Selena'dan;
Sabah uyandığımda daha güneşin doğmadığını fark ettim. Hiçbir zaman bu kadar erken uyanmamıştım. Yorganı sağ elimle üzerimden çektim ve zeminle ayaklarımı birleştirdim.
Ayağa kalktım ve merdivenlerden aşağı inerek mutfağa gittim. Dolaptan bardak çıkarttıp surahiden su doldurdum.
Suyu içtiğimde kendi odamı es geçip Ash'in odasına gittim.
Kahverengi saçları yüzüne dağılmış battanesine sarılmış uyuyan Ash'e gülümsedim ve uyandırmadan odasından laptopunu alıp odama geçtim.
Yatağa sırtüstü yattım ve laptopun açılmasını bekledim. Açılınca Google'a girip "Zedd True Colors" yazıp aradım.
Bu çocukta bana garip gelen bir şeyler vardı. Gülümsemesi içimi eritirken gözleri aksini söylüyordu sanki. Hiç gözlerinin içi gülmüyordu. Hep sormak istemiştim ama çok çekinmiştim. Her gelene öyle soramazdım değil mi?
Sayfa açılnca bu turların nasıl bir şey olduğunu okumaya başladım anladığım kadarıyla adı True Colors olduğu için her turuna farklı renkler, o renklere göre şarkılar ve yerler vardı. Dört saat sonra sıradaki turu vardı ve rengide siyahtı.
Bu demek oluyordu ki dört saatlik uykuyla idare etmem gerekecekti.
Dolabımın başına geçtiğimde o kadar kıyafet arasından bir tane bile seçemeyince kurtarıcım olan Ashley'e koştum. Hava zaten pembemsi bir renk olmuştu. Güneş doğuyordu.
Ash'in kapısını kırarcasına tıklatırken uyku sersemi Ashley odadan çıktı ve bana, 'Önemli bir şey olsa iyi olur.' bakışı attığında kafama bir yastık yemekten korktuğumu fark ettim ve boğazımı temizleyerek konuşmaya başladım. "Kıyafet seçimime yardım etmen gerek!"
"O kadar kıyafet arasından seçememen beni büyülüyor doğrusu." Kapıda dikilmek yerine odama doğru yol aldı. Tabiki söylene söylene! Elinden kurtulmam zor gibi gözüküyordu.
"Bu arada.." Bana dönüp baş parmağını düşünüyormuş gibi kaldırdı. "..bu süslenme hevesi neden?"
Telaş yapmıştım. Ellerim terlemeye gözlerimi kaçırmaya...
"Be.. ben şey için.. şey.."
"Yalan söylersen anlarım biliyorsun Sell."
Nefesimi sesli bir şekilde dışarı verip her şeyi hızlıca söyleyiverdim.
"Zedd'in True Colors turuna gitmek istiyorum."
İmalı imalı bana bakınca söylediğime lanetler yağdırırken Ash, "Birileri etkilenmiş galiba." deyince kendimi savunmaya almak istermiş gibi "Şarkı yapacağım adamı dinlemem gerek ona göre tercih yapacağım." dediğimde Ash kadar bende şaşırmıştım. Vay be ben bile kendime inanmıştım.
"Pekala o zaman bu kombini giyebilirsin."
***
Şöför geldiğimizi söylediğinde Ashley'le arabadan indik ve geldiğimiz binaya baktık.
Ash, "Bu adam gerçekten yaratıcı." deyince ister istemez kıkırdadım.
Beraber binaya girdiğimizde içerisi baya ürkütücü gelmişti. Burası bir hapishaneydi! Siyah ile ne kadar uyumlu değil mi?
İşte ordaydı! Tura uyumlu giyinmişti. Saçları her zamanki gibi kendi halindeyken, gözleri bir şeyler gizlemeye ant içmiş gibi tepkisizdi. Bu her ne kadar sinirimi bozsada ayaklarım benden habersiz ona gidiyordu...
------
Zedd'den;
Yanımda bir şeyler hareket edince o tarafa döndüm. Uzun koyu kahve dalgalı saçlarıyla bana doğru gelen Selena'yı görmemle dudaklarım yukarı doğru kıvrıldı. Bütün bedenim onun tarafına dönünce bir iki adım attığımda yanıma gelmişti bile.
Şaşkınca, "Selena?" diyebildim. Onu turumda beklemiyordum. Açıkçası şarkıyı yapmaya başlamadan önce görmeyi beklemiyordum.
"Sell.. Bana kısaca Sell diyebilirsin." deyip gülümsedi. O gülümseyince bende gülümsedim. Sadece gözlerime bakıyordu. Bu biraz afallamama neden olsada bir şey çaktırmamaya çalıştım.
Abimin büyük tembihiydi. Kimseye geçmişini söyleme..
"Pekala Sell, buraya gelmen beni şaşırttı doğrusu."
Kurnazca gülümsedi ve "Sıradaki şarkımızın iyi olmasını test etmek için geldim."
Yüzüm asılmıştı. Bir umut beni görmeye gelmiştir diye düşünmüştüm. Anlamasın diye gülümsedim ve "O zaman kulakların inanılmaz melodiler duyacak."
"Egoist şey seni." kahkaha attı. Bense sadece gülümsemekle yetindim.
***
Gece olduğunda turuma başlamış, şarkımı çalmış, hayranlarımla konuşmaya başlamıştım. Selena beni koca gözlerle izlerken gülmeden edemedim.
Tur gereği lambalar kesilecek yarım saniye sonra tekrar açılacaktı. Saatini bir tek ben biliyordum ve hayranlarımın vereceği, özellikle Selena'nın, vereceği tepkiyi merak ediyordum.
Elektrikler kesilince küçük çığlıklar ve benim kahkahalarım varken elektrikler geri gelince gözlerim Selena'yı aradı.
Ama o yoktu!
Yoktu!
Bölümü yazmada fikirlerini aldığım EbrarHasret'e çok teşekkür ederim. Bu arada onunda 'Kırmızı Mektup' hikayesine bir göz atın bence seviceksiniz..