"Yujin!"
Dolabın kapağını kapatan kıza seslendi ve oraya doğru ilerledi,"Çıkışta boş musun?Boşsan alt caddedeki kafeye gidelim."
"Ne oldu?"
"Sevgilimle buluşmak için özel bir şey olması mı gerek?" İlk kelimeyi vurgulayarak cevapladı.
"Sevgilini bu kadar önemsiyor muydun sen?" diyerek sorusuna soruyla karşılık verdi Yujin.
"Ne demeye çalışıyorsun?"
"Gayet iyi biliyorsun Jihoon."
Hiçbir şey anlamadığı yüzünden belli olan çocuk,"Ahn Yujin!" diye bağırdı koridorda. Zaten okulun gündemindelerdi ve bu yüzden onları gören herkes durup izliyordu,bir de böyle yaptığında tüm yüzler ona doğru çevrilmişti. Onu umursamayıp giden kız arkadaşının arkasından bakarken birden çevresindekilere de bağırdı,"Film falan mı çekiyoruz burada?" Sinirli bir şekilde yürümeye başladı,bildirim sesi duymasıyla cebinde telefonunu çıkarttı.
rosa:bütün şehri aydınlatabilecek bir gülümsemen var
rosa:ama o kız keyfini bozduğundan ondan mahrum kalıyıorum,bu delirmeme sebep oluyor
Ona devamlı yazan bu kızı bulmak amacıyla etrafına bakınmadı bile,böyle bir açığı vermeyeceğini biliyordu.
jihoon:sıkıntı yok,alıştım bu hallerine
rosa:sıkıntı var ji
rosa:böyle alıştım deyip geçiştiremezsin
rosa:onu bul,zorla da olsa konuş
jihoon:peki
Rosa'nın söylediği her şeyi mantıklı bulup uygulaması biraz korkutsa da,Yujin'i aramaya başladı. Bulamayınca aklına telefonunda ders programı olduğu geldi,oradan hangi sınıfta olduğuna baktı.
Coğrafya sınıfına gelirken herkesin kulaktan kulağa kendisi hakkında dediği kötü şeyleri duydu. Umursamadan sınıfa daldı ve arkalarda bir sıranın üstünde oturup kızlara bir şeyler anlatan Yujin'i bileğinden tutarak oradan çıkardı.
Bunu yaparken çok sinirlendirmişti,bu yüzden insanlar biraz uzaklaştığında bir köşeye çekilip onu sakinleştirmeye başladı. Yujin'in temas seven birisi olduğunu ve zayıf noktasının da bu olduğunu biliyordu. Hafifçe yüzünü,saçlarını okşadığında az önce öldürecekmiş gibi bakan gözlerdeki o sinirin yatıştığını farketti.
"Konuşmamız lazımdı."
Oflayıp kabul etti merdivende oturan kız,"Çıkışta dediğin yere gideriz." Bunu dedikten sonra bir süre sessizlik oluştu,ikisi de hiçbir şey yapmadı.
"Gidebilir miyim şimdi?"
"Tamam." Siyah saçlarını kulağının arkasına atıp ayaklanan kızın gidişini izledi.
⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯
rosa:bugün de okulda ünlüydün
jihoon:ne diye
rosa:sevgilinin kolundan tutup sertçe sınıftan çıkarıp tenha bir yere götürmüşsün
rosa:çok haşin bir şekilde yapmışsın bunları
ama o çok sakinmişjihoon:gerçekten umrumda değil hiçbiri
jihoon:iki üç güne başka bir olay bulup onu konuşacaklar
rosa:işte böyle
jihoon:okul çıkışı konuştuk
jihoon:onunla sadece iki üç gün takılmak için sevgili olduğumu falan söyledi
jihoon:yarım saat eskiden öyle şeyler yaptığımı ama şuan onunla gerçekten sevdiğim için sevgili
olduğumu anlatamadımjihoon:zamanında o hataları yapan kafamı sikeyim,kimse inanmıyor artık bana
rosa:herkesin gözünde playboy olarak kaldığın doğru
rosa:ama değişemeyeceğini kim söylemiş
rosa:birisiyle üç günden fazla sevgili kalırsan değişirsin diye düşünüyorum
jihoon:..komik miydi
rosa:evet
rosa:NQNWNFJFMENCDÖWBRBJFSŞDMNFC
jihoon:anlıyorum
jihoon:her neyse,teşekkürler bayan rosa
rosa:ne demek bay park
⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯⎯
aglamisim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
you belong with me | jihoon
Fanfiction[finished] been here all along,so why can't you see?you belong with me.