Selamlaaar
Kitabımı kimse okumadığı için ve bu satırları okuyan sadece ben olduğum için kendimi deli gibi hissediyorum ama yapacak bir şey yok. Zaten kitaba başlarken söylemiştim zevkine yazdığımı. Bu yüzden dert etmiyorum. Ama hala okuyan bir iki kişi varsa lütfen kitabımı oylamayı unutmasın. Teşekkürler.
Zilin defalarca kere çalınması ile hızla elimdeki şeyleri masaya bırakıp kapıyı açtım. Gördüğüm ilk şey Kayra'nın yüzü oldu.
Sevecen bir şekilde misafirlerimi karşıladıktan sonra Kayra ile bayağıdır görüşmediğimizi fark edip özlediğimi anladım. Batu ve Kaan içeri geçerken Kayra hâlâ kapıda dikiliyordu o kadar sevimliydi ki hemen kollarımı boynuna doladım. O da aynı şekilde bana sarılırken karşı komşum Ekin'in dışarıdan eve geldiğini fark ettim. Bizi görünce birkaç saniye duraksayıp bana ve kolunu belime dolayan kayra'ya baktı. Onunla göz göze gelmenin rahatsızlığı ile hemen gözlerimi kaçırdım ve satılmakta olduğum Kayra'dan ayrılıp içeri gecmesi için izin verdim. Kayra içeri geçtikten sonra ben de son kez Ekin'e baktım ve cebinden evinin anahtarını çıkarıp kapıyı açmaya çalıştığını fark ettim. Daha fazla burada kalmak istemediğim için hemen kapıyı kapatıp içeri geçtim.
Bizimkiler salona oturmuş sohbet etmeye başlamışlardı. Ben de önce onlara katıldım daha sonra aklıma mutfakta olan Esin gelince yardım etmek için yanlarından ayrılıp Esin'in yanına gittim.
'Her şey hazır görünüyor. Sen geç içeri ben de bizimkilerin aldıkları şeyleri hazırlayıp getiririm.'
Bunun üzerine Esin o kadar yorulmuş olacak ki hiç itiraz etmeden içeri geçti. Daha sonra odaya hemen Kayra girdi ve konuşmaya başladı.
'Ece bu Utku denen şer-" bu söylediği üzerine kaşlarımı catmaya başlayınca kelimesini bitirmesi ve konuşmaya devam etti. " Utku nereden çıktı? Sen aradığında araba kullanıyordum soramadım."
"Ya o bana günler öncesinden bu gün için plan hazırlamıştı. Bu gün birlikte yemeğe çıkıcaktık. Ben de bunu unutup size söz verdim. Senle konuştuktan sonra o aradı hazır mısın ben geliyorum falan dedi. O an aklıma geldi planı unuttuğum. Bunu ona söyledim ama kırıldığını anlamıştım. Bu yüzden onu da çağırmak zorunda kaldım." Sonra kendi söylediğim cümlenin saçmalığına karşı kendime kızarak konuştum.
"Hem zorunda kaldım ne ya o zaten benim sevgilim benimle görüşmesi de olağan üstü bir şey değil. Ki bu aralar hiç görüşemiyoruz da."
"Ece tamam sen kendinle kavga etmeye devam et ben içeri geçiyorum."
O içeri doğru adımlarken hemen kolundan tuttum ve yüzüme dönmesini sağladıktan sonra konuşmaya başladım.
"Pişşt. Telefonda konuştuklarımızı unutmadın değil mi? Kavga istemiyorum."
Bıkkın bir yüz ifadesiyle soruma cevap verdi.
"Maalesef unutmadım, aklımda. Sırf senin hatırın için susmayı deneyeceğim."
"Kayra." Anlamaz bakışlarla bana baktı. "Teşekkür ederim, her şey için."
"Rica ederim çirkin ördek."
"Ya şurda duygusalca konuşuyoruz illa ortamın içine sıçıcaksın değil mi? Bı de artık bana çirkin ördek demeyi bırak."
"Çirkin ördeksin." Dedikten sonra benim vuracağımı anlamış olacak ki koşar adımlarla salona geçti.
"Aptal çocuk ya." Dedim gülümseyerek.
Aradan sadece bir kaç saniye geçmisti ki kapının çalınmasıyla olduğum yerden kapıya doğru adımladım. Gelen kişinin Utku olduğunu anlayabilmiştim. Kapıyı hızla açtım. Utku önce ayakkabısını çıkardı ardından içeriye doğru bakıp kimsenin olmadığını görünce hızla dudağımı öptü. Ben de ona karsılik verdikten birkaç saniye sonra dudaklarımız ayrıldı ve k sanki yaramaz bir çocuk gibi gülümsedi. Ona gülümseyerek karşılık verip.kolumu boynuna doladım. Belimi sardı. Bir kaç saniye böyle kalmıştık. Daha sonra kafamı çevirip baktığım yönde Kaan'ı görmem duraksamama sebep oldu. Utku henüz Kaan'ı fark etmemişti ve boynumu öpmek üzereydi. Kaan'ın sinirden kızardığını görebiliyordum. Burada olduğunu fark ettirmek için yalandan öksürdü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
karşı komşum bir psikopat
Roman pour Adolescents'Hoşçakal' 'Seninle hoş kalmak ne mümkün?'