~4~

44 5 0
                                    

İYİ OKUMALAR
-"Başım.. Çok kötü. Ne oldu bana?"
-"Sen gerçekten hatırlamıyor musun? Yani dün gece.. Senle ben.."
Hayır hayır hayır. Bu olmuş olamazdı dimi? Bben o haldeyken, benden faydalanmış olamazdı dimi?

Bir yandan ona vurmaya başlamış diğer yandan ona laf söylemeye çalışıyordum.
-"Ya sen bana bunu nasıl yaparsın? He nasıl? Ya ben sarhoşken, ben o haldeyken, ben savunmasızken sen nasıl yaparsın böyle birşeyi!!! Ama ben anladım ve bunun acısını senden öyle bir çıkarıcam ki görüceksin!"
Kapıya doğru koşmaya başkamıştım. Çantamı sırtıma, ayakkabıları ekime alıp kapıyı açıyordum ki Çağrı kapıyı tam açarken kapattı ve beni kendine doğru çevirdi. Kapı ve Çağrı arasında sıkışmıştım. Yine.
-"Bırak beni gidicem! Sakın benimle konuşma! Ha bide.."
Ona çok sert bir tokat yapıştırdım. Öyle bir ses çıktı ki... İçimin yağları eridi valla.
-"Birincisi bu tokatı boşyere attın.
İkincisi ben sana tabikide öyke birşey yapmadım. Sen beni bunca yıl hiç mi tanımadın? Ben sen o haldeyken.. Tabikide birşey yapmadım.
Ha bide son olarak üçüncüsü.."
Birsüre sustu. Sonra tekrar devam etti.
-" Üçüncüsü de sen dün gece sarhoşken benim üstüme çıktın ve o kastettiğin şeyi yapmak istediğini söyledin. Ama ben sarhoş olduğunu bildiğim için öyle birşey yapmadım!"
Bağırmıştı. Cidden böyle birşey yapmış olamazdım dimi? Ama ya yaptıysam? Ama daha da önemlisi beni düşünmüş ve kısaca birşey olmamış. Hala önümde duruyordu. Beni kapıyla o seksi,kaslı vücudu arasında sıkıştırmıştı. Birşey yapmalıydım. Onun gönlünü almalıydım.

ÇAĞRI'NIN AĞZINDAN

Beni çok sinirlendirmişti. Yani bunu yapacağımı nasıl düşünürdü? Sarhoştu ve gece benimle birlikte olmak istediğini söyledi. Ama ben bilinçsizce söylediği için onu yanıma yatırdım ve uyuduk. Bu kadardı. Hala benimle kapı arasında sıkışmıştı. Bu durumun onun çok hoşuna gittiğini biliyordum. Ama gönlümü alması ger-
Beni öpmeye başlamıştı. Vay be Elaaa.. İlk ha? Birsüre şaşırdığımdan karşılık veremedim ama daha sonra bende karşılık vermeye başlamıştım. Sert öpüyordu. Genelde böyle öpmezdi. Sanırım gönlümü almaya çalışıyordu. Elimi belinden kavradım ve kendime bastırdım. Sanırım istemeden ağzından ufak bir inilti çıkmıştı. Bu hoşuma gidiyordu. Benimde..

ELA'NIN AĞZINDAN

Bir şey yapmalıydım. Gönlünü almalıydım. Ama nasıl?Nasıl? Birden onu öpmeye başladım. Ne oluyordu bilmiyordum ama sert öpüyordum. Birsüre sonra o da karşılık vermeye başladı. Sanırım şaşırmış olmalıydı. Çünkü asla ilk önce ben ölmezdim. Elini belime doladı ve beni kendine bastırdı. Ağzımdan istemeden ufak bir inilti çıkmıştı. Ama ben bile zar zor duymuştum. Muhtemelen duymamıştır. Yani inşallah.
-"Hey bu koku ne!! Aaa hayır hayır yanmış olamaz.." Çağrı mutfağa koşmaya başladı. Kahvaltı mı hazırlıyordu? Vaaay.
Yanına gittim ve yüz ifadesini gördüğüm an geri dönmeye hazırlandım. O kadar komik bakıyordu ki.. Sanki bi yakını ölmüş gibiydi aahhahah. Ayy Çağrıııı... Birşey yaktın diye yani..
Yavaşça elinde tava yanıma gelmeye başladı. Öyle bir bakıyordu ki..
-"Bence bana acırmış gibi bakmayı kes Ela." Off o kadar kötü mü bakıyordum ki?
-"En fazla nolmuş olabilir ki?"
-"Görmek ister misin?"
Aslında emin değildim. Belkide görm-
-" Oha!Çüş!Ayı!Öküz!Mal!Salak!Geriz-"
-" Kısacası OHA! Çağrı!!"
Oha yani. Yuh. Öyle bir yanığı. Aman Allah'ım. Nasıl becerdiyse artık.
-" Bence kahvaltıyı okulda yapmalıyız Çağrı'cım. Geç kalıcaz gel hadi."
Eşyalarımızı topladık ve arabaya bindik. Okula gittiğimizde olacak olayları tahmin bile edemiyordum. Gece de eve gitmemiştim. Umarım Cansu'cum beni idare eder.
Okula vardığımızda Çağrı elimi tutuyordu. Ve tabii ki Kağan'lar. Onlara ne desem bilemiyordum.
-" Acaba geri mi dönsek? Arkadaşların beni öldürecekmiş gibi bakıyor da."
-"Valla sanırım dönsek iyi olur Çağrı'cım."
Tam çaktırmadan arkamızı döndük gidiyorduk ki..
-"Oooo Ela Hanım ve Çağrı Bey.. Siz hayırdır?"
Of Kağan.
-"Ben sana sonra açıklasam?"
-"Sana birşey yapmadı dimi?"
-"Saçmalama lütfen. Onu ben bile affetmişsem siz de affediceksiniz."
-"Orası sanırım uzun sürecek."
Cansu da olaya dahil olmuştu. Fidan arkada bizi izliyordu. Ona gelmesi için işaret yaptım ama tam tersine arkasını dönüp gitti. Ne oluyordu ona? Bu sıralar tuhaf davranıyordu.
-"Cansu benimle gelir misin?"
-"Tabii ki Ela."
Beraber arka tarafa yürüyorduk. Oraya vardığımızda Fidan duvara yumruk atıyordu. Koşarak yanına gittim ve tam yumruk atacakken morarmış ve kanayan elini tuttum.
-"Eren. Bir sorun mu var?"
-"Evet Ela bir sorun var! Bak kaç yıldır sabrediyorum ama artık yeter! O çocuk sana neler yaptı ama sen hala onun yanındasın. Ona fazla güvenme. Senin iyiliğin için söylüyorum bunu. Bak ben seni düşünüyorum tamam mı? Hepsi senin için. Sana yazın gelen hediyeleri kim yolladı sanıyorsun? Senin kalbini kazanmak için kim çırpınıyo sanıyorsun? Ben Ela ben! Seni seviyorum tamam mı? biliyorum kardeşten bir farkımız yoktu ama ben seni ilk tanıştığımız günden beri seviyorum o yüzden hep yanındayım. Seni korumaya çalışıyorum. Seni düşündüğümü sana belli etmek istiyorum ama senin gözün o Çağrı denem piçten başkasını görmüyor!!!
Ne! Eren, bizim Eren. Beni. Bben Ela'yı. Hayır bu olamaz. Olmamalı...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 08, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Aşk BilmecesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin