Yardımcı Marcus: asker kalk çabuk,çabuk,çabuk. Herkes sıraya geçsin.
Bobby: of yine mi lanet olası ses.
Yardımcı Marcus: eğitim dövüşleriniz devam ediyor o yüzden herkes toparlansın çabuk. Bugün aranıza Oliver arkadaşınız katılacak fakat bugün sizi uzaktan izleyecek. Herry arkadaşınız maalesef aranıza katılamayacak çünkü kapanda dayanamadığı için ölmüştür.
Oliver: (üzgün şekilde) Marry ye doğru sağa sola kafa sallıyor.
Bobby: Dostum bu ne demek şimdi nasıl olurda
Herry ölür. Sen ben olsaydık ne olacaktı.
Lorry: Ah güzel Herry ne kadar saf birisiydi.
Bobby: lanet olsun sana Marry o senin yüzünden öldü. Umarım sende bir gün o kapana gidersin.
Marry: o benim sorunum değil, kendi kendini yaktı. Beni dinlemeseydi.
Lorry: sen nasıl ukala birisin arkadaşın ölmüş. Sen ne diyorsun.
Tamam tamam arkadaşlar tartışmayalım. Bizler oraya gitmemek için Eğitimlerimizi yapalım tamam mı. Sırası gelince bunu Oliver la konuşuruz. Baksanıza aşırı bitkin ve yorgun gözüküyor. Akşam kendisiyle konuşur ve orada ne olduğunu sorar öğreniriz.
Bobby: hayır dostum ben gitmek istiyorum artık. Datron askeri falan olmak istemiyorum. Burada neler oluyor.
Marry: kapı orada çıkabiliyorsan çık bobby.
Bobby: seni hiç sevmedim Marry, artık sevmeyeceğim de. Senin yaptığın iyiliklerin altında hep birşey arayacağım. Bana iyilik yapmasan da olur.
Marry : (omuz silkerek) banane. Çokta umrumdasın.
Yardımcı Marcus: Efendim telefon var size Başkan arıyor.
Çavuş Christopher: tamam siz eğitime devam edin.
Yardımcı Marcus: Anlaşıldı efendim. Datron askerleri 1 saat sonra eğitim bittikten sonra yemekhanede görüşürüz ayrıca Oliver arkadaşınıza yardım edersiniz.
Lorry: Mathellon ne dersin.
Tamam Lorry hadi yapalım şu işi.
Bobby: hadi çocuklar ne olduğunu öğrenip gelin.
Lorry hemen gidelim konuşmayı yakalayalım. Havalandırma kapağını alıştığımız için artık kolay açabiliyorduk. Lorry ile birlikte çavuşun odasına giden havalandırma yolunu takip ettik. Çavuş o sıra Başkan ile birlikte görüşüyordu.
Çavuş Christopher: efendim şimdi Oliver kapandan döndü. Fakat Herry dayanamayıp öldü. Oliver'ın üzerinde bulunan radyoaktif madde arındırılma işlemi yapıldı fakat çok yüksek radyo aktif maddeye maruz kaldığı için vücut direnci düştü. Şuan için bitkin ve konuşamıyor. Kendisini takip ediyoruz fakat..
Hayır hayır efendim konuşamaz. Hayır efendim çok ümitli değiliz. Mecbur getirdik efendim. Çünkü askerler arasında güvensizlik ortamı oluştuğunu ve bir takım kişilerin kendi aralarında konuştuklarını ve ayaklanma yapacaklarını duyduğumuz için.
Hayır efendim öyle birşey olamaz aralarında adamımız var kim olduklarını bulduklarında size söylerim gerekeni yaparız. Tamam efendim. (Telefon kapanır)
Hadi Lorry gidelim.
(Tam gidecekken) odaya beyaz önlüklü biri girer. Dur dur lorry biri geldi.
Beyaz önlüklü: Merhaba çavuş Christopher Oliver ne durumda.
Çavuş Marcus: konuşamıyor ve bitkin şekilde kendisi.
Beyaz önlüklü: tamam siz takip edin fakat kendisinden çok ümitli değiliz. Daha önce yaşadığı travma yüzünden bu halde.
Çavuş Christopher: biliyorum bayan Caroline uyumsuz olduğu için bu halde kendisi. Biz kendisini takip ediyoruz eğer iyileşirse tekrar size göndeririz.
Yüzü çavuşa dönük olduğu için tanıyamamıştım . Tam gitmeye hareketlendiğinde yüzünü görmüştüm. Nasıl yani anne! Anne! Bu benim annemdi ben nasıl tanıyamadım. Lorry bu benim annem nasıl olur. Annem böyle kötü birşey yapacak biri değil ki.
Lorry: Haklısın mathellon üzüldüm. Annenin böyle kötü biri olacağını düşünmemiştim. Neden böyle bir işi yapıyor acaba.
