sekiz

423 59 494
                                    

❗❗Yorum sınırı:200 ❗❗

"Kim bilir belki de evren benden yanadır Hwang, ne dersin? Ah tanrım ne güzel bir gün! Her seferinde ellerimin arasına düşen bir Hwang Hyunjin var.'

'Kendini sıkmaktan balon balığına döneceksin ama ne kadar buna dayanabileceksin merak ediyorum. Her şeyde teker teker zaferimi alırken, buna ne kadar dayanabileceksin Hwang?'

'Ne dersin test edelim mi?"

Yüzümü ona doğru dönüp sırıtırken yüzündeki gülüşünün bu hareketimle silindiğini fark etmiştim.

"Ben test edilmeye varım ama, beni sınamana karşılık seni sınadığımda bu kez hastanelik olursan sorumluluğunu ben almıyorum Bay Lee."

Yan ağız bir şekilde sırıtırken ellerimin arasındaki telefonunu alıp, rehbere girip kendi numarasını yazmaya başladığında onu durdurmamıştım.

"Malum bu saatten sonra bir süre beraber olacağız, senin numaran bana benim numaram sana lazım olabilir diye kaydediyorum."

Numarasını kaydettikten sonra kendini benim telefonumdan arayıp, aramanın kendisine düşmesinin ardından hemen telefonu kapatıp, telefonumu yeniden ellerime doğru uzatmıştı.

"Nereye kadar böyle gidecek bilmiyorum ama elimden gelen her şeyi yapacağım Bay Hwang."

Bana gülümseyerek yönünü pratik odasına doğru çevirip adımlarını oraya doğru atarken,onun kapıya yaklaşmasıyla Minho Hyung'un kapıdan çıkması bir olmuştu.

Bana dopru adımlayıp kolumu çekiştirirken, sanki bir annenin küçük çocuğunu yiyeceği büyük azardan önce silkelemesi gibiydi bu.

"Neydi o senin içerideki hareketlerin? Beni delirtecek misin sen Hyunjin!"

Sesi beni çekiştirmesinin yanında her adım atışında volüm volüm yükselirken ben onun bu haline gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırıyordum.

"Ne yapmışım?"

Dediğimle birlikte içerisindeki tüm hararetini birden durdurup adımlarını da yavaşlattıktan sonra durup birkaç saniye yüzüme baktıktan sonra baldırıma sert bir tekme atmıştı.

"Hyunjin siktirtme ağzını şimdi. Yok ben yapmam çift performansı falan, siz sergileyin de. İstemiyorum da bilmem ne.. Zenginsin tamam evet, ben de öyleyim bunun da farkındayım ama bunlar hep yatırım bay gerizekalı. Geçen yarışmadan kaybettiğin paraya kesinlikle bir şey demedim.'

'Çünkü bu senin hatan değildi ama şimdi resmen içeride gözümün içine baka baka bana ahkâm kestin,eve gidince bu Minho Hyung bana ne yapar diye de mi düşünmedin?

Biraz düşündükten sonra duygusal moda bağlamak amacıyla kaşlarımı çatarken yüzümü de buna ek olarak buruşturmuştum.

"Ama hyung görmüyor musun bizim onunla yan yana gelmemiz tehlikeli."

"Tehlikeliyse sen niye bugün onun yanına geldin o zaman?"

Dudaklarımı susar anlamında gizli bir fermuar çekerken, hiçbir şey demeden onun arabasının olduğu yöne doğru yürümeye başlamıştık.

"Bugün Chan Hyung'ların yanına mı gitsek ne zamandır görmüyoruz onları?"

Hâlâ sinirli olduğunu belli eden tavrı ve direksiyonu tutan kolunun direksiyonu sıkıca kavrayışı beni her ne kadar tedirgin etse de beni başıyla onaylayıp o yöne doğru sürmeye başlamıştı.

Fire on fire °hyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin