Valizden aldığım kıyafetleri giydim ve Efe'nin yanına oturdum. "Çok üşüdüm." Dedi "Bende." Dedim. "Hazırsanız çıkalım." Dedi Atakan. "Evet." Dedim. Hepimiz valizlerimizi aldık ve arabaya bindik biz yine üçümüz gittik. Atakan , Berkay ve Serkay da birlikte gittiler. Yolu bayağı yarılamıştık. Bu sefer hiç uykum yoktu ama Efe hemen uymuştu. Hazal ile sohbet ede ede gittik.
Yolda bir benzin istasyonunda durduk. Çok yağmur yağıyordu bizde yola devam etmeyelim dedik. Atakan, Berkay ve Serkay bizim arabaya geldi. Birlikte arabada oturduk. "Çok yağıyor." Dedi Hazal. "Evet durunca çıkalım." Dedi Serkay. "Bencede." Dedi Berkay.
-
Saat bayağı geç olmuştu. Atakan , Hazal ve Serkay diğer arabaya geçmişti bizde üçümüz oturuyorduk. "Uykum geldi." Dedim. Berkay "Valla ben önde yatarım arkaya sığamam." Dedi ve öne geçti. "Biz sanki sığabiliriz." Dedi Efe. Berkay çoktan uymuştu. Yağmur hala durmamıştı. Efe koltuğa uzanmıştı. "Ee ben nereye yatacağım." Dedim. "Gel yanıma." Dedi. Hemen Efe'nin yanına uzandım. Beni kolları ile düşmeyeyim diye sardı. Yüzlerimiz birbirine dönüktü. Yağmur doluya dönmüştü. "Üşüdüm." Dedim fısıldayarak.-
Efe arkadan üç tane pike çıkardı. Birini Berkay'a birini bana verdi. Efe yüzüme baktı ve dudağıma öpücük kondurdu. Bende ona karşılık verdim. Sonra yüzümü diğer tarafa döndüm ve gözlerimi kapadım. Sabah kalktığımda odamda yatırıyordum. Ayağa kalktım ve oturma odasına gittim. Hazal orda uyuya kalmıştı. Üstüne inçe yorgan örtüp mutfağa gittim. Kahvaltı için bir şeyler hazırladım ama kendimi kötü hissettim. Sandalye çektim, oturdum. Başım dönüyordu ve midem bulanıyordu. Kapı çalıyordu ama ayağa kalkamıyordum.-
Zorla ayağa kalktım ve kapıya gittim. Hazal uyanmış kapıya doğru gidiyordu. Kafam dönüyordu. Hazal kapıyı açtı gelenler Atakan ve Efeydi.Efe'den;
Hazal kapıyı açtı, açmasıylada arkada duran Deren yere yığıldı. "Deren." Dedi Hazal ve hemen yanına koşup eğildi. "Deren, Deren iyi misin?" Dedi hemen içeri koştuk. "Deren." Dedim. Cevap vermedi.-
Hastaneye gelmiştik. Tahlil yapılmıştı. "Sonuçlar çıktı." Dedi Doktor. "Deren hanım da kan eksikliği var." Dedi. "Kan takviyesini biz yaptık ama arada gelip takviye yapılacak." Dedi. "Deren'i alabilir miyiz?" Dedi Hazal. "Tabi." Dedi Doktor. Hepimiz Deren'in yanına girdik."İyi misin?" Dedi Hazal "İyiyim merak etme." Dedi Deren. "Çıkalım." Dedi Hazal. Deren'i kaldırıp dışarı çıktık. Arabaya bindik ve eve doğru yol aldık.
-
Eve gelmiştik. Hepimiz oturduk . "Efe, Berkay ve Serkay bizi kafede bekliyormuş." Dedi "Tamam gidelim." Dedim ve dışarı çıktık.Deren'den;
"Deren." Dedi Hazal. "Efendim." Dedim "Benim bir arkadaşım var, buraya gelebilir mi?" Dedi Hazal. "Gelsin." Dedim. Hemen zil çaldı. Hazal kapıyı açtı ve arkadaşına sarıldı. "Selam." Dedi "Selam." Dedim. "Tanışalım ben Ceren." Dedi "Bende Deren." Dedim ve ellini sıktım.-
"Bu gece burda kalsam sıkıntı olur mu?" Dedi. "Yok sorun Olmaz." Dedim. Aradan 2 saat falan geçti ve zil çaldı. Gelen Efeydi. "Hazal Atakan seni bekliyor." Dedi "Deren kuzum sabah gelicem."dedi "Tamam." Dedim. Sonra Ceren ile de sarıldı. Hazal çıktı ve Efe' de içeri girdi.
"Hoş geldin." Dedim ve sarıldım. "Hoş buldum." Dedi. "Merhaba." Dedi Ceren. "Merhaba." Dedi ve elini uzattı Efe. "Ben Efe." Dedi. "Bende Ceren." Dedi ve elini tutmak yerine sarıldı. Çok sinir oldum.-
Saat bayağı geç olmuştu. "Ceren ben sana odamı vereyim." Dedim "Gerek yok sen yat ben burda yatarım." Dedi. "Yok geç sen." Dedim. "Teşekkürler." Dedi ve odaya çıkıp kapıyı kapattı. "Bizde burda yatacağız." Dedim.
Koltuğu açıp çarşaf serdik. "Çok uykum var." Dedi ve yatağa attı kendini. Bende onun yanına uzandım ve sarılarak uyuduk.