Sabahın ilk ışıkları iki gencin üzerine zuhur ederken sıcaktan rahatsız olup uyandı Jungkook. İlk işi Yn'ye bakmak oldu. Sevgilisi bir eli onun tişörtünün altında, başını gergin göğüse dayamış mışıl mışıl uyuyordu. "Dün gece bizim için çok çabaladı. Ritimlerime ayak uydurmak onu yormuş olmalı " diye geçirdi içinden. Uyandırmamak için mücadele verip kollarını başının altından çekip kalktı Jungkook. Perdeyi çekip güneşin içeri girmesini engelledi. Kalkıp duş almak için banyoya girdi. Suyun altındayken dün geceleri geldi aklına. Yn'nin onu içine almak için verdiği gayreti hatırladı, ikisinin boş odada yankılanan kesik kesik soluk ve iniltilerini hatırladı, kadının onun adını itaat edermiş gibi tekrar edişini hatırladı,vücutlarının tezatlığına rağmen birbirlerinin eksiklerini tamamlayıp iyi bir ritim oluşturmuşlardı. Onun sertliğine karşı Yn'nin yumuşaklığı...
Banyodan çıkıp üzerini giydiğinde oda servisi kapıyı tıklattı. Jungkook hemen kapıya koştu. Erkek çalışana bakıp konuştu.
Çalışan:Günaydın efendim. Kahvaltınızı içeri geçireyim.
Jungkook içeri girecek olan çalışanı durdurdu.
Jungkook:Şey kahvaltıya bi kişilik servis daha ekler misiniz?
Çalışan:Tabi efendim.
Deyip geri gitti. Jungkook'un telefonu çalıyordu. Son ses çaldığı için Yn'nin uyanabilceğini düşünüp endişelendi. Telefonu kaptığı gibi balkona gitti.
Jungkook:Efendim,
Yok siz gidin ben gelmicem.
Lann gelmicem diyorum mal mısın?
Siktir git Tae Allah aşkına yaa.
Kapat hadii.
Tamam bende seni seviyom kapat şimdi.Yn:Günaydın sevgilim!
Deyip arkadan sarılmıştı ona. Yapılı vücuda sardığı kolları birbirine kavuşmuyordu bile. Jungkook birden onun sesini duyunca korktu.
Jungkook:Günaydın canım.
Jungkook ona döneceği sırada Yn olumsuzluk bildirerek başını iki yana salladı.
Yn:Biraz böyle kalalım.
İkisi kısılan gözlerine rağmen yine de güneşe taraf döndüler. Isı kemiklerine kadar işledi. Jungkook karnında bağdaş kuran Yn'nin ellerini tutup öptü. Yn adamın ensesindeki saçın bittiği kısma sıcak nefesini verip öptü. Jungkook huylandığını belli ederek kıkırdadı. Yn bir kere daha öptüğünde daha fazla kıkırdayıp bedenini oynatmıştı.
Jungkook:Gıdıklanıyor!
Yn'de güldü. Adam onu kendine çevirip başını elleri arasına alıp alnını öptü. Saçının mis kokusunu içine çekti.
Jungkook:Nasılsın bugün?
Yn:Harika!
Gülüşünden öptü Jungkook. Yn dilini onun ağzına yollayınca hem gülümseyip hemde öpüşmeye devam ediyordu Jungkook. Bu sefer Jungkook dilini ona yolladığında uzun dili keyifle ısırdı Yn. Jungkook kopardığı acı inilti hem tahrik edici hemde komikti.
Jungkook:Acıttın!
Yn:Gel öpimm.
Yn onun dudaklarını sömürürken Jungkook gıcıklık olsun diye hiçbir tepki vermemişti. Yn daha da dudaklarını birbirine bastırdığında ise Jungkook yine tepki vermemişti. Yn böyle olunca aniden dudağını onunkinden ayırdı. Çatık kaşlarla adama baktı.
Yn:Bunu yapma işte!!
Deyip tam gidecekken Jungkook hızla onu kolundan tutup kendine çekti.
Yn:Bırak benii!
Deyip kollarından ayrılmaya çalışsa da nafileydi. Adamın yüzüne bakmıyordu bile. Jungkook pişmanlıkla ona baktı.
Jungkook:Özür dilerim.
Yn:Özür dileme. Yapma bidaha böyle şeyler. Her an beni bırakacaksın diye ödüm kopuyor sen biliyor musun,benden sıkıldığını, bıktığını düşünmeden edemiyorum sen bunun ne demek olduğunu biliyor musun??
Jungkook bakışlarını yere sabitlemiş içten gelen pişmanlık sesiyle konuşuyordu.
Jungkook:Böyle hissedeceğini düşünmedim. Sadece şakaydı. Özür dilerim.
Yn:Özür dileme tamam.
Jungkook karşısındakini kucağına aldı. Elleri bacaklarını tutuyordu. Genç kadının ise bir kolu omzunda diğer kolu ise ensesindeydi. Jungkook sır paylaşırmış gibi fısıltıyla konuştu.
Jungkook:Bu adam senin için geberiyor, aklımda,fikrimde,dilimde sadece sen varsın. İstesemde bırakamam seni. Kanımdansın, canımdansın artık.
Şimdi büyük iştahla öpüyorlardı birbirilerini. Yn onun saçlarını okşuyor o da Yn'nin çenesini öpücüklere boğuyordu. Gelen sesle durdular.
:Oda servisi!
Jungkook:Ben doymuştum halbuki.
Kadınına imalı bir şekilde gülümseyip kapıya yürüdü Jeon.
Jungkook kahvaltıyı masaya kurdu. Kendi elleriyle besledi sevgilisini. Daha önceki hiçbir kadında Yn gibisine rastlamamıştı. Bunun için âşıktı Yn'ye. Farklı olduğu için.
Kahvaltılarını bitirip televizyon izlemek için kanepeye uzandılar. Jungkook Yn'yi kendi kucağına oturtmuştu.
Jungkook:Sen rahatsın değil mi?
Yn:Kucağın bana babamın kucağını hatırlatıyor. Her defasında onun kucağında uykuya dalardım. Tarifi olmayan bi histi o kucakta olmak.
Jungkook:Bana ailenden bahsetsene biraz.
Yn:İkisini de kaybettim.
Jungkook:N-ne, niye?
Yn:Babamın düşmanları, onun gözlerinin önünde anneme tecavüz edip,kurşuna diziyorlar. O da annemin ölümünden kendini sorumlu tutup delirip intihar ediyor.
Jungkook duydukları karşısında gözlerini kocaman açmış nefesini kontrol altında tutmakta zorlanmıştı. Donuk gözlerle Yn'ye bakınca genç kadının gözlerinin hafiften dolduğunu gördü.
Yn:18 yaşıma kadar babaannem baktı bana. O da ölünce mecburen tek başıma hayatta kalmaya çalıştım.
Jungkook hâlâ etkisinde olduğ için Yn onun dikkatini başka birşeye verdi.
Yn:Birazda sen anlat. Senin ailen nasıl?
Jungkook:Annem ile babam birkaç sene öncesinde boşandılar. Ben aslında ilk zamanlar bi müzik grubunda ana vokallik yapıyordum.Ama bazı durumlardan dolayı gruptan çıktım. Babamda kendi şirketini bana devredince şirket sıkıntıları ile boğuştum bi kaç yıl. Bakıyorum olacak gibi değil, şirketin yönetimini bi dostuma emanet ettim. Arkadaşlarımla biraz vakit geçiriyorum bu aralar o kadar.
Yn:Yanında gelen kimlerdi peki?
Aslında Yn hepsinin kim olduğunu biliyordu ama onun da ağzından duymak istedi.
Jungkook:Hoseok benim en yakın dostum. Lisa benim çocukluk arkdaşım. Taehyung'ta kuzenim olur.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OTEL ODASI/JEON JUNGKOOK (TAMAMLANDI)
Short StoryJungkook:Seni istiyorum. Sadece bu gece değil, her gece seni kollarımın arasında, aklımda, fikrimde, tüm benliğimde seni istiyorum Yn... Yn:Korkuyorum... Jungkook:Neyden? Sesleri fısıltı halindeydi. Yn:Benden bıkacağını biliyorum. Zarar göreceğim. S...