genç adam yaşlı gözlerle ince defterin kapağını kapattı.
kendisinden nefret ediyordu artık.
her şeyi mahvetmişti.o günü unutamıyordu bir türlü
gözleri açıkken bile zihni ona oyun oynuyordu.
o ânı görüyordu.o korkunç ânı, gördüğü anda öyle şeyler hissetmişti ki bunu tarif edemiyordu.
önce başından aşağı tonlarca kaynar sular dökülmüştü.
şimdi ise tüm vücudunda tarif edemediği bir acı vardı.açıklayamıyordu bu hisleri
özlem, acı, keder, pişmanlık
mutlulukla ilgili olan her şeyden zıt hisler hissediyordu hemde dibine kadar.tekrar ayrıntılarıyla hatırlamaya başladı her şeyi, o kabus gibi günü.
yine her gün olduğu gibi Seungmin'i izliyordu uzaktan.
her gün eski kiliseye geliyor kendine yaptığı küçük yerde oturuyor ve defterine bir şeyler yazıyordu.
ne yazdığını bilemiyordu Chan. öğrenmek istiyordu fakat böyle değildi.
Seungmin her gün orda bir saat durur, bir saatin sonunda defterini alır giderdi.
o gün Seungmin bir saatten fazla kalmıştı orada.
ama Chan başta anlamamıştı çünkü kız arkadaşı buluşmak istiyordu..
istemesede gitmişti.
ne de olsa Seungmin orada sadece oturuyor bir şey yapmıyor diye düşündü.yanılıyordu.
bir saat geçtikten sonra Seungmin zaten eve gitmiştir diye düşündü Chan bu yüzden Seungmin'in evine doğru yol aldı.
yol boyunca ne konuşacağım diye düşündü.
hangi yüzle yüzüne bakacaktı kırılmış gencin.yol boyunca prova yaptı. dileyeceği özürü düşündü.
affedilmeyi beklemiyordu zaten.düşünmekten geldiğini zor fark etmişti.
yavaşça kapıyı çaldı.
kapıyı kardeşi açmıştı
"Seungmin evde mi?" diye çekingen bir şekilde sordu.
"aslında gelmiş olması gerek ama hâlâ yok"
beklemediği bir yanıttı bu.bir şey demeden koşmaya başladı.
karnında bir ağrı vardı.
iyi hissetmiyordukoştu, koştu
sevdiği adama doğru ilk koşuşuydu bu.
son olmaması için inanmadığı tanrıya dua etti..eski kilisenin önüne gelince durdu. cama bakındı, Seungmin'in her zaman oturduğu yere baktı.
gözükmüyordu..hızlıca merdivenleri çıktı genç adam.
her adımda vücuduna bir ağrı saplanıyordu.
hangi kapı olduğunu bilemiyordu bu yüzden sırayla açmaya başladı kapıları.4. kapıda görmek istemediği bir görüntü ile karşılaştı.
sevdiği adamın halata asılmış bedeni...
tekrar koştu sevdiği adama.
Seungmin'in kendini asmadan önce ayağının altından ittirdiği sandalyeyi düzeltti.
Seungmin'in bedenini aşağı indirip halattan kurtardı.bedeni soğuktu.
Seungmin soğuğu sevmezdi.
Kışıda bu yüzden pek sevmezdi.
Karlı havalarda kat kat giyinir çok şirin gözükürdü.şimdi ise buz gibiydi.
Chan, küçük bedeni ısıtmak için sarıldı ona
ama faydası yoktu."lütfen Seungmin aç gözlerini, lütfen. sana söylemek istediğim çok şey var lütfen.."
gözyaşları, haykırışlar ve pişmanlıklar...
Chan unutamıyordu o günü.
kucağında buz gibi uyuyan bedeni.
söyleyemediği o sözleridefteri okudukça kendinden nefret ediyordu.
her gün okuyordu.
artık ezberlemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
eski bir kilisede intihar denemeleri - chanmin ✓
Fanfictioneğer konuşmak istersen nerede olacağımı biliyorsun. konuşmak istersen sonsuza kadar seni dinleyeceğimi biliyorsun. ve seni ne kadar sevdiğimi bilmiyorsun !! angst !!