Ne yapacağımı şaşırmıştım. Arda'yla ilk defa bu kadar yakınlaşıyorduk. O an kafamı çevirdiğimde kapıdan bizi izleyen emir'i görmüştüm. Kaşları çatık bakmaya devam ediyordu. Bugün beni gören erkeklerin kaşları çatışıyordu. Emir'e gülümseyip 'günaydın' dediğimde burnuma yanık kokusu geldiğinde arda'ya döndüm ve 'olamaz' dedim.
Emir 'krep yapamayacaksanız gidinde ben yapıyım' dediğinde sinirlensemde bir o kadarda şaşırmıştım. Ne yani emir bile krep yapabiliyor muydu.. En kısa zamanda kesinlikle krep yapmayı ögrenseydim güzel olacaktı. Arda emir'i hiç umursamadan yanmış krep'i çöpe attı ve yenisini yapmaya başladım. Emir içeri geçip annemin yanağından öptü ve 'günaydın teyzeme' deyip oturdu. Ardayla kreplerini bitirdiğimizde masaya götürüp hemen yerime geçip oturdum. Hemen krep alıp saralle sürüp yemeye başladım. Kahvaltıdan eskiden yaptığımız saçma sapan şeyleri anlatarak beni emir'e rezil etmeye devam ediyorlardı. Konuyu değiştirmek amacıyla 'kreplerini muhteşem olmuş arda' deyip gülümsedim. Herkes arda'ya övgüler yağdırmaya başladığında emelime ulaşmıştım.***
Saat yaklaştığında annem 2 tane taksi çağırmıştı. Her ne kadar gelmeyin diyip ısrar etsemde kimse beni dinlemedi. Emir ve arda bavulları taksiye yerleştirdiler.
Annemle emir bir taksiye, funda naz ve arda diğer taksiye binmişlerdi. Şimdi ben hangi taksiye binecektim ki.. 5 kişide bana bakıyorlardı. Annem ve emir'in yanına ilerlediğimde emir gülümsedi. Kapıyı açtım ve anneme bakarak:-Diğer taksiyle gitmem daha mantıklı olur. Belki onları bir daha göremem
dediğimde annem kafa salladı, emir hiçbir şey demeden önüne döndü. Kapıyı kapatıp öndeki taksiye doğru ilerleyip bindim. Havalimanı gelinceye kadar sohbet etmiştik. Kesinlikle onları çok özleyecektim.
Bavulları aldık ve sohbet etmeye devam ettik. Anons edildiğinde vedalaşma vaktinin geldiğini anlayıp anneme sarıldım ve 'erken gelmeye çalış' dedim. Annem kafa salladı ve gözünden damlalar akmaya başladı. Funda'ya sarıldım. 'İnince aramayı sakin unutma' dediğinde kafa sallayıp onayladım. Naz'a sarıldım. 'Sürekli fotoğraf çekin ve bol bol mesaj at' dediğinde gülümseyip kafa salladım. Arda'ya sarıldığımda emir 'geç kalıyoruz hadi ' deyip anneme sarıldı. Arda:
- 'En kısa zamanda ziyaretine geleceğim ev ve okul adresini mesaj at' dedi. Kafa salladım ve öptüm. Emir benim bavulları mı aldı ve bende onun küçücük bavulunu aldım. İlk defa uçağa binecektim. Heyecanlanmaya başlamıştım. Kontrolleri geçtik. Yerimize geçtiğimizde cam kenarına oturmamaya karar vermiştim. Korkumu tetiklemenin anlamı yoktu. Emir cam kenarına geçti ve hemen yanina oturdum. Kemerlerimizi bağladığımızda uçak yavaş yavaş havalanma ya başlamıştı. Korkmaya başlamıştım. Gözlerimi kapattığımda elimin üzerinde el hissetmemle gözlerimi açmam bir oldu. Emir elini tuttuğunda birazda olsa rahatladığımı hissetmiştim. Başımı emir'in omzuna koydum. Sarsıntı bittiğinde kafamı omzundan kaldırdım. Emir cam kenarına geçmemi istemişti. Aşağıya baktığımda korkutucuydu ama görüntü şahaneydi. Emir verdiğim tepkiye gülümsemişti. Gülümserken hostes yanımıza gelmişti.kadına döndüğümde emir'in içine düşerek 'ne istersiniz efendim' dedi. O iğrenç sesiyle.. Emirde kadına gülümsemişti. Bir insan tanımadığı birine niye bu kadar canlı gülümsüyordu ki.. Emir bana dönüp 'ne istersin' dedi. Gıcıklığına emir'e kocaman gülümseme gönderdim. 'Canım ben birşey istemiyorum ' dedim ve kafamı emir'in omzuna koydum. Emir bana baktı bir kahkaha attı. 'Bende birşey istemiyorum teşekürler ' dediğinde emelime ulaşmıştım , kadın gitmişti.
Uyandığımda uyku düzenime lanet ettim. Ne yani o kadar saat uyumuş muydum.. Gözlerimi kapatmakla uyuyabilen bir bünyem vardı. Midem bulanıyordu, birazda başım dönüyordu. Emirle bavullarımızı alıp yürümeye başladık. Teyzem ve Eniştem bizi gördüğünde el salladılar ve bende el sallamaya başladım. Başıma kuvvetli bir ağrının girmesiyle kendimi soğuk zeminde hissetmem bir olmuştu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeni Bir Hayat
AcakYalnız ve tek başına olan bir kız.Çevresinde arkadaşları varken sadece babasıyla dertleşebilen bir kız.Diger taraftan sadece ikizini kendine yakın gören ondan başka kimseye deger vermeyen bir çocuk. O kötü bir çocuk degildi, sadece hayat onu bu kada...