Birkaç dakika öylece oturduktan sonra zil çalmıştı. Bu ders seçmeler vardı. Gerçekten yağız için mi gidiyorum yoksa sadece ödev kontrolünden kaytarmak için mi bilmiyorum. Sadece gidiyorum.
Az sonra rehber öğretmeninin odasına gitmek için yola koyuldum. İlayda da orda olacaktı ve yanımdan ayrılmayacağına emindim. En nefret ettiğim şeydir bu..
Tık tık tık. Kapıyı çaldım ve öğretmenin "Gel" demesiyle içeri girdim. Tam karşımda yağız ve diğerleri duruyordu ve ben kendime ufak bir gülümseme takındım. Yağız beni dikkate bile almadı.
"Arkadaşlarının adını yazdık. Seçmelere sende katılacakmısın ?" Dedi öğretmen. Çekinerek kafamı salladım.
"Adını ve soyadını söyle." Dedi.
"Ece Baştürk." Dedim hemen. Adımı söylememle yağızın gözlerinin aniden bana doğru çevrilmesi bir olmuştu.
Neden böyle birşey oldu ? Adımı duyunca aniden neden o tepkiyi verdi ?
"Tamam." Dedi birden öğretmen. "Sanırım başka kişi gelmeyecek başlayalım. Tiyatro eğitmeniniz de burada. Sizi o eleyecek. Beni takip edin." Dedi ve odadan çıkıp hep birlikte tiyatro salonuna gittik.
İlayda yoktu. Neden gelmedi bilemiyorum. 4 kişiydik. Onur, Zeynep, Yağız ve Ben ..
Salona girdik. Ne tür bir oyun oynayacağımızı bilmiyorduk.
"Evet. Romeo Ve Juliet oyununu oynayacaksınız. Bu artık çok klasik birşey olduğu için hepinizin bildiğini umuyorum. 4 kişi olduğunuz için 2 li olacaksınız. Kız erkek. Eşinizi seçin bakalım."
"Hocam! " diye telaşlı bir sesle parmak kaldırdı yağız. Öğretmen ona söz verince;
"Ben eceyle eş olmak istiyorum. Dedi"
"Nee" dedim. Kendime hakim olamadım. Neden böyle birşey yapmıştı? Bunu öğrenmeliyim!
"Tamam o zaman. Onur ve zeynep sizde ikiniz olun. " Dedi öğretmen. İlk siz oynayın. Arka tarafta kostümleriniz hazır. Giyinin ve hazır olunca başlayın.."
İtiraz etmeden arka tarafta soyunma odalarında giyinmeye gittiler..
20 DAKİKA SONRA
Müzikle beraber sahneye çıktılar. Işıklar kapandı. Bizde yerimize oturduk. Zeyneple birkaç kez konuşmuşluğumuz vardır. Erkek gibi bir kızdır. Onu etekle veya makyajla hiç görmedim. Okul kıyafeti yerine de pantalonla geliyor. Ama şimdi onu bu juliet kıyafetiyle görmek çok farklı. Açıkçası birazda komik :)
Oyuna başladılar. Dikkatlice onları izledim. Çünkü sözleri fazla hatırlamıyordum. Pekiştirmek için tekrar ettim. Yoksa karıştırırsam yağızın önünde rezil olacaktım..
........
Derken öğretmenin "Sıra sizde!" Deyişini duydum yağız ile birlikte hazırlanmak için odalarımıza gittik. Giderken yan yanaydık. Yağız bir an bile gözlerini gözlerimden ayırmadı. Yoksa.. bana aş........ olamazdı. Düşüncesi bile gerçekçi değildi.
Olabilirmiydi? Bana aşık olabilirmiydi ? Yani mucizelere fazla inanmam ama bunun olması mucizeden başka birşey olamazdı..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİLMEZDİN
Teen FictionArkadaşlar Hikayeye Lütfen Oy Veriniz Bir De Yorumlarınızı Eksik Etmeyiniz Teşekkürler :))