•28•

470 45 94
                                    

baslamadan once sizlere sormak istedigim kucuk bir sey var

okumadan gecmeyin lutfen

tek bir shipe odakli ve bir sarkiyi konu alarak mini ficler yazmak istiyorum, taslakta da bir tane var

atiyorum ficin adi nerves -dpr ian'in sarkisi- shipimiz de jaeyong ya da yuwin.

bu sarkinin anlamina gore ve bende uyandirdigi duygularla bir fic yazsam okumayi dusunur musunuz?

geri donuslerinizi bekliyorum, fic icin sarki ve o sarkiya uygun gordugunuz bir shipi de onerebilirsiniz fikirlerinize ve elestirilerinize her zaman acigim 💕

***********

bir ay sonra

"ÇIKTILAR!"

Sınavın bitmesiyle birlikte orada bulunan herkes çıkanları alkışlamaya başlamıştı.
Çıkan öğrencilerin bazıları ağlıyor, bazıları gülüyor bazılarının ise yüzünden hiçbir ifade okunmuyordu.

Yuta çıktığı gibi kuzeni Shotaro'nun ve onun yanında bekleyen Sungchan'ın yanına gitti.

"Yuta-nii, tebrik ederim kurtuldun artık." diyip sarıldı kuzenine küçük olan.

Yanında duran Sungchan da benzer şeyler söyledi ve hep birlikte öbürlerinin yanına gittiler.

Jaehyun sınavı iyi geçmediği için Taeyong'a bir yastıkmışcasına sarılmıştı ve ikisi beraber ağlıyordu. Gören Taeyong'un da sınavının beklediğinden kötü geçtiğini düşünebilirdi ancak Taeyong bunun aksine, sadece Jaehyun ağladığı için ağlıyordu.

Sicheng ise ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Liseden mezun olmuşlardı ve az önce de sınavdan çıkmışlardı. Daha ilkokula başladığı günü ve aradan geçen zamanı düşündüğünde başının döndüğünü hissetti.

Yuta'nın sınavı da pek iyi geçmemişti ancak bunu pek de taktığı söylenemezdi. Ne de olsa zengindi, özel üniversiteye para dökebilirdi. Ancak üniversite de adam akıllı çalışmazsa babasının onun yüzüne bakmayacağını çok iyi biliyordu.

Ten de Taeil ve Doyoung gibi mutlu görünüyordu ancak Ten sınavı çok iyi geçtiği için değil, 2 ay sonra Johnny'yi görebilceğini bildiği için bu kadar mutluyudu. O kadar mutlu görünüyordu ki, biraz daha gülümsese psikopat gibi görünecekti.

Kun ise çok sevdiği küçük sevgilisine sarılmış, onu sakinleştirmeye çalışıyordu. Evet, sınavdan çıkan Kun'du ancak Yangyang sanki sınavdan çıkan kendiymiş gibi ağlıyor, Kun da velisi gibi onu rahatlatmaya çalışıyordu.

Yangyang neden ağlıyordu peki? Kun'un ailesi Çin'de meşguldü ve oğullarının yanına gelememişlerdi bu yüzden sınav sürecinde onu bekleyen tek kişi sevgilisi Yangyang'dı. Kun sınavın iyi geçtiğini ve beklentisinin yüksek olduğunu söylediğinde Yangyang, sevgilisi düzgün kafayla ders çalışabilsin diye eskiden ayrı kaldığı günlerin artık geride kaldığını ve buna değdiğini düşününce kendini tutamamıştı. Bu yüzden de şimdi mutluluktan sevgilisinin kollarında ağlıyordu.

Yaklaşık beş dakika sonra hepsi evlerine geri dönmek için ayrılmıştı. Kun, Yangyang'ı evine bırakmak istiyordu ancak Yangyang Kun'un bir kaç saat sonra hazırlanıp onu yanına almadan sınavcı tayfayla buluşup kafa dağıtacağını, hatta biraz da içeceklerini ve bu yüzden evde birkaç saat yalnız kalacağını bildiği halde Kun'un evine gitmekte ısrar ediyordu. Kun da onu kıramadı ve ailesi Çin'de olduğu için Kore'de tek başına yaşadığı, ona yeten, küçük ve sade döşenmiş apartman dairesine götürdü.

sabir ver tanrim | nctHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin