Parlak ışıklar, kameralar, sarkıntılık yapan personeller, asla memnun edilemeyen yönetmenler, vokal koçları, dans eğitmenleri ve daha nicesi... Jin tüm bunlara fazlaca maruz kalmış olduğundan oldukça normal karşılıyordu. İçinde bulunduğu idol grubu pratik odasında yayılmış rahatça - ne kadar olabilirse artık - uzanmaya çalışıyorlardı. 6 kişilik erkek grubu her gün oldukça sıkı çalışıyor ve ellerinden gelenin çok daha iyisini yapmaya uğraşıyorlardı.
Henüz 3 yıllık bir grup olsalar da isimleri ülke çapında ve dünya çapında çokça duyulmuş sevilen bir gruptu. Grup üyeleri yaş olarak birbirinden çok farklı değillerdi. 20-22 arasında değişiyordu yaşları ve en küçükleri kesinlikle Jin değildi.
"Hobi lütfen bacağını sallama, kulağım acıdı titreşimden dolayı..." ağlamaklı ses kulaklara dolduğunda Hoseok bacağını sallamayı bırakarak kucağında yatan ve kendinden bir yaş büyük olan hyunguna baktı.
"Jinnie~ rahatsız olduğunu fark edemedim."
"Hayır, önemli değil artık rahatsız etmiyorsun" deyip meşhur uçan öpücüğünden attı Jin. Grup üyelerini olmayan ailesi gibi benimsemişti. Hepsi kardeşi gibiydi ve çok seviyordu onları.
"pekii. Hadi millet son tekrarımızı yapalım ve kuş tüyü yataklarımıza uçalım."
Ana dansçı söylediğinde diğerleri ayağa kalkıp yerlerine geçtiler ve müziğin başlamasıyla koreografiyi uygulama koydular. Hatasız yapılan tekrardan sonra herkes şirket arabalarına yerleşmiş ve ortak kaldıkları yurda doğru yola koyulmuşlardı. Araçlar sessizlik içindeydi çünkü içerisindeki üyeler yeterince yorgundular ve çoğunluk uyuklamaktaydı. Kısa süren yolculuktan sonra üyeler toparlanarak araçlardan inmiş ve yurda gitmişlerdi.
"hadi en hızlı duş alanlar ilk girsin ve diğerleri de banyo yapıp uyusun. Hızlı olun" lider Kim Namjoon bunları söylediğinde hızlı adımlarla odasına gidiyordu. Duş için gerekli eşyalarını aldı ve yine aynı hızlı adımlarla banyoya girdi. Hadi ama hem hızlı duş alıyordu hem de liderdi ve ilk banyo yapmak onun hakkıydı.
Üyeler bu senaryoya alışkın olduklarından herkes rolünü biliyor ve sabırla sıranın kendilerine gelmesini bekliyorlardı. Lider çıktıktan sonra Jin havlusunu alarak banyoya girdi ve ardından da Jungkook ile paylaştığı odasına girdi. Jungkook en yavaş duş alanlardan olduğu için hala sıra bekliyordu. Hızlıca üstünü giyinip geniş ve rahat yatağına girdi. Okuldan sonra doğruca şirkete geçmişler ve gece yarısına kadar pratik yapmışlardı. Şov yapmaları gereken törenler ve boy göstermeleri gereken ödül gösterileri vardı ve pekte zaman kaldığı söylenemezdi.
Alarmını kontrol etmek - alarmı bir şekilde duruyordu bazen- ve sosyal medyada dolaşmak için telefonuna uzandı. Fazla oyalanmayacak ve hemen bi girip çıkacaktı. Tabi Taehyung denen aptalın kendisine gönderme yaptığı gönderiye etiketlendiğini görene kadar. Merak ederek herkese açık olan hesaba girdi.
KimTae.V
Onun yaptığı hiçbir şey beni etkilemiyor...
Yorumlar
Vv.aa o dediğin kişi @ kim.Jin mi?
olinn neden onu sevmeyi denemiyorsun?
Kukuoi tabiki seni etkilemez! O kim ki😌
.
.
Seokjin daha fazla yorumlara bakmak istemediği için uygulamayı ve telefonu kapattı. Bu aptalcaydı! Gerçekten kendisi onunla ve yaptıklarıyla ilgilenmiyordu ama Tae yaptığı her şeyde Jin'e bir pay biçiyor ve yine Jin'in yaptıklarına her zaman atıfta bulunuyordu.çocuğun derdini anlamıyordu genç idol. Zaten fazlaca zor bir hayatı vardı ve o aptal daha da zorlaştırmaktan geri durmuyordu. Yatağa girdiğine uzun zaman olsa da uyumakta zorluk çekmiş ve sabah olduğunda da uyanmamak için direnmişti. Direniş kısa sürdü çünkü Jimin - kısa boylu sarışın grup üyesi- Jin'in yüzüne buz gibi koca bir bardak dolusu suyu dökmekten çekinmemişti.
"n'oluyor ya!" sarı saçlı diğer adam küçük bir çığlık eşliğinde uyandığında ayakta olan gülme krizine girmiş ve hyungunun kendine geldiğini ve ona kötü bir şekilde baktığını fark ettiğinde koşarak odadan çıkmıştı. Seokjin kafasını iki yana sallayarak yataktan çıkmış ve doğruca banyoya ilerlemişti.
Okula gitmek için hazırlanmış bir halde merdivenleri inmiş ve grup üyelerinin kendisinden sonra en büyüğü olan Yoongi'nin hazırladığı kahvaltı masasına oturmuştu. Kısa süren selamlaşma faslından sonra herkes evden ayrılarak okuluna doğru yola çıkmıştı. Jungkook ve Jin aynı üniversitede olduklarından beraber gidiyorlardı. Sohbetleri eğlenceli olduğundan yolu nasıl bitirdikerinin farkına varamadan kampüsten içeriye girmişlerdi bile. Her ikisi de dersliklerinin olduğu fakülteye gitmek için ayrıldıklarında ancak farkına varabilmişlerdi kendilerini izleyen insanların farkına. İkisi de umursamadan ilerlemeye devam etti.
Jin sınıfına vardığında ortalardan bir yere oturmuş ve not defterini çıkarmıştı. Her ne kadar bir meslek sahibi olsa da derslerine çok önem verir ve sıkı sıkıya çalışırdı.
Yanındaki hareketlilikten ve ıslak toprak kokusuna karışmış sert ama güzel erkek parfümünden aldığı kokuyla yanına oturanın Taehyung olduğunu anlamıştı. Ortak aldıkları tüm derslerde esmer olan yanına oturur ve ders bitinceye kadar sarışın olanı rahatsız ederdi. Şu anda olduğu gibi ya hareketleri ile ya da sözleri..."bacağını bacaklarım üzerinden çek! Rahatsız oluyorum."
Diğeri omuz silkerek karşılık verdiğinde Jin esmerin bacağını sertçe ittirdi.
"Bu ders benim için önemli lütfen başka bir yere otur."
"Burada, senin yanında oturmak istiyorum Jinnie~"
Taehyung aegyo yaptığı sesiyle ve masum bakışlarıyla sarışın olana bakıyordu. Tüm bunları yaparken amacını kendine sık sık hatırlatmak zorunda kalıyordu. Çünkü ona dokunmak bile midesini bulandırıyordu. Ünlü olmuş ama insan olamamış Seokjin kişisinin rahatsız hissetmesi için elinden geleni ardına koymuyordu. Buna tensel temaslarda dahildi tabii.
"Benden hazzetmiyorsun sanıyordum. Hayranım olmuşsun oysa Tae-shi" Jin sırıtarak söylemiş olduğu cümleyle beraber eşyalarını alarak ön taraflarda bir sıraya yerleşti. Bu ders bölümün en zorlu profesörünün dersiydi ve hayır kesinlikle rahatsız edilmek istemiyordu.
Tae ise yanından kalkıp giden idolun burun deliklerine dolan kokusuyla mest olmuştu. Ne zamandan beri bu kadar güzel kokuyordu ki bu adam? Kendisinden nefret ettiği gibi kokusundan da nefret etmeyi düşünse de bu fikir sebepsizce kalbini acıttı. İçinde kaybolduğu düşüncelerden sınıfa giren profesör ile birlikte çıktı. Jin ile dalga geçebilirdi ancak bu ders gerçekten önemliydi ve odaklanması gerekiyordu. Bu yüzden öyle yaptı, derse odaklandı. Diğeri gibi henüz bir mesleği ve ailesi dışında bir geliri yoktu. Sarışın olanın aksine daha çok çabalaması gerektiğini düşündü.
.Taejin aşığı olarak bir şeyler yazmaya çalışıyorum. Hikayemin sevilmesini umuyorum 😘
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ünlü ve Ünlü ~taejin~
FanfictionJin, Yüce Kim Seok Jin: ismi çokça duyulmuş ünlü ve güzel ve yakışıklı İdol, Seul Üniversitesi'nde güzel sanatlar fakültesinde 3.sınıf öğrenci ve onun, Kim Tae Hyung'un düşmanı... Ayrıca yaşamaya çalışan sıradan bir insan.