Hande
"Beste, yine ne oldu" sesimi ben bile duyamamıştım Beste'nin duymuş olduğunu umut ederek ona döndüm, gözleri çok kırgın bakıyordu
Emir'le ilgili kesinlikle"Senden önce Emir geldi"
"Geçen konuşamamıştık" dediğimde başını salladı
"AVSA'dan ayrılmamış"
Ben demiştim ama ayrılmamıştır diye
Sinirle güldüğümde Beste de güldü
"Aslında ayrılmış ama Alp ona AVSA'dan ayrılamayacağını göstermiş"
Alp AVSA'nın lideri olan, bir de eşi vardı o da liderdi galiba
"Eli kolu uzun şerefsizin"
Beste bana şokla baktığında ne olduğunu anlamaya çalışıyordum
"Beste iyi misin?" sesimde gizleyemediğim bir endişeyle konuştuğumda ellerini tutmuştum artık tamamen yüz yüze bakıyorduk"Emir de aynısını dedi"
"Öyle çünkü, aynısını demesi normal"
Beste konuşmayınca devam ettim
"Endişelenme sonuçta Emir yıllardır bu işi yapıyor, en azından seni dikkate alıp ayrılmayı denemiş bunu böylece kabullenmeliyiz hem ne kadar kötü bir çete olabilir ki?"
Söylediklerime ben bile inanmıyordum tek amacım Beste'yi biraz olsun rahatlatabilmekti
Öyle de oldu
"Doğru söylüyorsun aslında, AVSA'nın içeriğini bilmiyoruz"
Yeşil gözleri umutla parlarken kendime çektim ve Beste'ye sıkı sıkı sarıldım, bir anne edasıyla dalgalı sarı saçlarını sevdimEmir'i kafasına çok takıyordu evet bir yerde haklıydı ama yapabileceği bir şey de yoktu
Emir benim de arkadaşım ama onu değiştirmek için de uğraşamazdım değişecekse AVSA'dan ayrılacaksa da bu kendi isteğiyle
olmalıydı bizim zorumuzla değilAVSA'dan da ayrılamadı zaten
Bence asıl sorun AVSA'dan ayrılması ya da ayrılamaması değil
Eğer AVSA'dan ayrılmış olsaydı nasıl olacağıydı çocukluğundan beri Alp'in yanında eğitim görmüş biri ne kadar boş ve belasız kalabilirdi ki?Bela onun göbek adıyken hem de
Bu gün Mine gelmemişti ama Siyah saçlarıyla ve uzun boyuyla Mine'nin kopyası olan Ayaz gelmişti okula
Ayaz'a Mine'yi sorduğumuzda hasta olduğunu ve dinlendiğini söyledi çok önemli bir şey değilmiş ama bizi endişelendirmeye yetmişti okul çıkışı Beste'yle Mine'yi ziyarete gitmeye karar verdik.Beste sandığının aksine projesini daha sakin ve düzgün sunmayı başarabildi
Bence tam not alacakSonra da okuldan çıktık
Aslında çıkamadık Ayaz'ı arıyorduk sonuçta onlara gidiyoruz
Ayaz'ı da alıp çıkarız diye düşünmüştük ama Ayaz hiç bir yerde yoktu"Takımın yanında olabilir mi acaba?"
Ah! tabi ya bu gün basketbol takımının antrenmanı vardı Ayaz da basketbol takımındaydı"Takımın antrenmanı vardı, spor salonuna bakalım bir de"
Beste tamam dediğinde ben çoktan onun kolundan tutmuştum ve tabiri caizse Beste'yi sürüklüyordum
"Ya Hande bırak kolumu ben kendim yürürüm"
Beste homurdanmaya başladığında kolunu bıraktım bu sırada da spor salonuna girmiştik
Tahmin ettiğimiz gibi burdaydıAma takımda olduğunu bilmediğim birini daha gördüm
Eren
Kütüphanedeki Eren, Oğuz abinin oğlu ErenBen geldiiiiiiiim umarım bölümü beğenmişsinizdir oylamayı ve fikirlerinizi benimle paylaşmayı unutmayın
Öpüldünüüüüüüüzzzz💋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk'ın Sırları
ChickLitHer hikayenin bir sırrı her sırrın acı bir gerçeği vardır. Aslında her hikaye biraz gerçektir Bu hikayede Hande ve Eren'in aşkını onların sırrını okuyacaksınız Onların sırrı derken aşklarının sırrı değil hayatlarının, onları bir araya getirenleri...