Bölüm-3

100 10 14
                                    

Yazmayalı uzun zaman olmuş

********************************

Yazardan

Jimin o günden sonra kendini toparlayamamıştı. En sevdiği, en değer verdiği insanı o kadar kötü bir şekilde kaybetmişti ki bunu hiç beklemiyordu. Onu sevdiğini anlar karşılık vermese bile anlayışla karşılar ve arkadaşlıklarına devam ederler diye beklemişti.

Jungkook Jimin'e karşı adını koyamadığı duygularından dolayı böyle davranmıştı oysaki. Kendi içinde çelişkileri olmasa kendisini seviyor diye en yakınını, en değerlisini böylesine kırmazdı. Ancak kafası karışıktı ve böyle olması gerekiyordu.

*Günümüz*

Okula gelen Jungkook sınıfta arkadaşlarıyla oturan Jimin'i görmüştü. Kısa bir an göz göze gelen ikiliden bu sefer bakışlarını ilk çeken Jimin olmuştu. Bu zamana kadar o inatla bakar ve asla çekinmezdi bakmaktan. Ancak bu sefer çekmişti güzel gözlerini Jungkook'un üzerinden. Bu durum Jungkook'u şüphelendirmişti. Yeni gelen çocuktan sonra hareketlerinin değiştiğini hissediyordu.

Daha fazla sınıfın girişinde beklemeyerek sırasına oturdu. Felix omzuna dokunarak konuştu.

Felix: 'Bu halinin sebebini öğrenebilir miyiz Jeon? İyi gözükmüyorsun dostum.' dediği zaman Jungkook durgunluğunu fark etmişti. Bozuntuya vermek istemeden cevapladı arkadaşını.

Jungkook: 'Hayır bir şey yok sadece bugün olacak sınavı düşünüyordum... hiç bakmadım.'

Felix inanmamıştı ancak inanmış gibi konuyu uzatmak istemeden kapattı. Sevgilisine döndü.

Felix: 'Hayatım sen bu sıralar Jimin'le konuştun mu? Jungkook ile ilgili garip şeyler var mı, anlatıyor mu sana?' Sevgilisi Jimin'in yakın arkadaşıydı.

Hyunjin: 'Hayır bebeğim bir şey anlatmadı. Bu sıralar Hoseok'la tek konuştukları Taehyung. Çocuk resmen hipnoz etmiş bunları. Başka bir şey konuşmuyorlar. Her gittikleri yere onu da çağırıyorlar felan baya baya yakın oldular yani.'

Konuşmalarını çaktırmadan dinleyen Jeon ellerini yumruk yaparak sıkmaya başlamıştı. Yeni çocuğun kendisini aşırı derecede rahatsız ettiğini fark ediyordu. Kendisini her gördüğünde Jimin'e daha yakın davranmaya çalışması belli ediyordu o çocuğun niyetini. Jeon onun gerçek yüzünü ortaya çıkaracaktı elbette, sadece biraz zamana ihtiyacı vardı.

Arkasını döndüğü zaman öğretmen gelmeden öpüşmeleri bitmeyen arkadaşlarına bakarak yüzünü buruşturdu. Jimin ona açıldığında arkadaşlarına ibne diye hakaret ettiği zamanı hatırlıyordu. O zamanlar Felix hayatında değildi Jeon'un, sadece Jimin'in arkadaşı olan Hyunjin'in sevgilisiydi. Konuşması yüzünden Felix'ten çok utanıyordu. Bunu tabiki saklamamış ve anlatmıştı. Felix zaten bu durumlara alışkın olduğunu söyleyerek anlayışla karşılamıştı.

Jimin'i kontrol ettiği zaman saate baktığını gördü. Taehyung gelmemişti daha ve Jungkook'un aklında onu beklediği için saate baktığı vardı. Bu durum geriyordu ortamı istemeden. O sırada sınıfa giren Taehyung ile dikkat ona kaymıştı. Jimin Jungkook'un ölümüne özlediği o güzel gülümsemesiyle karşılamıştı Taehyung'u. Üstelik sarılmışlardı. Taehyung bu sırada Jungkook'a bakıp sırıtmaya başlamıştı. Her şeyin farkındaydı resmen nispet yapar gibiydi.

Jimin her şeyden habersiz arkadaşının gelmesine sevinmişti. Taehyung hasta hissettiğini söylemişti ve gelip gelmeyeceği belli değildi. Geldiğini görünce ister istemez rahatlamıştı. Çünkü bugün sınav vardı. Arkadaşının dersten kalmasını istemezdi Jimin, iyi bir öğrenciydi.

Love and Hate / 'Jikook' Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin