Sen Nesin, Siz Nesiniz

107 14 11
                                    

Sen nesin ;
Dalga mısın, kumları dağıtan.
Rüzgar mısın, çatıları uçurtan.

Sen nesin böyle, deprem gibisin.
Yıkıyorsun, eziyorsun.
Kusuyorsun ve yaşatmaya çalışıyorsun.

Sen nesin;
Satranç oynayan adamsın.
Ben bu oyunun piyonu değilim.

Bir piyondan kazanılması gibi benden kazanamazsın.
Benim, sana buna izin veren, seni yaşatan

Adamım sen bir dehasın ama unuttun,
Ben aptal rolünü çok iyi oyanarım.
Beni hafife almak çok tehlikeli...
Bu oyunu kaybedersin benim aptal-lığımla

Sen nesin böyle,
Boğazımdan tutup sıktın ve nefes almadım.
Ölüm gibi bir histi, en yakınımdan bir kesik aldım.

Canımı ne kadar kessen de ağrımıyor.
Bu daha bir şey değil , benim gerçeklerim de kansızlık var.

Benim gerçeklerim de, ırkçılık, yalnızlık, haksızlığa uğrama, öfke, yıkmak, acı çekmek, annemin bu dünyadan göç etme korkusu, kendimi ezme, aptal gibi davranma, suçluluk, gözlerimin önünde birilerinin acı çekmesi, minik bedenimde bir acı var, bunu kimse silemez, unutturamaz.

Hey Siz İnsanlar !
Nesiniz siz;
Yıkmaktan ne anlıyorsunuz ?
Acı vermekten, çektirmekten ?
Görmüyormusunuz her bir adımınızda birçok insan ölüyor.
Nasıl mı,
İntihar ederek, acıyı düşünerek, ruhu ölüyor, ruhları ölüyor !
Siz katil değilde nesiniz,
Her insan aynı değildir,
Birileri katil diğerleri ölmüş her şeyiyle...














Beni Benden Kaybetmeler, Bizi Bizden AlmalarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin