The Kim's

66 14 8
                                    

İnsanlar doğal olarak birbirinden farklı yaratılışlara sahipti. Elleri, yüzleri benzese dahi hepsinin eşsiz ruhları vardı ve Tae bu eşsiz ruhlara hep farklı bir gözle bakardı. Şu anda karşısında oturmuş yavaş hareketlerle elindeki içkiyi yudumlayan gence farklı gözlerle baktığı gibi. Onda esmer olanı çeken bir şeyler vardı. Her zaman olmuştu. İnatçı ruhu bu serzenişten hoşnut olmamış ve o farklılıkları bir öfke tohumuna çevirmişti. Onun yaratılışında yer alan farklılıklar ona öfke gibi görünüyordu. Ya da sadece öyle görmek istediğini kabul etmiyordu.

Idol bozuntusu herkesi susturmak ister gibi partiye gelmiş ve yanında grup üyelerinden birini daha getirmişti. Tüm gözlerin üzerinde olmasını istediğini daha başka şekilde belli edemez diye düşündü esmer olan. Ne de olsa hiçbir saçma partiye gelmeyen idol bozuntusu bu partiye katılma 'nezaketi' göstermişti.

Hayır yani neden her hareketi bu kadar itici olmak zorundaydı ki! Zaten insanlar katlanılmazdı bir de bu aşırı itici hareketler sergileyen ve kendine sanatçı diyen bu insana popülarite sağlayarak ona kendilerini yönlendirme gücü veriyorlardı. Saçmalık!

Grup üyesi ile aynı bardaktaki içkiyi paylaştıklarını gördüğünde yüzünü onların olmadığı tarafa çevirdi. Bu onu rahatsız etmiş gibiydi hislerine anlam veremedi. Yüzünü çevirdiği tarafta ise ona ilgi çekmek istiyorum bakışı atan oğlanı gördü. Onu tanımıyordu ama fakültede daha önce gördüğünü biliyordu. Erkeklere ilgisi olduğunu düşünmüyordu, hayır. Bu sebeple oğlanın bakışlarını görmezden gelerek başka şeylere odaklandı. Mesela tam şu an DJ kısmında harika bir kavga başlamıştı. İki kız birbirine girmiş bağırarak kavga ediyor ve saçlarını yoluyorlardı. Bazıları için rahatsız edici olan bu görüntü esmer olan için eğlenceliydi. Kim kavga izlemekten aşırı zevk alan insanlardandı.

Taehyung daha izleme zevkine doymamışken Seokjin'in yanında getirdiği eleman olaya el atmış ve kavgayı sonlandırmıştı. Al işte ona ne oluyorduysa! Bütün eğlenceyi bozmuştu. Esmer olan Seo'yu gördüğünde ona partiden ayrıldığını söylemiş ve evden dışarı çıkmıştı. Tüm eğlencesi bitmişti ne de olsa. Ağır adımlarla evin bahçesine girdiğinde birbiriyle tartışan idolleri gördü. Hiç umurunda değildi ancak yine de olayı merak etmeden duramadı. Onlara görünmeyecek mesafeden dinlemeye başladı. Idol bozuntusu diğer oglandan daha sinirli duruyordu.

'Sana kimseye dokunma demiştim. Hem de 300 kez falan Jk! ' tavşan çocuk bunun üzerine histerik bir gülüş sunmuş ve ardından gözlerini devirmişti.

'Sadece kavgayı ayırdım Jin! Kızları yatağa atmadım. ' tavşan çocuk sinirle büyük olanın kollarına tutundu. Sıkıca.

'Ben seni düşünüyorum. Hakkında neler neler diyecekler şimdi. Küçüğümün hakkında kötü konuşulması beni üzer. Seni önemsiyorum...' Jin gözlerinin dolmasına mani olamadı ve o anda gizlendiğini sanan esmer adamla göz göze geldi. Tavşan çocuk büyüğünün yanağını öptüğünde esmer olanın gözleri olabildiğince açılmış ve hemen ardından da kaşları çatılmıştı.

Büyük olan ona aldırmadı. Tavşan çocuğun tutuşundan kurtularak ona sarıldı. İkisi de öfkelerini kontrol etmeyi başarıyordu.

'Jinnie özür dilerim. Beni düşündüğünü biliyorum ama bazen yapmak zorunda hissediyorum. Seni üzmek istemedim.' Hala sarılıyorlarken geri çekilen esmer olanın gözünün içine bakarak Jin oldu.

'Hadi eve gidelim.' Tavşan çocuk büyük olanın beline ellerini sıkıca sardı ve aracına doğru ilerledi. Partiye göz bebeği motoruyla gelmişlerdi. Tabi her ikisi de motor üzerindeyken rüzgarı hissetmeye aşık olduğundan yolu uzatarak eve vardılar.

Taehyung onlar gidene kadar arkalarından baktı. Nasıl da samimiydiler öyle. Aralarında bir şey olup olmadığını düşündü. Eğer varsa bunun bir skandal olduğunu bildiğinden onların videosunu çekmişti. Hayır paylaşmayı düşünmüyordu ancak yine de çekmişti. Belki Seokjin'i sinir ederdi p videoyla. Tüm bunları düşünürken arabasına gelmişti bile. Gecenin karanlığında hızla evine doğru yol aldı.

▫️▫️▫️

Seokjin üzerindeki pijamalarla hızla kurtuldu. Yine ve yine dersine geç kaldığı günlerden biriydi ve ne kadar acele ederse etsin asla vaktinde evden çıkamıyordu. Hoş pratiklere ve eğitimlere de hep geç kalırdı. Hepsi aynı evde yaşasa dahi çoğu zaman onu beklemeyen grup üyelerine kendince küser ve daha sonra haklı olduklarına kanaat getirerek kendince barışırdı. Evet biraz tuhaftı.

Ayakkabısını da giydiğinde kendini evden dışarıya atabilmişti. Bugün JK'in dersi olmadığından tek başına gidiyordu. Şoför onu kampüs girişinde bıraktığında yanından rüzgar gibi geçen arabayı sonradan farketti. Birileri daha geç kalmış olmalıydı. Adımlarını hızlandırarak dersin hocasından sadece saniyeler önce sınıfa girebilmişti. Bugün şanslı günü müydü acaba?

Fazla göze batmamak adına hemen ilk boş yere oturdu. Yanındaki bedenden gelen beden ısısını hissetti ve bunu hissetmesine şaşırdı. Kim olduğuna bakmak için döndüğünde onun esmer oğlan olduğunu farketti. Büyük badem gözler doğruca kendi gözlerine odaklanmıştı. Bu tuhaf an her iki adamın da kontrolü dışında gerçekleşiyor ve ikiliyi dünyadan soyutluyordu. Anı bölen hocanın gür sesi oldu. Her iki kişi de gözlerini kırparak önüne döndü. Az önce ne yaşanmıştı öyle? Gerçekçi değildi.

'....yıllardır süregelen bu kurallar her zaman tiyatro için dayanak olmuştur. Geçmişe dönüp baktığımızda hiçbir eserin bu kuraldan yok- siz ikiniz neden derse odaklanmıyorsunuz? Aranızdaki şeyi daha sonra halledin. Hiçbir eser yoktur ki...' profesörün bu uyarısı idol bozuntusu ve esmer oğlana karşıydı. Kesinlikle. Sebebi ise ikilinin dersin ortasında yer kavgasına tutuşmasıydı. Yani bir yetişkin dahi olsanız elbette sınıfta yer kavgası yapabilirdiniz bu gayet de anlaşılır bir durumdu. Sadece onlar için tabi. Esmer olan elini kolunu Jin'in önüne doğru uzatıyor onun rahatça not almasına engel oluyordu. Canı istiyordu onunla uğraşmak. Ve tabi diğeri de bundan geri kalmıyor ve farkında olmadan tüm sınıfın dikkatini çekiyorlardi. Profesör kızmakta haklıydı.

Günün son dersi bittiğinde zaten 2 dersi vardı eve yol almak üzere otoparka ilerledi esmer olan. Eve geçtikten sonra hazırlanıp bara gitmeyi düşündü. Diğeriyle uğraşmak ona enerji vermişti ve bugün arabasıyla geldiğine pişman olmuştu. Eve kadar yürüyebileceğini düşündü. Arabasına bindiğinde ve yola çıktığında sadece çok az bir mesafe kat etse de aracı durdurdu. Çünkü hemen ilerisinde bozulan aracı tamir etmeye çalışan şoförünü halsizce izleyen idol bozuntusu vardı. Gencin dersleri yoğun geçmiş olmalıydı. Yüz ifadesi olağan duruma tahammul edemiyormuş gibi görünüyordu. Ah şu ünlüler hep mi kibirli olurlardı.

Bunu yaptığına kendisi de şaşırdı ancak yine de gidip ona evine bırakmayı teklif edecekti. Yani eğer siyah ve aşırı güzel bir motorla grup üyesi Jungkook gelmemiş olsaydı. Yeniden sinirle dolduğunu düşündü. Diğerine karşı atacağı ilk olumlu adımdı ve anında engellenmişti. Geldiği yolu hızla geri döndü ve sanki hiç durmamış gibi hızla geçti diğerinin önünden. Seokjin onun arabasını tanıdı. Sabahta rüzgar gibi geçip gitmişti yanından. Genç yaşında hız yüzünden ölecek ahmak diye düşündü. Biraz sonra az öncekinden daha yüksek bir hızda eve yol alanlar kendileri değillermiş gibi.

Birazcık hızlı geçişleri oldu sanki. Hikaye henüz oturmadığından olsa gerek. Beğenmenizi umuyorum.🩵

Ünlü ve Ünlü ~taejin~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin