2.BÖLÜM

50 8 4
                                    

Berk Baysal- Bilmezsin ( bölüm şarkısı)

Biraz vakit geçirdikten sonra Besteyi geçirdim. Az önce temizlenmiş odama girerek kendimi yatağa bıraktım. Her kriz sonrası bedenim çok yorgun oluyordu.

Kabuslarla dolu bir geceden sonra alarmın sesiyle erkenden uyandım. Rutin işlerimi hallederek giyinme odama girdim. Beğeniyle süzdüm etrafı. Kıyafetlerimin, eşyalarımın çoğu kısacası her şeyim siyahtı. Tıpkı ben gibi..

Kendimi gibi olmamaktan, kendimi bir kalıba sokmaktan nefret ederdim. Bu yüzden de birkaç kıyafet ve eşya dışında- ki beyaz sporlarım vazgeçilmezim- her yere siyah hakimdi. Bu siyahlık takıntılarımdan sadece biriydi. Arabam, evim, tabaklarım, kaşık-çatallarım kısacası hayatım siyahtan ibaretti..
Çoğu kişiyi boğsa bile bana tam tersi çekici geliyordu. Beni boğmak yerine rahatlatan nadir şeylerdendi.

Dolabımdan uzun kollu boğazlı bel dekolteli siyah bir badi, kumaş pantolon, beyaz Air force kombinimi giyindim. Rahat ve konforlu şeyler favorilerimdi.

Saçlarım omuz hizamda olduğu için sadece taramakla ve perçemlerimi düzeltmekle yetindim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Saçlarım omuz hizamda olduğu için sadece taramakla ve perçemlerimi düzeltmekle yetindim.
Aşağı inerek küçük kol çantamı ve anahtarlarımı aldım. Asilime binerek yola çıktım. Yemekle pek aram olmadığı için günde sadece iki öğün anca yiyebiliyordum. Bu yüzden kahvaltı yapmadan öğle ve akşam öğünü yetiyordu. Birkaç vitamin sayesinde de normal zayıflıktaydım. Arabamı park edip aşağı indim. Girişteki isme kaydı gözüm,

Ünlü Serge Otel.

Harelerime sis çöktü bana anımsattığı şeyler doldu hafızama.

3 yıl önce..

Yardımcımız Meltem abla bir aile dostumuzun akşam yemeğine geleceğini söyledi. Kafam dağınık olduğu için günün yemeklerini ben hazırlamak istedim. Kendimi o kadar kaptırmıştım ki saatler sonra tam altı çeşit yemek çıkarmıştım. Resmen ruhumu dinlenmişti. Yemek yaparak kafamın içindekileri tüm sesleri susturmuştum.

Annem mutfaktan içeri girdi, her zamanki o bakışları vardı gözünde.
"Git ve üstünü giy Mavi." Konuşması bile midemi bulandırıyordu. " Bana. Emir. Verme!!" Dedim dişlerimin arasında.

Hızla yanından ayrılarak odama çıktım. Üzerime kahverengi bir elbise geçirdim. uzun saçlarımı tarayarak açık bıraktım. O sırada zilin sesini duyarak aşağı indim. Meltem abla misafirleri karşılıyordu babamın yanında yerimi aldım hoşgeldin faslına geçtik. İsminin Halit olduğunu öğrendiğim ellili yaşlarında olan adam bana dönerek;
"Sen akının kızı olmalısın onun deyimiyle biricik kızı" diyerek gülümsedi. Bakışlarımı hayran olduğum adama çevirdim. Hayatımı katlanılabilir kılan, şefkatini asla esirgemeyen, üstüme titreyen, bana aile sevgisini hissettiren, moralim bozulduğu her anda annemle kavga ettiğim, abimle tartıştığım tüm zamanlarda sırf yüzümdeki ufacık tebessümü görmek için kar küreleri alan, beni benden fazla düşünen, yaralarımı bile sevmeyi öğreten, bir kelimeye dünyayı sığdırdığım babam..

SİYAHLARIN ACISIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin