the day, 92 days before the wedding.
••
Sen duş alırken mutfakta sana kahvaltı hazırlayan nişanlını daha fazla bekletmemek, daha doğrusu sana hazırlanan enfes yemekleri daha fazla bekletmemek adına hızlıca saçlarını kurutup şekillendirdin ve mutfağa geçtin.
Nişanlın, daha önce denemediği bir tarifi denemişti ve açık konuşmak gerekirse enfes görünüyordu. Gözlerinin parladığını sen bile hissetmiştin.
"Şu haline bir bak!" Rintarou ufak bir kahkaha koyverdi. "Dibin düştü hazırladığım kahvaltıya."
"Midem açlıktan kazınıyor senin dediğin şeye bak ya!"
"Neyse neyse. Daha fazla soğutmadan ye hadi şunları." Çabucak sandalyene oturmuş ve yemeğini yemeye koyulmuştun.
Kahvaltın telefonuna art arda gelen bildirimlerle kesilmişti. Hemen ardından telefonuna düşen çağrıyla kaşların çatılmış ve arayan kişinin adına bakmıştın. Çalıştığın şirketin müdürüydü arayan kişi.
Anında çağrıyı yanıtladın ve aranızdaki kısa süren sohbeti başlattın. Acil bir toplantı kararı alınmıştı ve yardımcı müdür olarak senin görevin o toplantıya müdür yerine katılmak olacaktı.
Apar topar topladığın eşyalarınla beraber evden çıkman ve arabana binip yola koyulman çok uzun sürmemişti.
••
ŞİMDİ OKUDUĞUN
✓ ꜰᴏᴜʀᴛʜ ᴏꜰ ᴊᴜʟʏ「𝐬𝐮𝐧𝐚 𝐱 𝐫𝐞𝐚𝐝𝐞𝐫」'𝘴𝘩𝘰𝘳𝘵 𝘴𝘵𝘰𝘳𝘺 ✓
Fanfiction𝘞𝘦𝘭𝘭 𝘺𝘰𝘶 𝘥𝘰 𝘦𝘯𝘰𝘶𝘨𝘩 𝘵𝘢𝘭𝘬 𝘔𝘺 𝘭𝘪𝘵𝘵𝘭𝘦 𝘩𝘢𝘸𝘬, 𝘸𝘩𝘺 𝘥𝘰 𝘺𝘰𝘶 𝘤𝘳𝘺? 𝘛𝘦𝘭𝘭 𝘮𝘦 𝘸𝘩𝘢𝘵 𝘥𝘪𝘥 𝘺𝘰𝘶 𝘭𝘦𝘢𝘳𝘯 𝘧𝘳𝘰𝘮 𝘵𝘩𝘦 𝘛𝘪𝘭𝘭𝘢𝘮𝘰𝘰𝘬 𝘣𝘶𝘳𝘯? 𝘖𝘳 𝘵𝘩𝘦 𝘍𝘰𝘶𝘳𝘵𝘩 𝘰𝘧 𝘑𝘶𝘭𝘺? 𝘞𝘦'𝘳𝘦 𝘢𝘭...