Spica neye uğradığını şaşırdı tabi Canopus'ta öyle. Bellatrix Lestrange'ın kızı resmen karşılarında duruyordu.
"SPİCA ASANI İNDİR!"
"hey, siz ne yapıyorsunuz?"
"Defol git bu evden."
"Canopus daha kibar olmalısın."
"Buna karşı mı? Asla."
"Çocuklar hadi ama!"
Şimdi hem Spica hem Canopus asalarını kaldırmışlardı.
"İndirin şu asaları."
"Bu kız bizim evimizden gitmeden, asla.!"
Narcissa oldukça korkmuş görünüyordu yanındaki Delphi'nin ve Draco'nun omuzlarından tutuyordu.
"Sanırım biz artık gitmeliyiz."
Dedi. Yüzünde ki ifade onu anlamaya yetiyordu.
"Ah, Narcissa ha-"
"O kız burdan derhal çıksın"
Canopus asayı daha sıkı tutuyordu artık. Narcissa ani bir hareketle Draco'nun ve Delphi'nin kollarından tuttu ve onları çekip kapıya yöneldi.
"Ama Cissy-"
Canopus sert bir şekilde,
"Bırak onları Dromeda!"
Diye bağırdı. Narcissa ve diğer ikisi artık ev değildiler ve belli ki gelirken yaptıkları gibi yürümek yerine evlerine cisimlenerek gitmeyi tercih etmişlerdi.
"Dromeda, bize böyle bir kızdan bahsetmedin."
"Üzgünüm çocuklar. Bende bilmiyordum."
Hâlâ burnundan soluyan ve saçları alev rengi olan Canopus ise yine aynı sertlikle,
"Eğer bu kız yine bizim evimize gelirse bu kadar sakin olmayacağım."
Dedi.
"Tamam Canopus, sakin ol! Şimdi yoklar öyle değil mi?"
"Sakin mi olayım Spica! Baksana utanmadan buraya gelmişler."
Andromeda tekrar terastaki koltuğa oturdu. Birşeyleri sindirmek ona da zor geliyordu fakat değişmesini istediği çok şey vardı.
"Tamam. Belki de artık biraz rahatlamalıyız. Hadi biraz çay için."
Canopus ve Spica onun yanına oturdu ve o gün daha da ortam gerilmesin diye bu olayın konusu açılmadı.******************
"Hey, Dromeda Canopus! Buraya gelin."
Canopus ve Andromeda hızlı adımlarla Spica'nın yanına, giriş kapısına, geldiler.
"Baksana. Mektubumuz gelmiş."
"Spica! bunun için mi bağırdın? Bundan önce beş kere gelmişti zaten."
"Olsun, ben seviyorum bu heyecanı."
Canopus göz devirdi ardından kendi mektubunu alarak oradan uzaklaştı.
"Ah sevinmen çok normal tatlım üzülme."
"Biliyorum Dromeda Canopus tam bir öküz olduğu icin-"
"Seni duyuyorum Spica."
Spica güldü ve o da Canopus'un yanına gitti.
"Hadi çocuklar kahvaltıya otursak iyi olur."
Spica kahvaltı sırasın da Canopus'un fazla keyifsiz olduğunu fark etti.
"Pişt, hayırdır. Niye üzgünsün?"
Canopus cevap vermedi ve tabağında ki sosislerle oynamaya başladı.
"Sana diyorum! Hey"
"Üff ne var Spica?"
"Kardeşine düzgün cevap ver Canopus."
"Pardon, Dromeda."
"Eee, Cevap vermeyecek misin?"
"Yakında Hogwarst'a gideceğiz. Burdan ayrılmak zor geliyor bana."
"Ay kıyamam ya. Yerim seni."
"SPİCA!"
Spica haince sırıttı ardından,
"Ay tamam be!"
Dedi.
"Acaba birileri susup yemek mi yese?"
"Haklısın Dromeda."
Ve ikiside susup kahvaltılarını bitirdiler.******************
"Hadi çocuklar biraz acele edin."
Sonunda beklenen gün gelmişti. Bugün Spica ve Canopus için tamı tamına altıncı kez diagon yoluna gidiliyordu.
"Geldik Dromeda!"
Çocukların ikiside hazır olunca Diagon yoluna cisimlendiler.
"Çocuklar bence şöyle yapalım siz önden Flourish ve Blotts' a gidin bende aktara ve Madam Malkin'e uğrayayım zaten ölçüleriniz belli.
"Olur Dromeda bizim işimiz önce biterse Madam Malkin'in önünde bekleriz."
Dedi Spica. Önce Slughorn'un istediği kitapları aldılar ardından Mcgonagall'ın kileri, eski yazılar, tılsım, ksks derken tüm kitap alışverişini bitirdiler. Belli ki Andromeda hâlâ formaları bekliyordu çünkü henüz ortada yoktu. Canopus'un hâlâ üzgün göründüğünü fark eden Spica birden konuşmaya başladı,
"Birşeyden nefret etmek ne kadar kolay değil mi? Bizi evimizden alıkoyduğu için okuldan nefret ediyoruz çoğumuz oysa okulu sevmek için milyon tane sebeb var. Dün o kız bize geldi fakat biz ondan direkt nefret ettik hala da öyle belki de tanısak ona bayılacaktık ama bunu ikimizde istemiyoruz."
Canopus Spica'ya baktı ve gülümsedi ardından ona,
"Haklısın sanırım en kolay hissedilen duygu nefret ve kim bilir belki de en rahatlatıcı duyguda nefret çünkü insanların dedikleri gibi diğer tüm duyguların sahtesi fakat nefretin yok."
dedi,
"Spica, Canopus hadi teleskop ve kazan almaya gidelim."
"Umarım nefretimiz bizi ele geçirmez."
dedi Spica, Andromeda onlara yaklaşırken
"Umarım."
Canopus Spica'nın dediklerini düşündü. Nefret çok güçlüydü. Harry Potter Lord Voldemort'a karşı bu denli bir nefret hissetmese bu savaş kazanılabilir miydi yada Dumbledore'un Grindelwald'a olan aşkı nefret ile yer değiştirmese bu düzen kurulu alabilir miydi?
Ve canopus tüm bu düşünceler ile yola devam etti.
Madem medyaya bir şey koyamıyorum bende her bölüme özel şarkıyı bölümün sonuna koyarım.
Naber millet hayat nasıl?
Ben idareyim. Gerizekalı kardeşim sağolsun 😑
Bu kitabın bölümleri fazla uzun olmayacak zaten kitapta uzun olmayacak on-on beş bölüm düşünüyorum.
Her neyse Kendinize iyi bakın hoşçakalın sizi seviyorum 💚💜
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LUPİN İKİZLERİ/ HARRY POTTER AU
FanfictionOnlar Nymphadora ve Remus Lupin'in çocukları