Memnun Oldum

218 12 7
                                    

Kahvelerimizi yapmadan nereye ?

Kaşlarım hafifçe çatıldı ve arkamdan seslenen adama döndüm.

Salondaki herkesin ağzı şaşkınlıkla aralanmıştı. Somurtkan kadın şaşkınlığı üzerinden atmak istercesine konuştu.

"Oğlum sen ne diyosun ? Kahveyi o kızdan mı içiçez ? "

Bukre buğulanmış gözlerle bana baktı. Artık dayanamayacak haldeydi. Rojda daha sert fakat şaşkındı.

Babam az önceki halinden daha rahatlamış duruyordu. İşte o an anladım ki , babamın doğru karardan kastı bendim. Bu belaya benim dahil olmamı istiyordu.
Annemin üzgün olduğu fazlasıyla belliydi.

Mahmut Ağa dedikleri adam hala bana bakmaya devam ediyordu. Yanındaki kardeşi olduğunu tahmin ettiğim adam ise şaşırmış bir halde abisine bakıyordu.

"Evet anne kesin kararımdır. " dedi emin bir tavırla.

Bu halleri karşısında ağzımdan kocaman bi hah çıktı.
Beni delirtmek için programlanmışlardı sanki.

"Ya çok pardon bisey sorcam" dedim adama.
Tek kaşı soru sorar şekilde yukarı kalktığında
"Senin beynin arada error mu veriyo acaba ? " diyerek devam ettim.
Adamdan ses gelmeyince tekrar devam ettim
"Bak beyninin içinde ne var bilmiyorum ama ben bu saçmalığa izin vermem tamam mı ? Defolun gidin artık buradan !" diye bağırdım.

Babam uyarıcı bir sesle Gizem dedi.
Adam babama aldırmayarak bana bakmayı sürdürdü.
"Beynimin içinde ne olduğunu bir bilsen güzelim inan böyle konuşamazdın " diyerek bakmayı sürdüren adama gözlerimi kocaman açarak baktım. Yanındaki sakalsız olan bu sefer dayanamayarak küçük çaplı bir kahkaha attı.

Somurtkan kadın bana öldürecekmiş gibi bakmaya devam ederken anneme dönerek
"Serap Hanım kızınıza terbiye vermemişsiniz belliki en azından kahve yapmasını biliyodur değil mi " dedi iğneleyici bir tonda.

Annem kadından gözlerini kaçırarak bana baktı. Susmayacağımı bildiği için oldukça endişeliydi.

Belki oradaki herkes kadına sinirli bakmamı bekliyorlardı. Fakat ağzımı keyiften uzak bir gülümsemeyle buluşturduğumda vakit kaybetmeden aklımdakini söyledim.
"Hanımefendi siz kızınıza kahve yapmayı öğrettiğiniz için mi kaçmayı tercih etti ? " diye sordum.

Sakalsız olan adam dışında bütün erkeklerin sinirden gerildiğini görebiliyordum. Annem ise başını onaylamaz anlamda sallayarak eğdi.
Sakallı olan -Mahmut- ayağa kalkarak
"Biz biraz konuşup geliyoruz" dedi ve kolumdan tutarak kapıya çıkarmaya çalıştı. Ne hikmettir ki biride ağzını açıp dur demedi. Lanet olasıca töre.

"Bırak kolumu ya bırak"

"Çırpınma"

"Sana bu hakkı kim veriyo bırak kolumu çabuk "

Sonunda bahçeye varmıştık ki kolumu çok sert bir şekilde bıraktı. Tuttuğu yerin morardığına hiç olmadığım kadar emindim
"Kes sesini" diye kükredi.

Biraz olsun irkilmiştim fakat nefretim daha ağır bastığı için susmadım.
"Ben seninle evlenmem bunu kafandan çıkar tamam mı? "

Gözlerimin içine bakmayı sürdürerek cevap verdi.
" Başka çaren yok!"

"Başka çarem yokmuş... Baksen ! Ben bu töre saçmalığına daha fazla dayanamicam" dedim ve arkamı dönerek yürümeye başladım.

"Kardeşini mi seçmemi istersin ? "

ANSIZINHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin