Requiem of the King

378 12 31
                                    

Requiem Part 2

500 yıl. Söylemesi dile kolay. Katsuki 500 yıl önce 'sevmesi gereken' kişiye karşı savaşıp onun yıllarca acı içinde kıvranıp sefilce ölmesine sebep olmuştu. Gerçeği yıllar sonra öğrenen kızı da onu terk etmişti. Şu an nerede olduğunu bilmiyordu. 500 yıl sonra hala yalnızdı. 

Tabii Eijirou, eşi ve Ejirou'nun yavrusunu saymazsa. Ejderhası bile bir aile kurmuştu ama Katsuki hala yalnızdı. Talibi olmadığından değil, talibi çok vardı. Onunla ittifak kurmaya çalışan birçok kişi kendi çocuklarını onunla evlendirmek istemişti ancak Katsuki hiç yanaşmamıştı.

Kalbi hala ona aitti.

O gittikten sonra hiç kimse onun kalbini kazanamamıştı. Onun hiç gülümsediğine bile şahit olamamıştı.

***

"Yine mi kaçmaya çalıştın?"

Katsuki, yerde askerlerin diz çöktürdüğü komşu ülkenin prensine baktı. Başı yere eğilmişti, kollarında morluklar vardı, iyice kilo vermişti.

"Cevap ver."

"Ne dememi bekliyorsun? İnkar etmemi mi?"

Başını kaldırıp ona baktı. Gözleri kırık cam gibi, önüne geleni kesip geçiyordu. Katsuki bu düşmanlığı hissedebiliyordu.

"Bana öyle bakma."

"Ne yapacaksın? Gözlerimi mi oyacaksın? Senden beklenir gerçi. Uzun zamandır mağarada yaşadığından medeniyetin ne olduğundan haberinin olmaması normal. Bir ara krallığa gel de ders al."

Katsuki'den yayılan aura hiç iyi değildi. Tehditkar.

"Korkmamı bekliyorsan fazla ümitlenme. En fazla öldürürsün başka da hiçbir şey yapamazsın. Bu dünya üzerinde sevdiğim hiçbir şey kalmadı...Ölmek senin gibi bir çöple yaşayıp değerimi düşürmekten daha iyidir!"

Askerlerin bakışından tek bir şey okunuyordu. 

'Öldün'

"Bakıyorum da yaşadıkların seni hiç etkilememiş? Belki de yeni bir cezaya ihtiyacın vardır?"

"Ne yapacaksın? Yine dövecek misin?"

"Siz ikiniz, toz olun."

Askerler Katsuki'nin dediğini yapıp otuz saniyede ortadan kayboldu. Şimdi Shoto ve Katsuki baş başaydı.

"Seni şurada öldürebilirim."

"Ah nerede o günler."

"Ölmek için bu kadar çabalayanını hiç görmemiştim."

"Her gün kendin gibi bir canavarla aynı yatağa girmek zorunda olan sen olsaydın daha hevesli olurdun."

"Bu iki etti."

"Sana canavar diyişim mi?"

BakuTodo One ShotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin