Apar topar seni aldılar karakola üstünde otel pijaması yemek bile yememiştin guruldayan karnını verilen bir bardak su ile yatıştırıyordun içeriye uzun boylu bir kadın ve ondan iki bilemedin üç santim kısa beyaz saçlı bir adam girdi sen kendini aklamak için hemen atıldın"ben yapmadım!" Diye bağırdın kadın" her suçlu böyle söyler biliyorsun dimi?" Dedi " doğru ama ya yapmayanlar onlar da yaptım mı diyo bu nasıl bir mantık" diye sorguladın kadın sinirlendi"görev başındaki memuru küçük mü görüyorsun sen" geri çekildin" tabiki hayır" adam söze girdi "ben detektif Greg lestrade bana bildiğiniz her şeyi söyleyin" ona güvenmiştin ve olan biten herşeyi anlattın.
"Bende tam yatıyordum siz geldini bay lestrade" Greg düşündü yanındaki kadınla konuştu sessizce "karısı olduğunu söylemiştiniz ama karısı oda da yoktu?" Biraz düşündün "ben onları odalarına uğurladım hatta gezi planı yaptığımı söyledim ya o kadın katilse sonuçta kocası aldatıyordu" kadın yine sözünü kesti "hanımefendi burada siz mi polissiniz biz mi yerinizi bilin" dedi "1 saattir burda buda gibu diktiniz beni ne ekmek ne yemek verdiniz yarım saattir de düşünme yoksunluğuna düşmüşsünüz burda size yardımcı olayım da bitsin gidelim diye uğraşıyorum sizin yaptığınız ayrı bir nankörlük " diye çıkıştın greg aniden odadan çıkıp bir telefon görüşmesi yaptı tekrar içeri girdi"bayan Y/L/N sizi biraz daha burada misafir edeceğiz anlayışınız için teşekkürler Sally beni takip et".
Yaklaşık 3 saat daha orda durduktan sonra bir hayli sıkıldın açlıktan kendini yicektin nerdeyse odadan çıkmaya karar verdin Greg 'in odasına geldin kapıyı vurdun"Bay Lestrade ne oldu hâlâ geri dönen olmayınca bende yanınıza geldim beni bu kadar uzun tutmanızın bir nedeni olmalı dimi?" Greg seni görünce şok oldu ve utançla"Ah bayan Y/L/N çok üzgünüm ben sizi unuttum sizin davanız çözüldü gitmekte özgürsünüz" diyince sen çok kızdın ani bir öfkeyle "Ne bunu bana kaç saat sonra söylüyorsunuz bu yaptığınız insanlığa sığmaz aç karnına ben burda bekliyorum siz davanızı çözdünüz keyfinize baktınız benim katilin kim olduğundan bile haberim yokken siz ne kötü insanlarmışsınız be hiç mi gururunuz yok sizin burda sefil bırakıyorsunuz beni ve benim suçlu olmadığımı bildiğiniz hâlde " cümlenin devamını Türkçe küfürler ile süslerken arkandan bir adamın sesini duydun " yanlız şu son dayısı ile ilgili olan ağır oldu" dedi sen ise ona ani bir şekilde döndün ve dibinde olan adamın göğüsüne daldın afallayarak yüzünü görmek için kafanı kaldırdın onunla göz göze geldin açık teni ile o güzel siyah kıvırcık saçlar nasıl da uyumlu olmuş o Okyanus gözler ile diye içinden geçirirken hemen geri bir adım attın sersemleyerek adını bilmediğin adama "siz Türkçe biliyor musunuz?" Hava atarcasına güldü "eh tabiki Farsça ile beraber öğrendim" götü kalkık olduğunu anladın tabi hemen "neyse Bay Lestrade hemen benim isteklerimi yerine getirin yoksa elimdeki bütün imkanları kullanıp sizi mahvederim!" Dedin afallamış olan Greg "peki peki size bir yemek ısmarlayayım ne seversiniz kebap türksünüz ya hani?" Bu seni iyice deli etmişti"Türküm diye hep kebap mı yicem size de sizin yemeğinize de alın başınıza çalın ben gidiyorum zaten mahvoldum gelmeyin rahatsız da etmeyin beni iyi geceler!"kapıyı sertçe kapattın ve çıktın.
Greg az önce odadan çıkan kadından korkmuş gibiydi kendine gelince karşısındaki kişiye"işte bu kadındı sanık sherlock odada unuttuk diye demediğini bırakmadı" dedi bu adamın hoşuna gitmişti"türk kadınları diye boşuna dememişler bana otelin adresini versene " Greg şaşırdı neden istiyor olabilir acaba diye düşündü ama onu sorgulamak boşuna diyip verdi.
Odana geri dönünce kendini yatağa attın artık yemek yiyebilmek için kahvaltıyı beklemen gerekiyordu karnının gurultusu ile uyumaya çalışırken birden kapı çaldı sinir kat sayının arttığı hissedilebiliyordu homurdanarak kapıyı sertçe açtın karşındaki o yunan heykeli adamdı uzun uzun ona bakarken o konuşmaya başladı "Sherlock Holmes danışman dedektif" dedi sen kendine gelip "ne?" Demekle yetindin güldü "ne değil ben al sana yemek getirdim" elindeki poşeti gösterdi gözlerin açıldı hemen onu içeri aldın.
Elindeki poşeti açınca içinden pide çıktı çok sevinmiştin en sevdiğindi çünkü acaba nerden bildi diye sormak için yeltendin ama o söze girdi "5 yıl önce bir kafede kır pidesi var mı diye bağıran genç kızın açlıktan bağırırken de hiç farklı olmadığını fark ettim" dedi ve tepkini bekledi nutkun tutulmuştu bu oydu 5 yıl önce büyükannenin cenazesinde londraya geldiğinde sana bağıran adam *flashback* "sessiz ol be kadın zaten aptalsın!" "Bana aptal deme hakkını kimden buluyosun sen kıvırcık herif seni iç kahveni işine bak"*flashback bitti".
"hadi canim nasıl hatırladın ya" gülüştünüz "annemden sonra bana bagirmasına izin verdiğim tek kadındın" "bu tuhafmış ama İngiliz olduğun için normal herhalde" kafası karişıtı "türk erkekleri nasıl ki?" "Boşver onlar annelerinden başkasını sevmez" böyle sohbetler ile geceyi beraber geçirdiniz davayı çözen dedektif olduğunu ve nasıl çözdüğünü anlatırken büyülenmiş gibi onu izliyordun berbat akşamın harika gecesi idi o gece.
..
.
.
.
.İlk sahurdan hepinize sevgiler sizi seviyorum hayırlı ramazanlar
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BBC SHERLOCK HAYAL ET
Fanfictionamatörce yapılmış bir imagine kitabıdır sherlock ile ve sherlock karakterleri ile ilgili imagine kalmayınca kendim yazdım umarım beğenirsiniz ©Tüm haklar Mycroft'da saklıdır