Love and Hate / 'Jikook'

Bölüm-1

Jimin'den

Bugün yine okulun itiraf sayfasına düşen Jungkook'un fotoğraflarıyla uyandım. Bir gün, bakın tek bir gün bile yok bu çocuğu sayfada görmediğim. Her gün nasıl farklı birileriyle birlikte olduğunu anlayabilmiş değilim.

Jungkook... Birlikte 10 sene geçirdiğim arkadaşım, bana arkasını dönüp gideli tam 1 yıl oldu. Her şey çok güzel ilerlerken bir anda benden uzaklaşmaya başladı. İlk başlarda işleri vardır, yoğundur olabilir dedim. Sonradan bu durum daha fazla başkalarıyla vakit geçirmesine döndü. Bana neredeyse hiç zaman ayırmıyordu. Her gün başka bir işi olduğunu söyleyip benden uzak durmaya çalışıyordu. Tabi benden uzak durmaya çalıştığını o zamanlar ben bilmiyordum. Konuşmayı kestiği gün anladım tüm olanların sebebini.

Ben onun biraz yalnızlığa ihtiyacı var diye düşünürken o benimle arkadaşlığını bitirmek için yer arıyormuş meğer. Onu on yıldır tanıdığımı söylemiştim. Son iki senedir Jungkook'a karşı içimde duygular biriktirmeye başlamıştım. Acaba dedim o zamanlar, acaba benim duygularımı mı anladı? O yüzden mi benden uzaklaştı? O kızlardan hoşlanıyordu. Her zaman bana hoşlandığı kızlardan bahsederdi, bende ona hiç bir zaman açılamadım işte. Reddedeceğinden korktum.

Bugün itiraf sayfasına düşme sebebi yine bir kızla öpüşürken fotoğraflarının çekilip paylaşılmış olmasıydı. Tüm okul tanırdı onu, herkes beğenirdi. Kızları anlatmama gerek bile yok sanırım. Bende en az onun kadar popülerdim okulda aslında ama benim gay olduğumu bildikleri için benimle ilgilenmiyorlardı. Her zaman yanımda olan bir tek Hoseok vardı.

Tabi bundan önce dört kişilik grubumuz vardı. Jungkook, Yoongi, Hoseok ve ben. Uzun süreli arkadaşlığımız sonucunda Jungkook'la beraber Yoongi'yi de kaybetmiştim. Tamam onun gibi tamamen kesmemişti ilişkiyi ama uzaklaşmıştı sonuçta. Daha çok Jungkook'laydı. Onu da anlayabiliyorum Jungkook'la bebeklik arkadaşlarıydılar. O varken benim yanımda kalacak değildi zaten.

Telefona bakmayı kesip kalktım ve hazırlandım. Okula yetişmem gerekiyordu. Hızlıca çıktım evden. Okula gittiğimde sırama yerleştim. Eskiden ben Jungkook'la otururdum, Hoseok'ta Yoongi'yle. Artık maalesef Hoseok'la ben, Yoongi'yle Jungkook oturuyor.

Kendimden çok Hoseok için üzülüyorum. Fark edilmediğini düşünüyor ancak Yoongi'ye olan bakışları oldukça ortada. Bizim yüzümüzden onlar da ayrılmış gibi oldular. Belki biz uzaklaşmasaydık Yoongi'yle çoktan sevgili olmuşlardı.

Hoseok bugün neşeliye benziyordu. Yanına oturduğumdan beri heyecanla bir şeyler anlatıyordu. Okula yeni bir çocuk gelmiş ve bizim sınıftaymış. Bugün ilk günü olacağı için heyecanla anlatıyordu Hoseok. Anlattığından aklımda kalan tek nokta adının Taehyung olduğuydu. Sınıfta sorun çıkaran tiplerden olmadığı sürece benim için önemsizdi.

Dersin başlamasına yakın hocadan hemen önce sınıfa Jungkook girdi. Girdiği an saniyelik göz göze gelmemizin ardından donuk bakışlarını üzerimden çekerek sırasına oturdu. Onun arkamda oturması benim için hayatı kolaylaştırmıyordu. Her ne kadar normalde yüzüme bakmıyor olsa da gözlerini sürekli üzerimde hissediyordum. Hocanın gelmesiyle ders başlamak üzereydi.

Öğretmen: 'Çocuklar bugün sınıfımıza yeni bir arkadaşımız katıldı. İçeri gelebilirsin Taehyung. Gel ve arkadaşlarına kendini tanıt.'

İçeri abartılmayı sonuna kadar hakeden bir afet girdiği zaman sabahtan başlayan heyecanın sebebi anlaşılmıştı. Bu çocuk ciddi anlamda çok yakışıklıydı. Sınıfta göz gezdirmesiyle birlikte gözleri bana da değmişti.

Taehyung:'Ben Kim Taehyung, bu sene birlikteyiz. İyi geçinelim' diye kendini kısaca tanıttı.

Öğretmen: 'Hoseok'la Jimin'in önü boş oraya oturabilirsin.'