72 days after the crash, 20 days before the wedding.
••
Rintarou yine günlük rutinini, dezenfekte olup steril kıyafetleri giymeyi, gerçekleştirdikten sonra yanına girdi. Elini tuttuğunda daha önce aynı olmayan bir şey fark etti.
Sıcaktın. İki buçuk aylık soğukluğundan eser yoktu sanki. Rintarou yanılmıyordu değil mi? Sen sıcaktın. Gözleri yine anında dolarken senin elini sıktı.
"Sevgilim? Uyan artık. Gel yanıma. Sarıl bana tekrar, kız bana, saçlarımı okşa, tenimi okşa, sana kahvaltı hazırlarken arkamdan gel gıdıkla beni, beraber banyoya girdiğimizde yüzüme köpüklü su at, bana yastık fırlat, beraber dans edelim, kitap okuyalım, film izleyelim. Eski halimize dönelim sevg-"
Rintarou elinin hareket ettiğini hissetmişti. Onun elini sıktığını hissetmişti. Nihayet o gün gelmişti sanırsa. Hemşireye anında seslenmişti. Bugün nöbette olan hemşire yanına gelmiş ve önce gözlerine ışık tutmuştu. Komadayken asla ışığa tepki göstermeyen göz bebeğin şimdi küçülmüştü.
"Ah, bak sen şu işe! Göz bebeği küçüldü!" Hemşire de heyecanlanmıştı. "Çıkmış gibi görünüyor. Şimdi testleri yaparız. Sonuçlar gelince sana haber veririz. Bu akşam normal odaya alırız muhtemelen." Hemşire Rintarou'ya gülümseyip odadan çıktı.
Rintarou bu sırada senin elini ne kadar ıslattığının farkında değildi. Elinin üstündeki gözyaşlarını sildikten sonra elini tekrar öptü ve bu güzel haberi ailene vermek için koridora çıktı.
••
ŞİMDİ OKUDUĞUN
✓ ꜰᴏᴜʀᴛʜ ᴏꜰ ᴊᴜʟʏ「𝐬𝐮𝐧𝐚 𝐱 𝐫𝐞𝐚𝐝𝐞𝐫」'𝘴𝘩𝘰𝘳𝘵 𝘴𝘵𝘰𝘳𝘺 ✓
Fanfiction𝘞𝘦𝘭𝘭 𝘺𝘰𝘶 𝘥𝘰 𝘦𝘯𝘰𝘶𝘨𝘩 𝘵𝘢𝘭𝘬 𝘔𝘺 𝘭𝘪𝘵𝘵𝘭𝘦 𝘩𝘢𝘸𝘬, 𝘸𝘩𝘺 𝘥𝘰 𝘺𝘰𝘶 𝘤𝘳𝘺? 𝘛𝘦𝘭𝘭 𝘮𝘦 𝘸𝘩𝘢𝘵 𝘥𝘪𝘥 𝘺𝘰𝘶 𝘭𝘦𝘢𝘳𝘯 𝘧𝘳𝘰𝘮 𝘵𝘩𝘦 𝘛𝘪𝘭𝘭𝘢𝘮𝘰𝘰𝘬 𝘣𝘶𝘳𝘯? 𝘖𝘳 𝘵𝘩𝘦 𝘍𝘰𝘶𝘳𝘵𝘩 𝘰𝘧 𝘑𝘶𝘭𝘺? 𝘞𝘦'𝘳𝘦 𝘢𝘭...