KURULUŞ-1

649 13 0
                                    

İstanbul sokakları sessiz ve bir o kadarda tenha idi.Bu sesizliği bir faytonun teker sesleri bölüyor ve saraya doğru yol alıyordu.
Saray kapısına yaklaşıldığında askerler tarafından fayton durduruldu.Güvenlik nedeniyle paşa ve yaveri kalan kısmı yürüyerek tamamlayacaklardı.Paşa kafasını kaldırdığında padişahın odasındaki ışık hüzmesi dikkatini çekmişti.Ama askerin hızlı adımlarla ilerleyişi karşısında paşada askere eşlik etmek zorunda kalıyordu ; sonunda kapının önüne gelmişlerdi.Paşa ve yaveri lobiye alındıktan sonra yaverine kalacagı yeri göstermek için bir hizmetçi eşlik edecekti.Lakin paşaya yaklaşan padişahın baş yaveri Muhammed Emin Bey'di.
- Hoş geldiniz paşam
+Teşekkür ederim.
-Padişah sizi bekliyor.
+Hemen mi?
-Maalesef kaybedilecek vakit yok paşam.
Hızlı adımlarla ilerleyen baş yaveri takip etmekte zorlansada sonunda padişahın odasının önüne varmışlardı.Paşa vakit kaybetmeden odaya alındı.
-Hoşgeldin paşa
+Teşekkür ederim padişahım
-Buyur otur.
Paşa gösterilen yere oturduktan sonra padişahın gözlerine kilitlenmişti.Odanın sessizligi tekrar padişahın komutuyla bölünmüştü.
-Çıglıkları duyarmısın paşa
+Neden bahsettiğinizi tam olarak kavrayamadım efendim
-Ümmeti Muhammedin çığlıklarından bahsederim paşa.Hindistan , Cezayir , Mısır...Ümmeti Muhammedin çığlıklarıyla dolacak.Hepimizin bildiği gibi avrupalılar sırtlan gibi bekleşmekteler.Lakin Devleti Aliyenin buralara asker göndermesi namümkün olmakla birlikte halkı birleştirecek gücü oluşturmaktada sıkıntı çekmekteyiz.
+Efendim benden ne istediğinizi tam manasıyla idrak edersem daha faydalı olacağımın kanaatindeyim.
Kapının açılmasıyla konuşma bölünmüş ve devrin üç muazzam paşası daha içeriye girmişlerdi.Anlaşılan konu dahada derine inecek ve Ümmeti Muhammed'in ve Devleti Ali Osmaniyye'nin kaderi bu odada belirlenecekti...

X X
X

Yüzyıllardır çökertilemeyen hücreleriyle TEŞKİLAT-I MAHSUSA...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin